"E-ticaret 2018'e yüzde 40'lar mertebesinde büyüme ile başladı"

İSTANBUL (AA) - Bankalararası Kart Merkezi (BKM) Genel Müdürü Soner Canko, "Elimizdeki 4 aylık verilere baktığımızda 2018 yılının da e-ticaret sektörü için yine yüzde 40'lar mertebesinde bir büyüme ile başladığını söyleyebilirim." dedi.

Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD) tarafından açıklanan "Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörü 2017 Yılı Pazar Verileri" ve "Türkiye'de e-ticaret 2017 Pazar Büyüklüğü" raporu kapsamında düzenlenen toplantıda Türkiye'de e-ticaret tartışıldı.

MediaMarkt Türkiye İcra Kurulu Başkanı Yenal Gökyıldırım moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde Hepsiburada Kurumsal İletişim ve İlişkiler Grup Başkanı Koray Öztürkler, BKM Genel Müdürü Soner Canko ve Garanti Teknoloji Genel Müdür Yardımcısı Reha Emekli yeni rekabet ortamında Türkiye'de e-ticaretin gelişimi ve yapılan çalışmaları değerlendirdi.

BKM Genel Müdürü Soner Canko e-ticarette kredi kartı ve banka kartı kullanımına ilişkin bilgi verdi.

Önümüzdeki süreçte bu durumun nereye evrileceği hakkında değerlendirmelerde bulunan Canko, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin ödeme sistemlerinin inovasyonu konusundaki öncülüğü en önemli avantajımız. Bu anlamda e-ticaret sektörünü en fazla destekleyen yan kol sanırım ödeme sistemleri ve teknolojileri. Avrupadaki ve dünyanın başka gelişmiş ülkelerindeki eğilimlerin farklı olması, bizim onlardan daha geri olduğumuzu göstermiyor tam tersi biz aslında doğru olanı yapıp dersimizi zamanında çalıştığımız için bu konuda iyi gidiyoruz.

Son 5 senede e-ticaretteki büyüme, normal perakendedeki büyümenin her zaman iki katı üzerinde seyretmiş. Hal böyle olunca kartlı ödeme sistemlerine bizim yaptığımız yatırımlar meyvesini veriyor, önümüzdeki dönem için de e-ticaretin büyümesinde ödeme sistemleri ayak bağı olmadan öte hızlandırıcı güç olmaya devam edecek."

- "Güvenlik konusunda şehir efsaneleri ile mücadele etmemiz gerekiyor"

Güvenlik konusunun önemine dikkati çeken Canko, güvenlik konusunda şehir efsaneleri ile mücadele edilmesi gerektiği yorumunda bulundu.

Canko, "Temassız kartların belediye otobüslerinde bile yaklaştırıldığında ödeme alınabildiği." konusunu şehir efsanesine örnek vererek, bu konunun sosyal medya başta olmak üzere her yerde paylaşıldığını ve konuşulduğunu anlattı.

Kendilerinin her sene yaptıkları araştırmalarda, "Kartınızı internetten kullanmanın önünde ne engel var?" sorusunu sorduklarını anımsatan Canko, şöyle devam etti:

"Herkes kulaktan kulağa birbirine bir efsaneyi söylüyor. Bu hep beraber mücadele etmemiz gereken bir itibar konusu. E-ticaretin çok daha iyi hizmet ürettiğini, çok daha kaliteli-ekonomik ürünler tedarik ettiğini, iş modeli ile hayatımızı, şehirleşmeyi kolaylaştırdığını hep beraber anlatmamız lazım. Ödeme sistemleri ve teknolojileri konusunda inovasyonda üstümüze düşeni fazlasıyla yaptığımızı düşünüyorum.

'Ulusal Dijital Cüzdan' konusunda dünyanın bir çok gelişmiş ülkesinde 'Buradaki sihir nedir, neyi başardınız?' sorusunu alıyoruz. Sihir çok basit, ekosistem bir araya geldi. Gelecekle ilgili yapmamız gereken en önemli şey, bizim biraz algıyı iyi yönetmek için e-ticaretin daha güvenli, kolay ve hızlı olduğunu anlatmamız lazım."

