Ekrem İmamoğlu gözaltı süreciyle ilgili son dakika gelişmesi var mı?

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, hakkında başlatılan terör ve yolsuzluk soruşturmaları kapsamında polis tarafından gözaltına alındı. Peki, Ekrem İmamoğlu'na yöneltilen suçlamaların ne kadarı doğru? Gözaltı sürecinin arka planında neler var? İşte tüm detaylar...

Ekrem İmamoğlu gözaltı süreciyle ilgili son dakika gelişmesi var mı? - Sayfa 1

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında iki ayrı soruşturma başlatıldığını duyurdu. Bu soruşturmalar kapsamında İmamoğlu’na yöneltilen başlıca suçlamalar “PKK/KCK terör örgütüne yardım etmek” ve “çıkar amaçlı suç örgütü liderliği ile yolsuzluk” oldu​. Savcılık, İmamoğlu’nun “suç örgütü kurup yönetmek”, ihaleye fesat karıştırma, rüşvet ve irtikap gibi yolsuzluk suçları ile terör örgütüne yardım suçlamalarıyla karşı karşıya olduğunu açıkladı​. Bu kapsamda 19 Mart sabahı erken saatlerde İmamoğlu dahil birçok isme yönelik eş zamanlı gözaltı ve arama operasyonu düzenlendi.

Yetkililer, soruşturmaların birinin İmamoğlu’nun terör örgütü PKK ile ortak hareket ettiği iddiasına, diğerinin ise belediyedeki yolsuzluk iddialarına dayandığını belirtiyor. Toplamda 100’ün üzerinde kişi hakkında gözaltı kararı verildiği ve operasyonun devam ettiği bildirildi.

17
Ekrem İmamoğlu gözaltı süreciyle ilgili son dakika gelişmesi var mı? - Sayfa 2

İMAMOĞLU'NUN PKK/KCK'YA DESTEK OLDUĞU İDDİASI

PKK ve KCK’ya Destek Suçlamaları ve Dayandırılan Deliller
Savcılığın “terör” soruşturması, 2024 yerel seçimleri öncesinde PKK/KCK’nın sözde “Kent Uzlaşısı” adı altında İstanbul’da siyasi nüfuz elde etmeye çalıştığı iddiasına dayanıyor. İddialara göre, PKK lider kadrosundan Cemil Bayık ve Mustafa Karasu gibi isimler 31 Mart 2024 seçimleri öncesi yayınladıkları mesajlarla metropollerde muhalefet adaylarını destekleme talimatı verdiler. Savcılık, İmamoğlu’nun bu strateji doğrultusunda PKK’nın sivil uzantısı sayılan Halkların Demokratik Kongresi (HDK) adlı yapı ile ittifak yaparak seçim işbirliği gerçekleştirdiğini öne sürüyor. Bu ittifak kapsamında, İBB ve bazı ilçe belediyelerinde terör örgütüyle iltisaklı kişilerin işe alındığı ve CHP listelerinden belediye meclis üyesi yapıldığı iddia edildi. Nitekim savcılık, İstanbul’da seçim sonrası CHP kontenjanından seçilen bazı belediye meclis üyeleri ve başkan yardımcılarının PKK bağlantılarının tespit edilerek tutuklandığını, bugüne dek 18 belediye meclis üyesinin terör suçlamasıyla cezaevine konulduğunu vurguladı.

