27 Mayıs 2014 13:19 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 16:13

Dünyanın nabzı bu festivalde atıyor!

7-12 Haziran'da 7'incisi gerçekleşen DOCUMENTARIST İstanbul Belgesel Günleri, 30'dan fazla ülkeden filmleri, yan etkinlikleri ve konuklarıyla yine dopdolu bir program sunmaya hazırlanıyor.

Suriye'nin mercek altına alındığı festivalde, son aylarda yitirdiğimiz belgeselcilere ve madencilere dair bölümler de yer alıyor.

Haziran ayı belgeselciler açısından yine sıcak geçecek! 7-12 Haziran'da gerçekleşen Documentarist 7. İstanbul Belgesel Günleri'nde, yaşadığımız coğrafyadan ve dünyanın farklı köşelerinden en güncel hikâyeler bir hafta boyunca perdeye yansıyacak. Ayrıca atölye, panel, sunum, söyleşi gibi bir dizi yan etkinlikle belgeselin günümüzde geldiği konum eni konu masaya yatırılacak, projeler geliştirilecek ve iki ayrı jüri tarafından ödüller verilecek. Hazal Kaya, Ayça Damgacı ve Sadi Celil Cengiz'in rol aldığı bu yılki festival tanıtım filmi ve posterlerinde belgeselin 'göz açıcı' işlevi konu ediliyor.

Dünyanın nabzı bu festivalde atıyor! - Resim : 1Festival progamında bu sene konuk ülke Suriye. İç savaş koşulları altında yaşayan Suriyeli belgeselcilerin yakın dönemde yaptığı, çatışma koşulları altındaki gündelik hayata tanıklık eden, ayrıca yaşanan sürece Suriyelilerin gözünden bakan, daha önce pek az yerde gösterilebilmiş filmlerden bir seçki festivalde seyirciyle buluşacak. Hamisch İstanbul Suriye Kültür Evi işbirliğiyle gerçekleşen Mercek Altında: Suriye bölümü kapsamında, ülkede yaşananlar üzerine medyanın yansıttığından farklı tanıklıkların aktarılacağı bir de panel düzenlenecek.

Documentarist 7. İstanbul Belgesel Günleri'nin gündemindeki diğer bir ülke, Polonya. Polonya-Türkiye Diplomatik ilişkilerinin 600. yılı kutlama etkinlikleri kapsamında Adam Mickiewicz Enstitüsü'ne bağlı dijital platform Culture.pl işbirliği ile gerçekleşen programda, bu ülkeden 12 kalburüstü film ağırlanıyor. Polonya'dan Ustalar: Krakow Film Festivali'nin Ödüllü Filmleri başlıklı bölümde, ülkenin en kıdemli belgesel festivali olan Krakow Film Festivali'nde son 40 yılda ödül almış belgeseller yer alıyor. Seçkide Krzysztof Kieslowski, Kazimierz Karabasz, Marcel Lozinski, Wojciech Wiszniewski gibi ülkenin en önemli ustalarının ödüllü yapıtları yer alıyor.

Konuk olarak festivale katılacak yönetmenlerden Pawel Lozinski, ülkenin bir başka ünlü belgeselcisi, babası Marcel Lozinski ile birlikte çekimine başladığı, ancak anlaşamayarak birbirlerine küstükleri, sonunda baba ile oğul tarafından iki versiyonu yapılan "Baba ve Oğul" (Father and Son, 2013) filminin ilginç hikayesini anlatacak.

Hollanda'dan EYE International, İtalya'dan Festival dei Popoli, Polonya'dan Adam Mickiewicz Enstitüsü ile Krakow Film Festivali ve Uluslararası Eleştirmenler Birliği (FIPRESCI) ile yaptığı işbirliği sonucu uluslararası boyutunu daha da genişleten Documentarist, bu sene ilk kez bir FIPRESCI Jürisi ağılıyor; böylece Uluslararası Film Eleştirmenleri Federasyonu'nun Türkiye'de jüri verdiği üç festival arasına giriyor. (Diğer ikisi İstanbul Film Festivali ve Uçan Süpürge Film Festivali.) Bu yılki FIPRESCI jürisinde Şili'den Pamela Biénzobas, Danimarka'dan Steffen Moestrup ve Türkiye'den Özge Özdüzen görev alacak. Eleştirmenler jürisi, uluslararası filmlerden oluşan bir seçkiyi değerlendirip bir filme FIPRESCI Eleştirmenler Ödülü verecek.

Dünyanın nabzı bu festivalde atıyor! - Resim : 2Festival programının ana bölümlerinden birini de, Türkiye'de son bir yılda yapılan belgesellerden 20 filmlik geniş bir seçki oluşturuyor. Bunlardan, yönetmenin 1. veya 2. filmi olanlar Johan van der Keuken Yeni Yetenek Ödülü'ne aday olarak jüri önüne çıkacak. Bu seneki ödül jürisinde Deniz Akçay, Işıl Baysan Serim, Ufuk Emiroğlu, Senem Aytaç ve Hans Treffers yer alıyor.

Bu yılın Ustaya Saygı bölümü ise, 2001 yılında erken yaşta hayata veda eden Hollandalı büyük belgeselci Johan van der Keuken'e ayrıldı. 40 yıla yayılan sinemacılık kariyeri boyunca 50'den fazla belgesel yapmış ve bir çok kitap yayınlamış olan ustanın, en önemli yapıtlarından beşi bu bölümde seyirciye sunulacak: "Beppie" (1965), "Okuma Dersi" (The Reading Lesson, 1973), "Yönetmenin Tatili" (The Filmmaker's Holiday, 1974), "Kuyunun Üstündeki Göz" (The Eye Above the Well, 1988) ve "Amsterdam Küresel Köyü" (Amsterdam Global Village, 1996).

Soma'da yaşanan felakette yaşamlarını yitiren işçiler anısına, madencilerin yaşamına odaklanan filmler de son anda programa eklendi. Soma İçin başlığı altında geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz Michael Glawogger'in "İşçinin Ölümü" (Working Man's Death), Bolivya'daki çocuk madencileri konu alan "Şeytan Madeni" (The Devil's Miner, 2005) ve İngiltere'deki madencilerin melankolik hikayesini aktaran "Madenci İlahileri" (The Miners' Hymns, 2011) adlı filmler gösterilecek.

Son önemde peşpeşe kaybettiğimiz belgeselciler de festivalde birer filmle anılacak. Anılarına bölümünde Malik Bendjelloul (Bir Şarkının Peşinde), Michael Glawogger (İşçinin Ölümü), Peter Liechti (Böceklerin Sesi - Bir Mumyanın Günlüğü), Peter Wintonick (PilgrIMAGE) ve Eduardo Coutinho (Edificio Master) gibi ustaların filmleri yer alıyor.