DOĞAN TV'NİN CEO'SU İRFAN ŞAHİN'İN EVİNDE HANGİ DİZİLER İZLENİYOR?

Evinde televizyonun hiç kapanmadığını söyleyen Doğan TV CEO’su İrfan Şahin “Televizyonu zevk için değil, iş için daha çok izlerim. Meslek hastalığı diyebiliriz” diyor.

* Proje seçiminde nelere dikkat ediyorsunuz?
Birçok şeye dikkat ediyoruz, ama öncelikle burası Türkiye, yerel olmasına dikkat ediyoruz. Nedir bunlar gelenekler görenekler, yaşama alışkanlıkları dünya görüşü. Türkiye birçok sosyal ve ekonomik grubun birlikte yaşadığı bir ülke, yani farklılıkların yaşandığı bir ülke. Tek kelimede toparlamak gerekirse bizden olması gerekiyor.
İkincisi; trend oluşturarak bazı şeylere 1-2 adım önde gitmeniz gerekiyor. 10 adım önde olmanız da, iki adım geride olmanız da yanlış. Her zaman birkaç adım önde olmanız lazım. Hiçbir zaman unutmamak lazım ki Türkiye’deki genç nüfus çok fazla, Türkiye’nin yaş ortalaması 29. Bu yaş ortalamasındaki ülkenin beklentilerini bilmek çok önemli.

* Birkaç dizi Kanal D’den Star TV’ye geçti, bunun sebebi nedir?
Sonuçta üç kanalımız var; Kanal D, Star TV ve CNN Türk. Ben bu kanalları yönetirken sadece Kanal D’nin performansı değil, toplu performans önemli. Biz Star TV’yi daha çok gençlik ve eğlence kanalı olarak düşünüyoruz. 30 yaş altına hitap eden, komedinin ve polisiyenin daha ağırlık olarak işlendiği bir kanal olarak dizayn etmeye karar verdik. Dikkat ederseniz Kanal D’den Star TV’ye gönderdiğimiz diziler polisiye veya komedidir. Kanal D büyük bir marka ve Türkiye’de lider bir televizyon, ama diğer taraftan Kanal D ile Star TV’yi toplamında ne kadar kişinin izlediği benim için hepsinden daha önemli. Bunlar ne kadar kardeş kanallar olsalar da rakipler. Bu kardeşlerin babalarının gözüne girmek için yaptıkları tatlı rekabettir.

* Nasıl bir yöneticisiniz, kapıdan içeri girdiğinizde elemanlarınız sizden çekinirler mi?
Çalışanlarıma sormanız gerek aslında. Ben ekipçe çalışmayı severim, çalıştığım bütün şirketlerde ekip oluşturdum. Ekibimden çok memnunum kendi aralarında iyi anlaşırlar. Kanal D’de toplantı masasında kimsenin bir unvanı yok. Ben dahil herkes birbirini eleştirebilir. Bir diğer unsur ise yaratıcılığı çok destekleriz. Masada bir fikir söylenir kimse olmayacağını bilir, ama herkes saygı gösterir.

“Evcimen bir adamım”
* Yoğun çalışıyorsunuz. Peki eşinize ve çocuklarınıza zaman ayırabiliyor musunuz?
Şöyle ayırıyorum. Ben ev ile iş arasında giden biriyim. Özel hayatını çok fazla dışarı taşıyan biri değilim. Çocukken yedi sene yatılı okulda okudum. O zamanlar hep ev özlemi vardı. Ondan evcimen bir adamımdır. Örneğin dışarıda yememiz gerekmiyorsa hep evime davet ederim arkadaşlarımı. Ailemle ilgili zaman konusunda bir sorun yaşamıyoruz. Eşim evlenmeden öncede aynı iş yerinde çalıştığımız için nasıl bir ortamda çalıştığımı çok iyi bilir.

* Sizin evde hangi programlar, diziler izlenir. TV kumandası kimde olur genelde?
Bizim evde televizyon hiç kapanmaz. Elimde kumandayla dolaşırım. Çoğu zaman diğer kanalları izlerim, bizim kanallarda neler olduğunu bildiğim için. Televizyonu zevk için değil, iş için daha çok izlerim. Meslek hastalığı diyebiliriz. Tek keyif aldığım yer sinema. 90-100 dakika ışıklar kapalı, zap yapamıyorum, karışamıyorum, o zaman zevk alabiliyorum, ama akşamları televizyon bana iş oluyor.

www.milliyet.com.tr