Ekrem Dumanlı Çağlayan Adliyesi'nde! Zaman'a el koyacak eli halk kırar!
Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı hakkındaki soruşturma hakkında bilgi almak için Çağlayan Adliyesi'ne geldi.
Zaman Gazetesi Genel Müdürü Ekrem Dumanlı Twitter fenomeni Fuat
Avni'nin dile getirdiği "150 gazetecinin gözaltına alınacağı"
yolundaki iddiaları sormak için Çağlayan Adliyesi'ne geldi.
Dumanlı, "Zaman'a el koyacak eli kader kırar, vicdan kırar, halk
kırar. Birileri birkaç dişi çıktı diye kendisini vampir
zannedebilir. Ama Zaman kolay yutulmaz. Zaman susmaz, zaman durmaz"
dedi.
Birçok basın kuruluşuna yönelik operasyon yapılacağı yönünde çıkan
haberler üzerine Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde
binlerce kişi toplandı. Zaman Gazetesi Genel Müdürü Ekrem Dumanlı,
iddiaları savcılığa sormak için Çağlayan Adliyesi'ne geldi.
Zaman Gazetesi Genel Müdürü Ekrem Dumanlı, Samanyolu Yayın Grubu
Başkanı Hidayet Karaca ve Zaman Gazetesi Yazarı Mümtazer Türköne
burada bir açıklama yaptılar.
Ekrem Dumanlı: Zaman'a el koyacak eli halk
kırar
"Büyük çaplı fakat somut bir veriye dayanmayan bir soruşturmayı
konuşuyor. Türkiye'de bazıları buna cesaret edemiyor. Dünya
basınından akın akın insanlar telefon maille Türkiye'de neler
oluyor, STK özgürlüğü nereye gidiyor diye yayınlar yapıyor.
Biz dün gerekli tepkimizi verdik. Tekrar söylüyorum bu ülke anayasa
ile yasalarla öyle ya da az yada çok işleyen kanunlarla demokratik
hukuk devletidir. Hiç kimsenin babasının çiftliği değildir. Hele
zaman olarak çeyrek yüzyılı arkada bırakarak özgürlükler konusunda
Türkiye'de öncü gazete olarak dün bugün yarın hiç bir baskı
rejimine boyun eğmeyeceğimizi söyledik. Ama Türkiye'nin gittiği
nokta da bellidir.
Görüldüğü üzere büyük bir şımarıklık, azgınlık içinde olan bazı
havuz diye yad edilen havuz bile onlar için derindir tahrik ediyor.
Onlardan bir tanesi çapsız desem çapa hareket olur. Zaman'a el
konulacak diyor. Zaman'a el koyacak eli kader kırar, vicdan kırar,
halk kırar. Birileri birkaç dişi çıktı diye kendisini vampir
zannedebilir. Ama Zaman kolay yutulmaz. Zaman susmaz, zaman
durmaz.
Dün tepkimizi verdik. Dün bazı açıklamalar yaptık. Onlara ek
açıklama yapmayacağız. Dün söylemiştim. Adliyeye gideceğiz
hâkimlere savcılara kimse bunlara bizim hakkımızda soruşturma var
mıdır diye soracağız dedik. Bu sabah avukatlarımız başsavcımız Hadi
Bey ile bir araya geldiler. Hadi Bey 'de hayatımda tanıdığım birkaç
savcıdan birisidir. Kendisini dürüst olarak tanıdık. Hadi Bey'in
bize söylediği, "Benim böyle bir dosyadan haberim yok" tabi
Başsavcının haberi olmadan birileri de bir şey çeviriyor mu
bilemiyorum. Evetse sorunun cevabı bunu UYAP'ta da görmek
istiyoruz. Bu yasal hakkımız dedik. Böyle bir şey yok da bu
hazırlık nedir. Neden yüzlerce polis operasyon var diye
bekletilmektedir. İnsanlar fısıldayarak evet böyle bir şey var
diyor ama resmi olarak yok diyorlar. Biz dilekçemizi verdik alnımız
açık kalbimiz rahat.
Bir gazeteyi temsilen buradayım. 10-15 yılı temsilen Hidayet
burada. Operasyon mudur, algı operasyon mudur bunun için
dilekçelerimizi verdik. Şeffaf birşey bekliyoruz."
Soru: Arınç'ın açıklamaları hakkında neler söylemek
istiyorsunuz?
Sayın Bülent Arınç Bey’in açıklamalarında iki şey gördüm. Birincisi
‘çok vahim’ diyor. Eğer bu iddia aynen doğruysa gerçekten vahim.
Neden doğru. Sadece bahsi geçen gazeteciler insanlar için değil
Türkiye için vahim. Generallerin bile aklından geçmediği 5 gazete,
10 televizyona el koyalım cinnet diyeceğim çılgınlık tımarhanelik
baskı kimsenin aklından geçmedi. Herkes yazmaya devam etti. Bir
gecede 150 gazeteciyi toplayalım ardından Sözcü, Doğan Grubunu
dâhil edelim böyle bir şey olmadı. Bu ülkede 60-70'e el koydunuz.
