Economist o tekmeyi yorumladı: Hükümetin yanıtını temsil ediyor!
İngiltere'de haftalık Economist dergisi, Türkiye'deki siyasi gelişmeleri aktaran bir yorum makaleye yer verdi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 'darbe aldığı fakat tabanından güçlü bir destek gördüğü' yorumunu yapan dergi, Başbakan'ın Köşk'e çıkış arayışının da devam ettiğini ifade ediyor.
Makelede, Erdoğan'ın Kürtler'den gördüğü destekle Köşk'e çıkabileceği ve ülkenin laik muhaliflerinin de son umut olarak 'Gülen Cemaati destekçilerini' gördüğü yorumu yapılıyor.
Makalede Soma'da 301 kişinin hayatını kaybettiği faciada çoğu madencinin ölüm sebebi olarak güvenliksiz çalışma şartları, hükümetin gevşek denetimi ve işletmeci firmanın çıkarını önde tutması gösteriliyor.
Maden ocağında metan gazı sızıntılarına dair ihbarların dikkate alınmadığına dikkat çeken dergi, Başbakan Erdoğan'ın facia için "işin fıtratında var" ifadesi kullanmasını, bir maden işçisine de yumruk atıp "İsrail dölü" demesini de makalesine ekliyor.
Economist, Başbakan Erdoğan'ın danışmanının yerdeki bir göstericiyi tekmelediği fotoğraf için de "hükümetin yanıtını temsil ediyor" diyor ve şöyle devam ediyor:
"Demokrasilerin çoğunda yaşanan felaket bakanları veya hatta başbakanı işinden edebilirdi. Muhalifler, Erdoğan'ın Ağustos ayında Türkiye'nin seçimle başa gelen ilk cumhurbaşkanı olma hayallerinin sona erdiğini düşündü. Geçen yılki Gezi protestolarından farklı olarak kurbanlar şehirli 'Beyaz Türkler' veya Kürt, Alevi azınlıklar değil, Erdoğan'ın Adalet ve Kalkınma Partisi'nin 12 yıllık iktidarı boyunca desteklediği muhafazakâr Sünnilerdi."
"Yine de Erdoğan muhtemelen, oğulları ve yakın çevresi hakkındaki yolsuzluk soruşturmasını atlattığı gibi Soma'yı da savuşturacak" yorumunu yapan dergi, Erdoğan'ın Soma hakkında soruşturma açılacağı sözü vermesine rağmen bu sözüne inananların sayısının az olduğunu ifade ediyor.
İşletmeci firmadan sekiz kişinin olayla ilgili tutuklanmasına rağmen tek yetkilinin soruşturmaya dâhil edilmemesine de dikkat çeken dergi, 'İslamcı bir eylemci' olarak tanıttığı bir kişinin şu sözlerine yer veriyor:
"Laikler tarafından zincirlenen dindar kitleler şimdi Erdoğan sayesinde kendilerini üstün görüyorlar. Yolsuzluk soruşturmasında olduğu gibi Soma'yı da görmezden gelecekler."
'Batılı dostları kaygılı'
Muhalefetin de zayıf ve bölünmüş olduğunu belirten Economist dergisi Erdoğan destekçilerinin Soma faciasını propagandalarına alet ettiklerini de yazıyor.
'Yahudilerin ve Gülencilerin' suçlandığı ifade edilen makalede Akit gazetenin baş sayfa manşetine "O patronun damadı Yahudi" başlığı attığı ve AKP milletvekili Burhan Kuzu'nun da Twitter'da paylaştığı "Soma faciasında yabancı Yahudi lobileri maalesef Başbakana çok yüklendiler" sözleri de hatırlatılıyor.
Yabancı medyanın da hedef alındığını belirten Economist dergisi, Alman Der Spiegel dergisi İstanbul temsilcisi Hasnain Kazim'ın, Somalı bir kişinin "Cehenneme git Erdoğan" sözlerini aktardığı için ölüm tehditleri aldığını, etnik kökeni Pencap olmasına rağmen 'Yahudi' olduğuna dair haberler çıktığını da ekliyor.
Makale şöyle devam ediyor:
"Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, Nisan'daki ziyaretinde temel insan haklarındaki erozyonu eleştirdiğinden beri Almanya karşıtı sert söylemler de arttı. Almanlar, Erdoğan'ın Köln'de konuşmasında kışkırtıcı olabileceğinden endişeleniyor."
Türkiye'nin Batılı dostlarının kaygılı olduğunu belirten makalede ABD'nin eski Ankara Büyükelçisi Eric Edelman'ın şu sözleri aktarılıyor:
"Türkiye, istikrarsız bir dönemden geçen dünyanın bu kilit öneme sahip bölgesinde ABD'nin önemli bir ortağı olmalı. Başbakan'ın otoriterliğe yönelik eğilimindeki artış bunu giderek daha güç bir hale getiriyor."
'Ordudaki Gülen destekçileri gizleniyor' iddiası
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, uzun bir süre Başbakan'ın aşırılıklarını törpüleyecek bir isim olarak görüldüğünü belirten dergi şu yorumu yapıyor:
"Fakat Gül'ün Ağustos'ta başbakanlık koltuğuna geçme talebini Erdoğan'ın reddettiği söyleniyor. Erdoğan gelecek genel seçimlerde adayları kontrol etmek, AKP'yi Çankaya Köşkü'nden idare etmek istiyor."
"Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olma tutkusu, özellikle Kürtlerin desteğiyle güvencede gibi görünüyor. Abdullah Öcalan'a, birçok tavizin yanında İmralı Adası'ndaki hapishaneden ev hapsine geçirileceği sözü verdiği söyleniyor."
"Ekonomik endişeler açısından da Ukrayna ve Körfez'den gelen para akışı cari açığın kapatılmasına yardımcı oluyor. Türkiye'nin enerji faturası da Irak Kürdistanı'ndan ucuz petrol gelmeye başladığında düşecek. Güçlü bir ekonomi, Erdoğan’a olan destek için önemli."
Economist dergisi Gülen destekçileri ve ülkenin laik muhalifleri arasındaki ilişki için 'ironik' ifadesini kullanıyor ve şöyle devam ediyor:
"Ordunun etkisizleştirilmesinde oynadıkları rol nedeniyle Gülen destekçilerinden hoşlanmayan Türkiye'nin laik muhalifleri, şimdi [Gülen Cemaati destekçilerini] son umut olarak görüyorlar. Erdoğan'ın yolsuzlukla bağlantılı olduğuna işaret eden tapelerin arkasında Gülen Cemaati olduğuna inanılıyor."
"[Gülen Cemaati destekçileri] 'en büyük kasedi' cumhurbaşkanlığı seçimlerine sakladıkları söyleniyor. Ama bu geri tepebilir. Emniyet birimlerindeki ve diğer kurumlardaki binlerce Cemaat mensubu tasfiye ediliyor. Aralarında Türkiye'nin en büyük şirketi Koç Holding'in de bulunduğu firmalar Gülen'i desteklemekle suçlanıyor ve keyfi vergi denetimlerine tabi tutuluyor."
"Bir soru da, 'ne kadar Gülen destekçisinin ordu kademelerine sızdığı' sorusu. Erdoğan'a yakın bir kaynak, 'Gülen destekçilerinin tespit edilmemek için viski içtiğini ve karılarının da mini etek giydiğini, balolarda dans ettiklerini' iddia ediyor." Dergi makaleyi, Erdoğan'a yakın kaynağın "Ama bu uzun sürmeyecek" sözleriyle noktalıyor.