Egemen Bağış Hakan Şükür'den 17 Aralık öncesi ne istedi? "Hoca'ya ulaştırmak lazım Hakancığım"
Eski bakan Egemen Bağış'ın 17 Aralık'tan önce dile getirdiği endişeler MİT'in Erdoğan'ı uyardığı iddiasını güçlendirdi.
Bağış'ın Cemaat'e yakınlığıyla bilinen Hakan Şükür'e "Ortada bir
sürü şey var. Yarın ortaya çıkar, cemaatle aramız bozulur.
Fethullah Hocaya ulaştırmak lazım" dediği öğrenildi. Bu sözleri
Şükür de doğruladı.
Cumhuriyet'ten Erdem Gül'ün haberine göre, MİT’in dönemin Başbakanı
Tayyip Erdoğan’a 17 Aralık uyarısını 8 ay önce yaptığı bilgisini
destekleyen yeni bir iddia ortaya çıktı. Buna göre, eski AB Bakanı
Egemen Bağış, 17 Aralık operasyonunu tam 6 ay önce 16 Haziran
tarihinde biliyordu.
17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun bizzat başbakan
tarafından önceden bilindiğine ilişkin en önemli gelişme MİT’in 8
ay önce kendisine sunduğu bir raporla uyarıda bulunması olmuştu.
MİT raporunda, Rıza Sarraf ve bazı bakanlarla ilişkileri
anlatılırken, “Bakanların Sarraf ile ilişkisi ortaya çıkarsa bu
durum hükümet aleyhine kullanılabilir” uyarısı yer almıştı. MİT’in
hükümete 17 Aralık uyarısı konusunda hükümetten geçen sürede net
bir yalanlama gelmedi.
MİT’in hükümete 17 Aralık uyarısını destekleyen yeni bir gelişme
bugünlerde ortaya çıktı. Gazeteci Ahmet Dönmez’in yazdığı “Adil
Düzenden Havuz Düzenine-Yüzde On” adlı kitapta, Egemen Bağış’ın da
bazı bakanlarla ilgili yolsuzluk iddialarını 6 ay önceden bildiğine
ilişkin anlatımlar yer aldı. Kitapta Gezi olaylarının hemen
ardından Erdoğan’ın “Yüzde 50’yi evde zor tutuyoruz” diyerek
İstanbul’da gerçekleştirdiği ilk “Milli İradeye Saygı Mitingi”
öncesi Egemen Bağış ile daha sonra AKP’den istifa eden İstanbul
Milletvekili Hakan Şükür arasındaki diyalog anlatıldı.
Kitaba göre Bağış’ın operasyon beklentisini Hakan Şükür’e ilettiği
diyalog şöyle gelişti:
‘YOLSUZLUK DOSYALARI VARMIŞ’
“Herkes oradaydı. Erdoğan’ın anonsçusu Orhan Karakurt alana gelen
milletvekili ve bakanları meydandaki partililere takdim ediyordu. O
sırada AB Bakanı Egemen Bağış, İstanbul Mileltvekili Hakan Şükür’ü
kolundan tutarak kenara çekti. (...) ‘Sana yeri gelmişken bir şey
söyleyeceğim’ dedi. Şükür kulak kesilmişti. Bağış şöyle devam etti:
‘Ya Hakancığım, ortalıkta bir sürü şey dolaşıyor. Efendim,
bakanlarla milletvekilleriyle ilgili birçok bilgi belge varmış.
Bazı yolsuzluk belgeleri bulunuyormuş. Bak yarın bir gün bunlar
ortaya çıkar, partiyle cemaatin arası bozulur. Bunu nasıl
yapacağız? Bir şekilde Fethullah Hocaya ulaştırmak lazım. Çok
konuşuluyor bu. Hatta bazı şerefsizler yapar bunu, cemaatin üzerine
atarlar. Bunu engellemek lazım.’”
Kitapta Bağış’ın bu sözlerine Şükür’ün “Sayın Bakanım, ortaya çıkıp
çıkmadığı, kim tarafından çıkarıldığı değil, bence böyle bir şeyin
olup olmadığı önemli. İnşallah bu dedikodular doğru değildir, bu
tür yolsuzluklar, belgeler yoktur” karşılığını verdiği belirtildi.
Kitapta ayrıca, Şükür’ün o an Bağış’ın bu sözlerine anlam
veremediği, ancak bu sözlerin anlamını 17 Aralık sonrası
çözebildiği kendisi aracılığıyla cemaate mesaj verilerek aba
altından sopa gösterildiğini anladığı değerlendirmelerine de yer
verildi.
Cumhuriyet gazetesi, kitaptaki iddiaları Hakan Şükür'e
sorduklarını, Şükür'ün olayın tamamını doğruladığını aktardı.
Şükür, o sırada Erdoğan’ı beklediklerini, Bağış’ın eşiyle birlikte
gelerek kendisine ortada yolsuzluk iddiaları bulunduğuna ilişkin
anlatımlarda bulunduğunu belirtti. Şükür, “Ben o zaman anlamadım
ama, 17 Aralık’ta anladım ki, onlar haklarındaki bu dosyaları
biliyorlardı. Zaten MİT raporu da 8 ay önce gitmiş. Muhtemelen bu
çerçevede önlem almaya, bunun ortaya çıkmasını engellemeye
çalışıyorlardı. Beni de hizmet hareketinin temsilcisi olarak
gördüğünü tahmin ediyorum. Benim aracılığımla hizmete büyük
olasılıkla mesaj gönderiyordu” dedi.
BAĞIŞ DOĞRULAMADI
Egemen Bağış’ın da görüşüne başvurmak istediklerini belirten
Cumhuriyet, açık bir demeç vermek istemeyen Bağış’ın yakın
çevresine, “Bu anlatımlar gerçeği yansıtmıyor. Hiçbiri doğru
değildir” dediğini belirtti.