- "Yurt dışından yapılan e-ticaret siparişleri giderek büyüyor"

İnternetten yapılan ödemeler denilince tek akla gelenin kredi kartı olduğunu belirten Canko, "Aslında bir de banka kartları var ki elimizdeki verilere göre banka kartları son 3 senede 5 kat daha fazla internette ödemelerde kullanılmış. Banka kartları sektörün ihmal ettiği bir üvey evlat çünkü toplam hacmin yüzde 5'ini oluşturuyor." dedi.

Banka kartlarının gelecek için büyük bir fırsat olduğunu dile getiren Canko, bu alanda önümüzdeki 3 yılda yine bir 3 kat büyüme gördüklerini söyledi.

Canko, e-ticaret sektörüne banka kartlarını kabul etmek konusunda daha iştahlı olmaları ve kart kullanıcılarına yardımcı olmaları mesajını vererek, yurt dışından yapılan e-ticaret siparişlerinin giderek büyüdüğünü aktardı.

Bunun Türkiye'deki e-ticaret şirketleri için bir fırsat alanı olduğuna dikkati çeken Canko, Türkiye'de yurt dışından sipariş verilebilen tüm ürünlerin mevcut olduğunu, şirketlerin bu alanı değerlendirmesi gerektiğine işaret etti.

Canko, "Elimizdeki 4 aylık verilere baktığımızda 2018 yılının da e-ticaret sektörü için yine yüzde 40'lar mertebesinde bir büyüme ile başladığını söyleyebilirim." dedi.

- "Tüketici nezdinde teslimat tarafında da çok ciddi bir değişim var"

Hepsiburada Kurumsal İletişim ve İlişkiler Grup Başkanı Koray Öztürkler, dünyada ve Türkiye'de e-ticaret sektörünün çok hızlı büyüdüğüne işaret etti.

Türkiye'de e-ticaretin toplam perakende içindeki oranının artmasına ilişkin var olan engeller hakkında değerlendirmelerde bulunan Öztürkler şunları kaydetti:

"Bu işin yaygınlaşabilmesi için Türkiye'deki dijital dönüşümün daha da hızlanması gerekiyor. Dijital dönüşümün hızlanması, küçük-orta-büyük ölçekli şirketlerin satışlarının önemli kısmını e-ticarete taşımaya devam etmesi anlamına geliyor. Dijital dönüşümün parçası, işletmelerin işlerini e-ticarete taşımalarından geçiyor. İşimizi e-ticarete taşımak diye bakıldığında bir platform meselesi var, platform bacağında mobil site-uygulama kurmak tek başına yetmiyor, hayatımıza trafik diye birşey geliyor, kurulan platformlara bu trafiklerin çekilmesi lazım. Dolayısıyla ciddi bir reklam-pazarlama yatırımı gerektiriyor. Bu yatırımlar işletmenin boyutuna göre peyderpey yapılabiliyor."

Online da kişiselleştirmenin önemli hale geldiğine işaret eden Öztürkler, e-ticaretin lojistik, teslimat gibi bir çok boyutu olduğunu anımsattı.

Öztürkler, "Bizim yaptırdığımız bir araştırmada müşterilerin yüzde 97'si teslimata çok önem veriyor. Randevulu teslimat-ertesi gün teslimat isteyenlerin oranı yüzde 35. Tüketici nezdinde teslimat tarafında da çok ciddi bir değişim var." bilgisini paylaştı.

Pazaryeri modellerinin bu noktada kritik olduğunun altını çizen Öztürkler, kendileri gibi platformların imkanları daha sınırlı olan işletmelerin e-ticarete geçişi ve orada işlerini artırması için önemli olduğunu söyledi.

Öztürkler, "Kritik olay, işletmeyi e-ticarete bir şekilde dahil etmemiz. Rakamsal olarak bizim düşüncemiz bir iki sene içinde, iki üç sene aralığında online perakendenin normal perakende içindeki yüzde 4,1'lik payının 6-8 aralığına gelmesi çok muhtemeldir. Temel ekonomik göstergelerde çok büyük bir şaşma olmazsa bundan sonra çok hızlı bir büyüme olacak." diye konuştu.