Dünya gazetesi 41'inci yaşını kutluyor!
Nezih Demirkent'in kurucusu olduğu ekonomi gazetesi Dünya, 41'inci yaşını kutluyor... Dünya gazetesini 2019 yılında devralan Hakan Güldağ, 41. yıla özel bir yazı kaleme aldı.
Dünya gazetesi 41. yaşını kutluyor. Gazetenin Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ, 41. yıla özel bir yazı kaleme aldı.
Güldağ yazısında şunları söyledi:
"GAZETENİZ DÜNYA 41 YAŞINDA
“Bağımsız ve inanmış bir kadro”
Gazeteniz DÜNYA’nın sorumluluğu arttı. Çünkü biz medyanın asıl işlevinin gerçeği bir ayna gibi yansıtmak olduğuna inanıyoruz. Doğru bilgi vermeliyiz ki, insanlar bu bilgilerle değerlendirme yaptığında doğru adım atabilsinler. Gelecekleri için doğru karar verebilsinler...
Kurucumuz Nezih Demirkent’in DÜNYA’nın 15’inci kuruluş yıldönümünde kaleme aldığı sunuş yazısında şöyle diyor: “Ekonomi gazetesi olarak medya dünyasında ayakta kalmayı hedeflediğimiz günden bu yana tarafsızlığımızdan taviz vermeksizin iş alemine hizmet götürmeyi görev bildik. Aslında bu hiç de kolay olmadı, dev sermayeler arasında emek gücüne dayalı bir yayın organının yaşaması oldukça güçtü. Ne var ki, inanmış bir kadroyla sorunlarımızı göğüslemeye gayret ettik. Başarabildiğimizi de söylemek isterim...”
Kurucumuzun aramızdan ayrılışından bu yana geçen 20 yılda, maalesef diyeceğim, medyada işler iyi gitmedi. Doğrusu sapla saman birbirinden ayrılacağına iyice karıştı.
Gazeteciliğin ilk yükümlülüğünün gerçek haber olduğu unutuldu. Özünde gerçeği teyit etme disiplininin yattığı kulak arkası ediliyor. Medya, kalan tarafsızlığını da yitirdi. Bugün olayları bizim medyamızdan izlemeye çalışanlar, ‘acaba aynı ülkede mi yaşıyoruz’ diye sormadan edemiyor. Medyanın bir bölümü olup biteni olduğundan kötü, diğeri de ülkede hiçbir sorun yokmuş gibi göstermekle meşgul.
Bunların ötesinde, bir süredir gazeteciliğe, herhangi bir ‘iş’ gibi bakma eğilimi yaygınlaştı. Yayın kuruluşlarında, meslek dışından gelen ‘odak grupları’, danışmanlar ve pazarlama uzmanları gazeteciliğe, diğer işlerde geçerli olan ilkeleri uygulamak istiyor. En hafif ifadesiyle, yayıncılıkta ticari endişeler, mesleki ilkelerin önüne geçiyor. Teknolojinin gelişmesi bu gidişatı tersine çevirmek bir yana daha da güçlendirdi. Online siteler, sosyal medya ya da diğer kanallardaki genel eğilim de farklı değil.
Bütün bu gelişmeler gazeteniz DÜNYA’nın sorumluluğunu artırdı. Çünkü biz medyanın asıl işlevinin gerçeği bir ayna gibi yansıtmak olduğuna inanıyoruz. Doğru bilgi vermeliyiz ki, insanlar bu bilgilerle değerlendirme yaptığında doğru adım atabilsinler. Gelecekleri için doğru karar verebilsinler.
Hiç şüphesiz DÜNYA da bir ticari kuruluş. Ancak bu gerçek, her koşulda bağımsız ve bağlantısız bir gazetecilik yapmamıza engel değil. Bizim sadakatle bağlı olduğumuz tek merci okurlarımızdır. Bu ülkenin insanlarıdır. Sizlerden aldığımız güçle, meslek ilkelerine daha fazla sarılıyoruz. Küsmüyoruz. Aksine, şimdi daha da güçlenmiş ve ‘inanmış’ bir kadroyla, yolumuza devam ediyoruz. Yaşananları geçiş döneminin sıkıntıları olarak kabul ediyoruz. İş dünyasının haberlerine ve yorumlarına güvenmediği bir yayın organına ilan da vermek istemeyeceğini, şu ya da bu nedenle verse bile bunun sürdürülebilir olmayacağını biliyoruz. Ticari açıdan başarılı olmanın da ancak gazetecilik ilke ve kurallarına uygun bir yayıncılık ile sağlanacağını bıkmadan, usanmadan anlatıyoruz.
