Ekrem İmamoğlu’ndan ‘Canan Kaftancıoğlu’ açıklaması
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ile gerginlik yaşadıkları, bazı hakaret içerikli ifadeler kullanıldığı yönündeki iddialarla ilgili konuştu.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB'nin 2023 bütçesini meclise sunmadan önce Saraçhane'deki makam odasında açıklamalarda bulundu, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
İmamoğlu, seçim yılının içinde bir bütçe sunacak olmalarının önemine işaret ederek
söyle konuştu:
*Bütçenin şeffaflığına, bereketine çok önem veriyoruz. Cumhuriyetin 100'üncü yılına yakışan bir bütçe. Aynı zamanda seçim döneminin de bütün hassasiyetlerine, suistimal şekli olarak algılanan seçim dönemlerindeki bütçe yönetiminin tam tersine biz işini ciddiye alan ve yine işine odaklı bir bütçeyi meclise sunmuş olacağız.
*Yerel seçime giderken de önemli bir tarafı var. Son yılı aslında tamamlayan bir bütçe olacak. 2024 yerel seçiminden önce kasım 2024 yılının da bütçesini hazırlayan yönetim olacağız.
*Ama bir yönüyle yerel seçim öncesi o en önemli yılın da bütçesini sunmuş olacağız. Enflasyon, ülkemizin ekonomi parametreleri bizim hazırladığımız bütçede tabii ki önemli bir zemin oluşturuyor. Keşke bu kadar verilerin oynak olduğu, birbirini tutmadığı bir ortamda değil de daha tutarlı, bu kadar enflasyonist bir ortamın ürünü bir bütçe oluşturmasaydık
“KAFTANCIOĞLU NEZAKETLİ BİR HANIMEFENDİDİR”
Açıklamanın ardından gazeteciler, bazı medya organlarında çıkan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ile arasında bir gerginlik olduğu, bazı hakaret içerikli ifadeler kullanıldığı yönündeki iddiaları sordular.
İmamoğlu “Canan Kaftancıoğlu nezaketli bir hanımefendidir. Yani bu bahsi geçen kelimeleri bir kadın olarak söylememiştir diye düşünüyorum. Söyleyeceğim bu kadar” dedi.
İmamoğlu Cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili soru üzerine de “Gündemde tutanlara ben bir televizyon programında söylemiştim. Yine nezaketle anlaşılması adına sonunda ‘n' yok; ‘Ula size ne?' diye cevap vereyim. Zaten 6'lı masa bu konuya etkin bir biçimde çalışıyor. Bugün tarihi bir anayasa önerisi sunuldu. Bence o gündemlere bakmak lazım. Önemli hususlar bunlar” yanıtını verdi.
“TOPLUM İLGİ GÖSTERMİYOR”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımı ile Galatasaray Stadı'nda yapılan seçim startının verildiği İstanbul buluşması da soruldu. İmamoğlu şu değerlendirmeyi yaptı:
*Geçen (15 Temmuz'un yıldönümü) tam bu binanın (Saraçhane'deki İBB Başkanlık binası) çaprazında yapılan ve hem Sayın Cumhurbaşkanı’nın hem de Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Bahçeli’nin katıldığı toplantıda da söylemiştim. Toplum ilgi göstermiyor.
*2 bin 500-3 bin kişinin yaptığı bir toplantı ile İstanbul’da dev buluşma diye tarifledikleri ortamı gördük.
*Bunun bir benzerini bence yaşadılar. 50 bin civarında diye biliyorum Galatasaray Stadyumu’nun kapasitesini. Ki bunun neredeyse yarısına yakın bir bölümünü kapatarak bir stat düzeninde bir organizasyon yapıldı.
*Bu demektir ki 25-30 bin insanın geldiği bir organizasyon. Halbuki; bunu en iyi Sayın Cumhurbaşkanı bilir. Yenikapı’da buluşmalar yaparlardı. 1-1.5 milyon katıldı denirdi.
*Bazı gazeteler manşet atardı ‘olur mu ya 2 milyondu, 2.5 milyondu' diye… Ama görüyoruz ki 20-25 bin kişinin katıldığı bir organizasyonu ‘dev buluşma, büyük start, büyük başlangıç' diye ifade etmeye devam ediyorlar. Bu aslında 2019'da İstanbul yönünü çevirmiştir.
*İstanbul yönünü çevirdiği yolda devam ediyor, yürüyor. Halk bence bu değişimin hala dipdiri arkasında ve hala iktidarın karşısında. Bu endişeyle bazen 2 bin 500-3 bin kişilik Saraçhane buluşmasıyla övünecek duruma düşüyorlar.
*Bazen de bir stadyuma topladıkları 25-30 bin vatandaşımızla yaptıkları buluşmayı övüyorlar. Bu tam da böyle sayın Cumhurbaşkanı’nın deyimiyle ‘nereden nereye' diye bir öykü diyelim. Altını öyle çizelim.
“HER DEMOKRATİK BULUŞMAYA KATKI SUNARIZ”
AKP'nin organizasyonun düzenlediği stada ulaşımı kolaylaştırmak için İstanbul Metrosu'nun özel düzenleme yapmasının hatırlatılması üzerine de İmamoğlu şöyle konuştu:
*Biz her demokratik buluşmaya sonsuz katkı veririz. Ben hatta birkaç toplantıda söyledim. Yani bugün Adalet ve Kalkınma Partisi bizden salon istesin, yerlerimizi vermeyi kendimize vazife ediniriz. Veya diğer siyasi partiler. Zaten isteyen her siyasi partiye bu katkıyı sunuyoruz.
*Demokratik bir buluşmaya araç istesinler, yine katkı sunarız. Bunun mensubu bulunduğum partiye bu imkanı sunmakla, başka bir partiye sunmak arasında fark görmem.
*Çünkü bu demokrasinin olmazsa olmazı buluşmalara bütçemiz elverdiği sürece yapabildiğimiz katkı sunmak sorumluluğumuzdur.
*Bunun benzerini ilçe belediye başkanlığım döneminde de defalarca dile getirmiş bir belediye başkanıyım.
*Partiler var ve özgür bir biçimde iletişimlerini yapabiliyorsa, özgür bir biçimde eşitlikçi bir ortamda propagandalarını yapabiliyorlarsa o ülkede olgun bir demokrasiden bahsedebiliriz.
*Ben İstanbul Belediye Başkanı olarak olgun demokrasiye katkı sunmaktan büyük keyif ve onur duyan bir belediye başkanıyım. Onun için yapılan hizmeti, arkadaşlarım adına tebrik ediyorum.