Efsane futbolcu Fatih Terim'i yerden yere vurdu: Taktik bilgisinin olmadığını anlamamız uzun sürmedi
Fatih Terim'in eski öğrencisi Pirlo'nun, kitabında tecrübeli teknik direktörü yerden yere vurduğu ortaya çıktı.
EURO 2016 D Grubu maçında Türkiye'nin İspanya'ya 3-0 yenildiği maç
sonrası eleştirilerin hedefinde olan teknik direktör Fatih Terim'in
eski öğrencisi Pirlo'nun, kitabında tecrübeli teknik direktörü
yerden yere vurduğu ortaya çıktı.
Pirlo kaleme aldığı kitabında "Terim'in taktik bilgisinin
yetersizliğini ve tüm oyun planının takımı bağıra çağıra motive
ederek, sahada iyi bir sonuç almamızı ümit etmek olduğunu anlamamız
çok uzun bir süre almadı... " dedi.
Türkiye'nin İspanya'ya 3-0 yenildiği maç sonrası sosyal medyada
büyük bir kitle, yenilginin faturasını Fatih Terim'e kesmişti.
Birçok kişi Fatih Terim'in herhangi bir taktik uygulamasının
olmadığını iddia etmişti.
Galatasaray ile UEFA Kupası'nı aldıktan sonra 2001 yılında Milan'ın
teknik direktörlüğünü yapan Fatih Terim'in, burada çalıştığı önemli
futbolculardan biri olan İtalyan efsane futbolcu Andrea Pirlo'nun,
kitabında Terim için kaleme aldığı satırlar, son eleştirilerden
sonra tekrar gündeme geldi.
Andrea Pirlo, çıkardığı "I Think Therefore I Play" adlı bir
kitabında birçok tanıdık isimden bahsetti.
"TAKTİKSEL BİLGİSİZLİK"
Fatih Terim'in Milan'ı çalıştırdığı döneme de yer veren Andrea
Pirlo, Terim'i "taktiksel bilgisizlik" ile suçladı.
"BİRİ BİZİ GÖZETLİYOR"U İZLEMEK İÇİN ERKENDEN
AYRILIRDI
Fatih Terim'in pek kurallara uymadığını söyleyen Pirlo,
"aktivitelere kravat takmadan gelebiliyor; sonra bu aktivitelerden,
evinde "biri bizi gözetliyor" seyretmek için kimseye haber vermeden
erkenden ayrılıp, Galliani'yi masasında tek başına bırakıyordu.
Kendisini tesislerde John Travolta gibi garip, cafcaflı ve renkli
kıyafetler giyerken görüyorduk." ifadelerini kullandı.
TAKTİK TOPLANTILARI TAM BİR KAOSTU
Göreve başladığı ilk günlerde yaptığı takım toplantılarını da
anlatan Pirlo şunları yazmıştı:
"Terim eline bir tebeşir alıp taktik tahtasına 11 daire çizerdi.
Tahtadaki her daire sahaya çıkacak bir oyuncuyu temsil ederdi.
Ancak konuşmanın ortasında taktik tahtası çizdiği oklardan ve
karalamalardan öyle bir hale gelirdi ki; hangi dairenin kimi işaret
ettiğini anlamak imkansızlaşırdı. Taktik tahtası, oyuncuları ve
mevkileri birbirinden ayırmanın mümkün olmadığı karmakarşılık bir
hal alırdı. Kısacası tam bir kaos... Sadece kalecinin kendi
pozisyonundan emin olabildiği bir kaos...
SAHADA 4 FORVET VE YALNIZCA 2 DEFANS
Toplantı sırasında bir daireyi işaret edip, "Costacurta, tam burada
olman gerekiyor" diye konuşmaya başlardı. Bir gün dayanamayıp, "Ama
patron, o gösterdiğin dairenin biraz önce benim olduğunu söyledin,
Costacurta değil ki" demek zorunda hissettim.
İşin daha da kötüsü konuşma ilerledikçe defans bölgesindeki
dairelerle, forvettekileri karıştırmaya başlardı. Artık öyle bir
hal almıştı ki, kendi aramızda acaba bunu Berlusconi'nin gizli
rüyası olan 2-4-4 taktiğini gerçekleştirmek için bilerek mi yapıyor
diye şakalaşmaya başlamıştık.
TERİM'İN TAKTİK BİLGİSİNİN YETERSİZLİĞİNİ ANLAMAMIZ ÇOK
UZUN BİR SÜRE ALMADI
Ancak şaka bir yana, Terim'in taktik bilgisinin yetersizliğini ve
tüm oyun planının takımı bağıra çağıra motive ederek, sahada iyi
bir sonuç almamızı ümit etmek olduğunu anlamamız çok uzun bir süre
almadı... Belki böyle bir plan başka yerlerde geçerli olabilirdi,
ancak Milan'da işlemezdi. işlemedi de, Milan'da uzun süreli görev
alabilmek için bundan çok daha fazlasına ihtiyaç vardı."