Elif Çakır o sözler için Bakan Bozdağ'dan özür bekliyor!
Elif Çakır, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın AK Parti kongresindeki “Tayyip’in partisi” sözleri nedeniyle özür dilemesi gerektiğini yazdı.
Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’na yakınlığıyla bilinen Karar
gazetesi yazarı Elif Çakır, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın AK Parti
kongresindeki “Tayyip’in partisi” sözleri nedeniyle özür dilemesi
gerektiğini yazdı.
Sabah gazetesi yazarı Hilal Kaplan ise bugünkü yazısında “Hanımlar,
beyler... Artık yeter! Fitne ise, bu yaptığınız en âlâsı” diyerek
Davutoğlu ekibini uyardı.
“PARTİNİN SAHİBİ ‘MİLLETTEN’ BİR ÖZÜR
DİLEMELİ”
Elif Çakır, “Hu Bekir Bey, AK Parti ‘şahıs’ değil ‘dava
partisi’dir!” başlıklı yazısında, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın AKP
kongresindeki “Tayyip’in partisi” sözlerine dikkat çekti. “Önce,
dili mi sürçtü diye düşündüm” diyen Çakır şöyle devam etti:
“Yoksa, AK Parti kurulduğu günden bu yana, partinin her kongresinde
‘AK Parti’nin milletin partisi, ekip partisi’ olduğunu, ‘şahıs
partisi’ olmadığını üstüne basa basa söyleyen Erdoğan, Bozdağ’ın
açıklamasını eğer işitseydi, rahatsız olmaz mıydı?
Eğer bir dil sürçmesi ise Sayın Bekir Bozdağ, Cumhurbaşkanı
Erdoğan’ın ‘bu açıklama da neyin nesi’ türünde bir gazabına
uğramadan partinin sahibi ‘milletten’ bir özür dilemeli. Yok eğer
pek gayet bilinçli bir şekilde sarfettiyse o sözleri yaptığı bu
açıklamanın altını biraz daha doldurması gerekmektedir.”
“FİTNE İSE, BU YAPTIĞINIZ EN ÂLÂSI”
Hilal Kaplan ise bugünkü “Fitne” başlıklı yazısında “Hükümetin
Külliye ile arasını açan tercihlerini kamuoyuna anlatan her
gazeteciyi 'fitneci' diyerek fişleyen, ‘Sonuçta Davutoğlu'nu
Erdoğan getirdi’ diyerek 'lider' vurgusuyla ağızları kapayanlar,
bakıyorum bugün pek bir muhalif, pek bir konuşkanlar” dedi.
“Erdoğan ile uyum içinde hareket edeceğini, devletin işleyişini
hızlandıracağını ifade eden Yıldırım'ı silik göstermek için bir gün
biri bayrağı eline alıyor, ertesi gün diğeri” diyen Kaplan şunları
yazdı:
“Hanımlar, beyler... Artık yeter! Fitne ise, bu yaptığınız en
âlâsı. Yıldırım'ın Başbakanlığının gücünü, Cumhurbaşkanlığının
gücünden ayrı görmemesi, ikisinin birbirini beslediğini ifade
etmesi sizi neden bu kadar rahatsız ediyor? Bence ya karnınızdan
konuşmayı bırakın ya da sonsuza dek susun. Dürüstlük en büyük
erdem, tercih sizin...”