Bu deliller ışığında İmamoğlu, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, Şişli Belediye Başkanı Resul Ekrem Şahan ve birkaç sivil kişiyle birlikte “Kent Uzlaşısı faaliyetinin içerisinde yer almak suretiyle PKK/KCK’ya bilerek ve isteyerek yardım etmek” ile suçlanıyor. Savcılık, İmamoğlu’nun belediye meclis üyesi listelerini onaylarken bu ittifakı bildiğini ve örgütün metropollerde etkinliğini artırma amacına hizmet ettiğini iddia ediyor. Bu suçlamalar kapsamında İmamoğlu ve diğer 6 şüpheli hakkında terörle mücadele ekiplerince gözaltı işlemi yapıldı. İmamoğlu cephesi ise bu iddiaları kesin bir dille reddediyor; gözaltına alınırken yayınladığı mesajda kendisine kurulan “tuzaklara” boyun eğmeyeceğini belirtti. Hukukçular ve muhalefet, söz konusu terör suçlamalarının siyasi saiklerle uydurulduğunu öne sürerek tepki gösteriyor. Nitekim Human Rights Watch da iddiaları “siyasi motivasyonlu ve düzmece” olarak nitelendirip İmamoğlu’nun derhal serbest bırakılmasını talep etti.

27
Ekrem İmamoğlu gözaltı süreciyle ilgili son dakika gelişmesi var mı? - Sayfa 3

İMAMOĞLU'NA YOLSUZLUK SUÇLAMASI

İmamoğlu hakkında yürütülen ikinci soruşturma ise yolsuzluk ve örgütlü suç iddialarına odaklanıyor. Bu soruşturma, kamuoyunda “CHP’de para sayma görüntüleri” başlığıyla paylaşılan bir video kaydının ortaya çıkmasıyla başladı. Söz konusu videoda, iddiaya göre, CHP’li bazı kişilerin yüklü miktarda nakit para ile illegal bağış topladığı görülüyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bu video üzerine resen soruşturma başlattı ve ifadesine başvurulan tanıklar, İmamoğlu ve yakın ekibinin iş insanlarını bağış adı altında para vermeye zorladığını, bazı paravan kişiler üzerinden usulsüz alım satımlar yaparak elde edilen parayı akladıklarını iddia etti. Ayrıca İçişleri Bakanlığı müfettişlerince hazırlanan raporlarda, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve iştiraklerinde yapılan bazı ihale ve hizmet alımlarında ciddi usulsüzlükler tespit edildiği savcılığa iletildi.

Savcılığın iddialarına göre Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminden beri yanında olan bazı güvendiği kişileri İBB’de kritik görevlere getirdikten sonra bu ekiple birlikte bir çıkar amaçlı suç örgütü oluşturdu. Bu örgütün, İBB’nin pek çok iştirak şirketinde usulsüz ihaleler, doğrudan alım ve hizmet alımı işlemlerinde ihaleye fesat karıştırma, nitelikli dolandırıcılık, rüşvet ve irtikap eylemlerini sistematik şekilde işlediği iddia ediliyor. Örneğin savcılık, İmamoğlu’nun ekibinin kendi kontrol ettikleri şirketler aracılığıyla belediye ihalelerine yüksek fiyatlı teklifler verip ihaleyi kazanarak bedelinin çok üzerinde işler aldığı ve bu işlerin bir kısmının hiç yapılmadığını, bir kısmının ise hayali işler olduğunu öne sürdü. Bu yolla elde edilen paraların naylon fatura düzenlenerek aklandığı ve hem şahsi zenginleşme hem de örgüt faaliyetleri için kullanıldığı iddia edildi. Ayrıca belediyeden iş alan bazı müteahhit ve iş insanlarının hak ediş ödemelerinin kasıtlı olarak geciktirildiği, bu kişilerin tehdit edilip elden para vermeye zorlandığı, rüşvet vermeyi reddedenlere ise belediye encümen kararlarıyla ceza kesilerek zorla para alınmaya çalışıldığı suçlamalar arasında. Savcılık, bu iddiaların MASAK raporları, vergi müfettişi incelemeleri, tanık beyanları ve diğer belge delilleri ile desteklendiğini belirtti. Henüz yargılama başlamasa da, savcılığın hazırladığı dosyada ciddi suçlamalar ve kapsamlı bir delil listesi olduğu anlaşılıyor.

