20 Eyl 2017 12:39 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 18:41

Dünya Alzaymır Günü

- Türkiye Alzaymır Derneği Başkanı Kulaksızoğlu:- "2000'li yıllarda kalp hastalığından ölümler yüzde 15 azalırken, alzaymır hastalığından ölümler ise yüzde 89 arttı ve bugün her 3 yaşlıdan biri maalesef demans nedeniyle hayatını kaybediyor"

İSTANBUL (AA) - Türkiye Alzaymır Derneği Başkanı Prof. Dr. Işın Baral Kuluksızoğlu, "2000'li yıllarda kalp hastalığından ölümler yüzde 15 azalırken, alzaymır hastalığından ölümler ise yüzde 89 arttı ve bugün her 3 yaşlıdan biri maalesef demans nedeniyle hayatını kaybediyor." dedi.

Kulaksızoğlu, Dünya Alzaymır Günü dolayısıyla bir otelde düzenlenen toplantıda, dernek olarak 20 yıldır alzıymır hastaları ve hasta yakınlarının yanında olduklarını söyledi.

Dünyada en sık görülen hastalıklardan birinin alzaymır olduğunu dile getiren Kulaksızoğlu, "2030 yılında dünyada Türkiye nüfusundan çok daha fazla 115 milyon alzaymır hastası olacağı tahmin ediliyor. Ülkeler, kendi demans planlarını yapıyor." dedi.

Kulaksızoğlu, 13 şubeyle alzaymır hakkında farkındalık oluşturmak için çalıştıklarını ifade ederek, herkesin bu hastalığın belirtilerini tanımasını amaçladıklarını söyledi.

Alzaymır hastalarının bakımının çok zor olduğunu vurgulayan Kulaksızoğlu, şöyle konuştu:

"Bakıcı bulmak da kolay değil. Bu sene 'Şevkatli Eller' projesiyle 100 kişiye eğitim verdik. Hasta yakınlarımız için psikoterapi grupları yapıyoruz. Gündüz yaşam evi açtık. Şişli Belediyesinden destek alıyoruz. Burada amaç hasta ve hasta yakınlarımızı rahatlatmak. Hasta gün içinde çeşitli rehabilitasyon programlarına katılıyor. Hasta yakını da biraz nefes alıyor. Bunu bir model olarak oluşturduk. Yarın Kadıköy Belediyesi açacak. Eskişehir'de yatılı bir bakım evimiz var. Konya'da da gündüz yaşam evi var. Tamamen bağışlarla yapıldı. Mersin'de de yatılı bakım evi açıldı. 60 yataklı. İnşallah başka belediyeler de açacak. Açmazlarsa, hepimiz 100 yaşına gelirsek salondaki insanların yaklaşık yüzde 40'ı alzaymır olacak ve yatacak yerimiz yok. Yatılı bakım evlerinin açılması çok önemli. Mersin'de ayrıca alzaymır hastaları için gündüz bakım evi ve normal yaşlılar için de normal yaşlanma evi var. İstanbul'da evde bakım hizmeti veriyoruz. 2017'de 600 hastanın evine gidebildik."

Kulaksızoğlu, alzaymır hastalığının, meme ve prostat kanserinin toplamından daha fazla kişinin ölmesine neden olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

"2000’li yıllarda kalp hastalığından ölümler yüzde 15 azalırken, alzaymır hastalığından ölümler ise yüzde 89 arttı ve bugün her 3 yaşlıdan biri maalesef demans nedeniyle hayatını kaybediyor. Diğer taraftan hastaların bakımını da zorlaştıran bir durum var ki o da her 5 alzaymır hasta yakınından birinin en az hastası kadar yaşlı olması. Bu nedenle 21 Eylül Dünya Alzaymır Günü bu hastalık hakkında bilgilenmek, hastalar ve yakınlarıyla dayanışmak için önemli bir fırsat sunuyor. Derneğimizin en temel misyonu halkı alzaymır hastalığı konusunda bilinçlendirmek ve hasta yakınlarına destek vermektir."

Derneğin Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Haşmet Hanağası da alzaymır hastalığının risk faktörleri konusunda kaydedilen son gelişmeler hakkında bilgi verdi.

- Akdeniz tipi beslenmenin önemi

Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Başar Bilgiç ise Akdeniz tipi beslenmenin alzaymırdan koruyucu etkisine dikkat çekerek, şöyle konuştu:

"Bugüne kadar yapılan birçok çalışmada Akdeniz tipi diyetle beslenenlerde demans riski azalmış olarak bulunmuştu. Bu sene 6 bin yaşlı ile yapılan yeni bir çalışmada Akdeniz tipi diyetle beslenmenin yaşlılarda zihinsel bozukluk gelişme riskini yüzde 30-35 arasında azalttığı gösterildi. Bu diyetin ana unsuru olan zeytinyağının bu olumlu etkinin arkasındaki neden olabileceği öne sürülse de bu konuda kesin bir kanıt yoktu. Yakın tarihli bir çalışmada zeytinyağı içeren bir diyetle beslenen farelerde alzaymır ile ilişkili beyin değişikliklerin daha az ortaya çıktığı gösterildi. Zeytinyağı ile beslenen hayvanların beyni alzaymır hastalığında biriken maddelere ve zararlı süreçlere karşı çok daha dirençli bir şekilde savaşabiliyor. Bu çalışmada dikkat edilmesi gereken noktalardan biri ise zeytinyağının tipi. Natürel sızma rafine olmayan ve bekletilmeyen zeytinlerden sıkılan zeytinyağıyla bu olumlu sonuçlar elde edilebiliyor."

Türkiye Alzheimer Derneği Üyesi ve İstanbul Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şevki Sözen de alzaymır hastalarını ilgilendiren hukuki prosedürler ve yapılması gerekenler hakkında bilgi verdi.

Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü de Türkiye'de yaklaşık 400 bin alzaymır hastası olduğunu dile getirdi.

İnönü, kendisinin de bir hasta yakını olduğunu dile getirerek, "Hasta yakınları hastalığın farklı aşamalarında çeşitli belirtilerle yüzleşmek durumunda kalıyorlar. Bunlara büyük çaresizlik ve yalnızlık da eşlik ediyor. Yöneticiler olarak sağlık politikalarını geliştirmeliyiz. Belediye olarak hasta ve yakınlarına destek vermeye çalışıyoruz. Kayınvalidem alzaymır hastası, kayınpederim de demansın başka bir türü. Bu hastalarla ilgilenmek çok zor. Herkes annesini, babasını sever ama bakım için herkesin imkanı olmuyor. Birinin sadece hastayla ilgilenmesi gerekiyor." şeklinde konuştu.

Toplantı sonunda katılımcılar, hasta ve hasta yakınları gökyüzüne balon uçurdu.