Dokuzuncu Yargı Paketi’ndeki büyük tehlike: İktidarı eleştiren herkes casuslukla suçlanabilir!
9. Yargı Paketi'nin taslağına göre, Türkiye'de "yeni tip casusluk" suçları oluşturularak yeni düzenlemelere gidilecek...
Tam 23 farklı kanunda ve 3 kanun hükmündeki kararnamede değişiklik yapan 60 maddelik Dokuzuncu Yargı Paketi, Meclis’e geldi.
Meclis’in tatile girmesinden önce yasalaştırılması beklenen bu paket şimdilik çok fazla konuşulmasa da birbirinden önemli düzenlemeler içeriyor.
Bunların arasında “genel af”fı çağrıştırabilecek Ceza İnfaz Yasası’na ilişkin düzenlemeler bile var.
Anayasa Mahkemesi ile Yargıtay arasında çıkan krizin tekrarlanmaması için yapılacak bazı değişiklikler de paket kapsamında…
*
Kısacası çok değil en geç iki hafta içinde bütün Türkiye bu yargı paketini ve getirdiği yenilikleri konuşuyor olacak.
Bana göre en önemli düzenlemelerden biri de “casusluk faaliyetleri” konusunda…
Yasa tasarısını hazırlayanlara göre bu düzenlemeyle “yabancı istihbarat örgütlerinin Türkiye’deki casusluk faaliyetlerinin önlenmesi” amaçlanıyor.
Tasarının gazetecilik mesleği açısından büyük tehdit içeren tarafı da bu…
En temel gazetecilik faaliyetleri bile “yeni tip casusluk suçları” kapsamına alınıyor.
Türk Ceza Kanunu’ndaki “Devlet Sırlarına Karşı Suçlar ve Casusluk” bölümüne “etki ajanlığı” diye yeni bir suç ekleniyor…
Bu madde, “Devletin güvenliği ile iç ve dış siyasal yararları aleyhine, yabancı bir devlet ya da organizasyonun stratejik çıkarları ve talimatı doğrultusunda gerçekleştirilen fiilleri cezalandırmayı” amaçlıyor.
*
Bu ne anlama geliyor biliyor musunuz?
Bundan sonra ister geleneksel medyada, ister sosyal medyada herhangi bir şekilde iktidarın faaliyetlerini eleştirmek mümkün olmayacak…
Diyelim ki “Ekonomi kötüye gidiyor” dediniz…
Ayvayı yediniz demektir!
Çünkü bu cümle sizin gibi Türkiye’nin ekonomik durumunun kötüye gittiğini söyleyen yabancı kuruluşlar lehine casusluk yaptığınızı gösterecek! Böylece daha önce belki isimlerini bile duymadığınız yabancı örgütlerin ya da kuruluşların casusu olmakla suçlanacaksınız.
“Türkiye’nin düşmanlarına ve onların amaçlarına hizmet etmek”le itham edilip hakkınızda yedi yıla kadar hapis cezasıyla dava açılabilecek.
*
Taslaktaki “İktisadi, mali, askeri, milli savunma, kamu sağlığı, kamu güvenliği, kamu düzeni, teknolojik, kültürel, ulaştırma, haberleşme, siber alan, kritik altyapılar ve enerji gibi diğer yararlar da devletin iç veya dış siyasal yararları kavramı içinde kabul edilecektir” bölümü; haber ve yorum yazma faaliyetlerini neredeyse imkansız hale getirecek…
Gazeteci olsun ya da olmasın; bu konularda yapılan hataları ya da kötüye gidişi haber yapan, yorumlayan, sosyal medyada paylaşan herkes “etki ajanlığı”ya suçlanarak casus muamelesi görecek ve cezaevine gönderilebilecek.
*
Yukarıdaki ifadeler biraz teknik kaçmış olabilir…
Ben size özetleyeyim:
Öyle bir yargı paketi getiriyorlar ki bundan sonra muhalefet partilerinin yöneticileri de dahil, kim devleti yönetenleri eleştirmeye, yapılan yanlış bir işi anlatmaya kalkışırsa, “Sen casussun kardeşim. Haydi içeriye” denilebilecek…
Böylece de iktidar sahipleri, “sorunsuz”, “dertsiz”, “kimsenin şikayet etmediği” bir ülke hayaline kavuşacak!
Olan ise demokrasiye, düşünce ve ifade özgürlüğüne, gazeteciliğe olacak.
*
Bütün duyarlı çevreleri şimdiden uyarmayı borç biliyorum:
Eğer Dokuzuncu Yargı Paketi’ndeki bu saçma sapan düzenleme Meclis’ten geçerse, ülke tarihte görülmemiş bir “casus avı”na ev sahipliği yapar hale gelir…
Siz de içeride birbirinize sorarsınız:
“Affedersin, siz kimin casususunuz?”