Su akacak, yolunu bulacaktır. Biz gazeteciliğimize ve birlikteliğimize güveniyoruz. Bir yayında ekip çalışması egemen olduğunda mesleki alanda olduğu gibi, ticari başarı ihtimalinin de yükseleceğine inanıyoruz.
İşte bu nedenlerle:
Bağımsız ve tarafsızız. DÜNYA gazetesi resmi ve özel sektör kuruluşlarından bağımsız bir yayın organı. Ekonominin tüm aktörlerine eşit mesafedeyiz. Bu, haberlerimizin ve analizlerimizin de tarafsız olmasının güvencesi. Muhabirlerimiz, mesleğini icra ederken konu aldığı kişilerden ya da olaylardan bağımsız kalmayı önde tutar. Gazeteciliğin, bağımsız ve yaptırımı olan bir gözlemci görevi görmesi gerektiğine inanıyoruz.
Gerçekçi ve pozitifiz. Gerçekçilik tüm risklerin, pozitiflik ise tüm fırsatların dikkate alınmasına imkan verir. Aşırı iyimserlik ve kötümserlikten uzak duruyoruz. Çünkü bizi gerçeklerden koparıyor. Geleceğin risklerine karşı da korumuyor. Kaynağını gerçekçi yaklaşımlardan alan ama sonuna kadar pozitif bir çizgi izlemeye gayret ediyoruz.
Reel ekonomiye öncelik veriyoruz. Para ve sermaye piyasalarının da içini dolduran ve bunlara gerçek anlamını kazandıran reel ekonomi sektörlerini ayrıntılı bir şekilde incelemeyi önde tutuyoruz. Haberlerimizi kapsamlı ve dengeli tutmaya özen gösteriyoruz. Anadolu’nun dört bir yanında uğraş veren ekonominin aktörlerine açık bir platform sağlamaya çabalıyoruz.
İşlevselliği önemsiyoruz. DÜNYA okurları, Türkiye’nin en dinamik ve girişimci kesimini oluşturuyor. Biz de onların işlevsel ve işe yarayan bilgi ihtiyacını karşılamayı görev biliyoruz. Her yazı ve haberde, okurların doğrudan yararlanabileceği bilgi sunmaya özen gösteriyoruz. Vergiden tarıma, makro ekonomiden dış politikaya Türkiye’de alanlarının en iyisi uzman yazarlarımızla sizleri ilgilendiren olayları ve gelişmeleri yorumluyoruz. Olup biteni anlamak, kavramak için... Önerilerimiz olur ama ne manipülasyon ne de spekülasyon yaparız.
Bütünsel ve ‘içeriden’ bakış açısını benimsiyoruz. Yabancı kuruluşların Türkiye hakkındaki rapor ve yorumları kısır kalabiliyor. Spekülatif olabiliyor. Ya da bakış açıları yalnız ekonominin borç ödeme kapasitesine odaklanıyor. Biz bu konuya önem vermekle birlikte, iç dinamikleri ve büyüme potansiyelini de hesaba katan bir yaklaşımı tercih ediyoruz. Makroekonomik sorunları sosyal ve politik çerçevesi içinde ele almaya ve ekonomik trendler ile işletme yönetimi arasındaki bağlantıyı kurmaya gayret ediyoruz.
Bu duygular ve bakış açısıyla DÜNYA 41 yıldır size ekonomiyi sunuyor. Devam etmeye de kararlıyız. Gazetemizle, online yayınlarımızla ve aramıza yeni katılacak, 360 derece yayıncılık yapmamıza imkan sağlayacak diğer mecralarla...
Son sözü yine Nezih Demirkent’e bırakalım:
“DÜNYA’yı siz yarattınız, biz yaşatmaya çalışıyoruz. Siz yüreklendirdiniz, biz çalışmayı iş edindik. Doğru bilgiden korkmadık, büyüklerin varlığı altında ezilmedik, kendimize has özelliklerle savaştık. Bundan sonra da aynı yolda yürümeye devam edeceğiz. Çünkü biz inanmış bir kadroya sahibiz, üstelik çoğumuz delikanlılık çağında...
Hepinize şükran borcumuz var. Türkiye’nin geleceğinde biz de varız. Çünkü biz sözünün içinde sizler de varsınız. Globalleşen dünyada Türkiye ile birlikte sanayici, tüccar, emekçi gibi gazeteci de var olacaktır. Bundan kimse şüphe etmemeli. Çünkü gazetecilik bizim yaşam tarzımızdır. Ne tehdit eder ne de ödün veririz. Sadece işimizi yaparız. Bu dünyanın içinde birlikte olmaktan ötürü de mutluyuz.”
Hep birlikte nice yıllara...
HAKAN GÜLDAĞ"