30 Haz 2017 16:20 Son Güncelleme: 20 Kas 2018 00:32

Edirne'de askerlere yönelik 15 Temmuz davası

- 54. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Arı:- "15 Temmuz gecesi darbe yanlılarını bastırmak üzere birlikler hazırlandı. Benzer araçlarla müdahale edileceğini düşündüm. Eğer İstanbul'daki kalkışma bastırılacak ise bu tankla olmalıydı"-"Buradakilerin hepsi silahlı kuvvetler için bir değer ama şunu...

EDİRNE (AA) - FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimine katıldıkları iddiasıyla haklarında dava açılan ve aralarında eski 54. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Hidayet Arı'nın da bulunduğu 8'i tutuklu 22 askerin yargılanmasına devam edildi.

Edirne F Tipi Cezaevinden Edirne Adliyesine getirilen tutuklu sanıklar, duruşma salonuna alındı.

Edirne 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, Tuğgeneral Arı'nın yanı sıra tutuklu sanıklar Bülent Yılancı, Ali Soylu, Ramazan Altun, Ekrem Tekinaslan, Oğuzhan Çelik, İsmet Sezgin, Kağan Kaya, 14 tutuksuz sanık ve avukatları katıldı.

İddianamede adı sıkıyönetim komutanı olarak geçen, 54. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Hidayet Arı, savunmasında iddianame hazırlanmadan aylarca tutuklu kaldıklarını, her bir olayın aleyhine kanıt olarak zorlandığını öne sürdü.

Sıkıyönetim komutanı olmadığını ve hiçbir zaman da böyle davranmadığını savunan Arı, konuşmasına şöyle devam etti:

"Hiçbir zaman sıkıyönetim komutanı olmadım. 15 Temmuz akşamı da emirlerimi bu şekilde vermedim. Her zaman olduğu gibi, tugay komutanı gibi davrandım. Edirne'de hiç kimsenin burnunun kanamasına izin vermedim. Buradaki personelimin de hiçbir suçu yoktur. Hepsi çok değerli insanlardır ama maalesef emrimdeki personelin ve ailelerimizin bu eylemden zarar görmesini engellemedik, üzgünüm. Çünkü her birinin değişik sorunları var. Birinin eşi rahatsız, biri yeni evlendi, diğerinin annesi rahatsız herkesin farklı sıkıntıları var. Buradakilerin hepsi silahlı kuvvetler için bir değer ama şunu bilin, bu arkadaşlar çok şey kaybetti ama silahlı kuvvetler bu arkadaşlarımızdan daha çok şey kaybetti, bu değerleri kaybetti. Ben aldığım her emri yasalara uygun bir şekilde yerine getirdim. Vatanıma saldırmadım ve saldırmayı da hiç düşünmedim. Kolordu komutanından emri ne şekilde aldıysam, emirleri de bu doğrultuda ilettim. 15 Temmuz gecesi darbe yanlılarını bastırmak üzere birlikler hazırlandı. Benzer araçlarla müdahale edileceğini düşündüm. Eğer İstanbul'daki kalkışma bastırılacak ise bu tankla olmalıydı."

Verilen emir doğrultusunda, birliklerin sabah 06.00'da kışladan çıkış yapacak şekilde hazırlandığını anlatan Arı, çıkacak kuvvetlerin de subay, astsubay ve uzmanlardan oluştuğunu vurguladı.

Saat 05.40 gibi kolordu komutanıyla tekrar görüştüğünü, kendisine "zırhlı birliklerin çıkmayacağını" ve "100 kişilik birliklerin çıkış yapacağı" emrini verdiğini anlatan Arı, bunun üzerine tabur komutanını arayarak Süloğlu'ndaki zırhlı birliklerin çıkışını durdurduğunu aktardı.

Kendisinin FETÖ üyesi olmadığını, böyle bir suçlamayı kesinlikle kabul etmediğini savunan Arı, "Kolordu komutanı benim FETÖ üyesi olduğumdan kuşkulanıyormuş. Fakat izne çıkarken kolorduyu teslim etmekte hiçbir sakınca duymuyor nedense. Ne ben ne de astlarım FETÖ üyesi değiliz. Kolordu ve 1. Ordu Komutanının kalkışmaya karşı birlik oluşturma talimatını canla başla yerine getirdik. Kolordu Komutanı buradaki arkadaşları tebrik ediyor, güzel iltifatlarda bulunuyor, iddianamede ithamlarda bulunuyor. 'Aslan, kaplan' dediğiniz tabur komutanına FETÖ'cü diyorsunuz. Bunlar bir insanın kolay kolay söyleyebileceği şeyler değil. Vicdan olması gerekiyor, Kolordu Komutanı Alparslan Erdoğan'ın karakteri demek ki... Bilemiyorum." diye konuştu.

15 Temmuz gecesi Meriç Köprüsü üzerinde önü kesilen zırhlı askeri araca da değinen Arı, aracın köprü yanındaki askeri gazinoda görev yapan askerlerin güvenliği açısından gönderildiğini iddia etti.

Tuğgeneral Arı, zırhlı aracın yolunun kapatıldığını öğrendikten sonra aracın dönmesi için emir verdiğini anlattı.

Demokrasiye inanan bir asker olduğunu, vatana asla ihanet etmediğini ileri süren Arı, "Demokrasiye son verecek bir kalkışmanın içerisinde olmadım. O gece onlarca yerden onlarca bilgi geliyordu, kime güveneceğimi bilmiyordum. Kolordu Komutanına bile güvenebileceğime emin değildim. Şimdi iddianameyi okuyunca hiç emin değilim. Gece sabaha kadar güvenlik amacıyla davrandım, gelişmeleri almaya çalıştım, kimseye zarar vermedim. Yanlış olduğunu düşündüğüm kararları da geri aldım. En önemlisi hiç suç işlemedim, emir komuta dışına çıkmadım. Kolordu Komutanlığının emirlerine uydum." diye savunmasını tamamladı.

Duruşma, aranın ardından diğer sanıkların savunmalarının dinlenmesiyle devam edecek.