Bu yolsuzluk soruşturması kapsamında İmamoğlu’nun eski danışmanı Murat Ongun, iş ortağı olduğu iddia edilen Tuncay Yılmaz, Fatih Keleş, Ertan Yıldız gibi isimler dahil toplam 100 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. Savcılık İmamoğlu’nu bu suç örgütünün lideri, diğer bahsi geçenleri ise örgüt yöneticisi konumunda görmekte ve hepsini örgüt kurmak ve yönetmek, örgüte üye olmak, ihaleye fesat karıştırmak, nitelikli dolandırıcılık, kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek, rüşvet almak-vermek ve irtikap suçlamalarıyla itham etmektedir. Soruşturma süreci devam ederken İmamoğlu ve avukatları tüm bu iddiaların asılsız ve siyasi amaçlı olduğunu savunuyor. Şu an için ortada kesinleşmiş bir yargı kararı bulunmuyor; iddialar soruşturma ve gözaltı aşamasında.

37
Ekrem İmamoğlu gözaltı süreciyle ilgili son dakika gelişmesi var mı? - Sayfa 4

EKREM İMAMOĞLU'NUN LİSANS DİPLOMASININ İPTAL EDİLMESİ

Ekrem İmamoğlu hakkında yaşanan gelişmeler, yalnızca terör ve yolsuzluk soruşturmalarıyla sınırlı değil. Gözaltından bir gün önce, 18 Mart 2025’te, İstanbul Üniversitesi tarafından İmamoğlu’nun üniversite diplomasının iptal edildiği açıklandı. Üniversite, İmamoğlu ile birlikte toplam 28 kişinin diplomasını “yokluk” (yasal dayanağı olmama) ve “açık hata” gerekçeleriyle iptal etme kararı aldı. Bu kararın detaylarında, İmamoğlu’nun 1990’larda Girne Amerikan Üniversitesi’nden İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’ne yatay geçişi sırasında bazı usulsüzlükler yapıldığı öne sürüldü. İddiaya göre İmamoğlu, İstanbul Üniversitesi’ne kontenjan dışı kayıt yaptırmış ve yatay geçiş işlemlerinde gerçekte okuduğu Girne yerine Doğu Akdeniz Üniversitesi’ni belirtmişti. Ayrıca not ortalaması ve ders geçme notları bakımından da yatay geçiş koşullarını tam karşılamadığı iddiası raporda yer aldı. Bu nedenle üniversite, İmamoğlu’nun mezuniyet belgesini geri alarak iptal ettiğini duyurdu.

Diploma iptalinin siyasi sonuçları son derece önemli. Zira Türkiye’de cumhurbaşkanı adayı olabilmek için en az dört yıllık üniversite mezunu olma şartı bulunuyor. İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi, eğer yargı tarafından da onanırsa, onun gelecekte cumhurbaşkanlığına aday olmasının önünü kesebilir. Nitekim İmamoğlu’nun ismi muhalefette uzun süredir olası cumhurbaşkanı adayı olarak geçiyordu. Bu bağlamda, diploma iptalinin hemen ertesi gün İmamoğlu’nun gözaltına alınması muhalefet tarafından eşgüdümlü bir siyasi operasyon olarak değerlendiriliyor. Avrupa Birliği Konseyi de bu zamanlamaya dikkat çekerek, gözaltı kararının CHP’nin cumhurbaşkanı adayını belirlemesinden sadece günler önce ve diploma iptalinin hemen ardından gelmesini özellikle kınadı. Pek çok yorumcuya göre, önce diploma hamlesiyle İmamoğlu’nun adaylığına engel konulmaya çalışılması, ardından da ağır ceza iddialarıyla itibarsızlaştırılıp saf dışı bırakılmak istenmesi, iktidarın muhalefeti dizayn etme girişimi olarak görülüyor. İmamoğlu cephesi ise diploma iptaline karşı da yargı mücadelesi başlattı; avukatları üniversitenin kararının hukuksuz olduğunu, eğitim hakkının ve seçilme hakkının engellenmeye çalışıldığını belirtiyor.

47