Bir adım ötesi parlamentoya el koymaktır. Bazıları cemaat-AKP
savaşı diyenleri esefle kınıyorum. Sayın Arınç yılların
politikacısı hemen anlamıştır ki bu Türkiye'ye büyük zarar verecek
vahim bir olaydır. Siyaseti insanların üzerinde sopa kırmak
zannedenler Türkiye'nin nasıl zarar göreceğini anlamadılar. Onu da
bu halk söylüyor biz söylüyoruz.
Kime zarar verirsiniz emin olun Türkiye'ye zarar verirsiniz.
Türkiye'ye zarar vermenin kimsenin hakkı yok. Sayın Arınç'ın
açıklamalarını manidar buldum. Ve haklı gördüm. Bu hangi
tımarhanede yazılmış bilmiyorum. Bu hadise bir Twitter fenomeninden
ortaya çıktı saatlerce olumlu ya da olumsuz bir açıklama bekledik.
Adalet Bakanlığı'ndan İçişleri Bakanlığından açıklama bekledik.
Büyük derin sessizlik derin bir infiale neden oldu. Sağdan soldan
çek edince anladık ki bir internet dedikodusundan ibaret değil. Bir
plan yapılmış. Geldik dedik ki dilekçemizi verdik suçumuz varsa 20
küsur yıldır gazetecilik yapmış insanların suç işlediği fark
edilememiş de yeni mi fark edilmiş. Haklarımız savunuyor ve hodri
meydan diyoruz. Dünya Türkiye'ye bakıyor yönünü anlamaya
çalışıyor.
Ben usta gazeteci Mümtaz'er beyin de açıklamalarını yapması için
davet ediyorum.
Mümtazer Türköne: Kalemlerimİz satılık değil
"Hukukta bir tabir var delilin gerçek olup olmadığını anlamak için
hayatın akışına bakılır. Bir yıl önce ortaya çıkmış yolsuzluk
hırsızlık var. Hukuk katledildi devlet düzeni alt üst edildi. Bizim
sabrımız tüketildi. Fakat hayatın akışı bize şunu anlatıyor
maksadına ulaşmak için özgür basının da susturulması gerekiyor.
İddialar gerçekten inandırıcı, baki olduklarına inanmamızı
gerektiriyor. Medyaya yönelik harami düzeninden gelen Allah'ın her
günü hırsızlık yaptınız diyenlere taarruz var. Medya tek başına bir
güç değil. İnsanca yaşamayı savunan en son savunma hattıdır. Bu
savunma hattını ortadan kaldırmak istiyorlar. Ne satacak gazetemiz
kalemimiz yoktur. Bizler buradayız kalemlerimiz satılık değil
ölümüzü çiğnerler gerekirse. Bu memleketi hırsızlıkla yolsuzlukla
düzen tutturmaya çalışanlara teslim etmeyiz. Biz buradayız varsa
soruları gelsinler sorsunlar. Hukuk ile birlikte Türkiye her şeyini
kaybetti medya ayakta. Demek ki bu ülke hırsıza teslim edilecek bir
ülke değildir."
Hidayet Karaca: Herkesin bir fiyatı olabilir ama bu
insanları olamaz
"Az önce Hadi Bey ile görüşerek geliyorum buraya, Dünden beri
sosyal medyada başta medya mensubu olmak üzere geniş bir
operasyondan bahsediliyordu. Dün akşamda buraya geldik. İnsan
haklarına sahip çıkan halkımıza teşekkür ediyorum. Başsavcı olaydan
haberim yok araştıracağım' dedi. Biz hukukçu kimliğine güveniyoruz.
Başsavcı Vekili Orhan Bey burada yoktu. Dilekçelerimizi verdik.
Alnımız açık. Kimseye veremeyecek hesabımız yok. Birileri algı
operasyonlarıyla özellikle 17-25 Aralık ile yargıya darbe ile
insanları ürküterek dağıtacaklarını zannediyorlar. Bu insanlar
karda kışta vatanına memleketine bağlılıklarını gösterdiler. 160
ülkede bayrağımızı insanımızı anlı şanlı şekilde temsil ediyorlar.
İşimizin başında olarak dün de bugün de yarın da millete hizmet
edeceğiz. Veremeyeceğimiz hesabımız yok. Hiç bir zaman gayri resmi
hesabımız olmadı. Balyozlarla algılarla insanları dağıtacaklarını
zannediyorlar. Onlar bu zulmü işledikçe insanlar kenetleniyorlar.
Milyonlarca insan o listede yer almak için dua ediyor. O listede
olmak için gayret ediyorlar. Allah bu milleti ülkemizi korusun.
Neden bu operasyonları bugünlerde yapıyorlar. MHP 17-25 Aralık'ı
yolsuzluk haftası ilan etti. Bu tarih tarihe yargı darbesi de
tarihin kara levhalarına geçti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk
Koç torpil açıkladı. Şunu anlıyoruz ki bu vatanın evlatları
imtihanla girecekken birileri giremediği için KPSS operasyonu yapıp
yeni bir algıya gideceklerdi. Hem içerde hem dışarda kötüye giden
bir ülkenin faturasını tertemiz insanlara yıkmaya çalışmak için ön
alma çalışmasıdır. Tüm halk bunu biliyor. Herkesin bir fiyatı
olabilir ama buradaki insanların fiyatının kimse biçemez. Bu algı
da çöktü. Bunu yapanlar buraya gelip hesap verecek."