DOĞAN HOLDİNG CEO'SU AÇIKLADI! MEDYA GRUBU SATILACAK MI?

Doğan Holding’in, Doğan Yayın Holding (DYH) çatışı altında toplanan ve 8 günlük gazete, 25 dergi, 3 TV kanalı, 3 radyo, 7 basın tesisi ile Türkiye’nin en büyük medya dağıtım (Yaysat) şirketi gibi önemli medya varlıklarını satma kararı aldığına ilişkin haberler, grup tarafından tam olarak doğrulanmadıysa da, sürecin ilerlemekte olduğu, önümüzdeki dönemde Türkiye’de medya piyasasının oldukça hareketleneceğinin işaretini vermiş oldu.

Muhtemel taliplilerin de (Alman RTL, ABD’li Time Warner, fon şirketi KKR ve ’fiyatı yüksek bularak çekildiği’ yalanlanan Rupert Murdoch’un şirketi News Corp.) belirtildiği satışa ilişkin haberleri değerlendiren Hürriyet Gazetecilik Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı’nın, Bağlayıcı olmayan bazı teklifler alındığı açıklaması, dün grup tarafından yapılan açıklamada da doğrulandı.
Dünya’nın haberine göre, Doğan Holding CEO’su Nebil İlseven’in, Yeniden yapılandırma süreci bazı varlıkların satışı seçeneğini kapsayacak şekilde gelişebilir şeklindeki açıklaması, grubun varlık satışına açık olduğunu, ancak bazı varlıkların mı, yoksa tamamının mı satılacağı gibi konularda bir yol haritasının netleşmediğini ortaya koyuyor. Bir konu kesin: Grupla ilgilenen talipliler var, bunlar grubu başvurduklarında, bağlayıcı olmayan teklifleri alınıyor ve prensip olarak çalışma yapan danışman şirkete (Goldman Sachs’a) yönlendiriliyorlar. Neyin, nelerin satılacağı konusu anlaşılan önemli ölçüde tekliflerin çekiciliği ile ilgili. Muhtemel taliplilerle masaya oturulursa, pazarlıkların, vergi cezaları ve dava süreçlerine bağlı ilerleyebileceğini de not etmek gerekir.

Doğan Grubu’nun varlık satışı ile ilgili haberler üzerine yaptığı iki açıklamadan sonuncusu, biraz daha fazla açıklık içeriyor. Önceki günkü açıklamada satışla ilgili olarak, bazı kurumların potansiyel alıcı sıfatıyla isimleri de geçirilmek suretiyle, spekülatif bilgi ve yorumlara yer verildiği belirtilmişti. Dünkü açıklamada, ilgi duyan çok sayıda kurum olduğu, News Corp’un ve diğer bazı kurumların tekliflerinin düşük bulunduğu ve sürecin dışında bırakıldıkları belirtiliyor. Açıklamaların ardından dün Doğan Yayın Holding ve Hürriyet Gazetecilik hariç Doğan Grubu hisseleri hafif kayıptaydı.

Grubun varlık satışı ile ilgili haberler, medyadan çıkacağı izlenimini doğuruyor. Nedir grubun kararı?

Doğan Yayın Holding geçen yıl, Goldman Sachs’a yetki vermişti. Bu yetkinin esası, ’medyadaki varlıkların yeniden yapılandırılması’ydı. Bunun kapsamında bazı varlıkların satışı da vardı. Radikal - Referenas birleşmesi bu sürecin bir parçası. Dolayısıyla süreç ilerliyor, bazı varlıklardan çıkılması da sözkonusu olabilir.

Bütün medya varlıklarının satışı seçeneği de masada mıdır? Ya da hangilerinin satışına sıcak bakılıyor? Örneğin kitap yayıncılığına kadar gider mi?
Varlık satışı söz konusu olursa hangi kurumları kapsayacak belli değil. O yüzden içinde şu var, bu var diyemem. Çünkü yol haritası belli değil. Varlık satışı gibi bir yol haritası çıkınca tümünü içerebilir mi, ya da hangi varlıkları içerecek, belli değil. Olabilir de olmayabilir de demek durumundayım.

Haberlere bakılırsa olay epeyce ilerlemiş gibi yansıtılıyor?
Yol haritası belli olduğunda açıklama olur. Çünkü o aşamada taraflar birbirlerini bağlayıcı bir noktaya gelmiş olur. İşin başlangıcında ne yapılacağının çerçevesinin belli olması, net bir şekilde tanımlanması gerekir. Bu haberlerden doğrusu sıkılıyoruz da, o süreç çalışmadı ki, ne olur, ne biter belli olsun. Müşterilerin adları bile sayılmış ama... Bilinen adamları topluyorlar. Financial Times’da haber çıkmış, baktım, bilinen adamlar. Onların ilgisi mutlaka vardır. Belki beklentisi olanlar vardır.

Peki Goldman Sachs, önünüze bazı varlıkların veya tüm medya varlıklarının satışı gibi bir seçenek koyarsa, grubun tavrı ne olur?
Genel yapılanma içinde böyle bir olasılık vardır, Goldman Sachs böyle bir seçenekle gelebilir. Zaten yeniden yapılandırma çalışmasının içinde bu seçenek var. Belki 2 yıl önce yapmalıydık. Öyle bir seçenek üzerinde karar alınıp, yetki verilmiş olsa bunu hemen duyurmak durumundayız. İlgisi olduğu belirtilen şirketler de halka açık. Onların da böyle bir değerlendirmesi olduğunda açıklamaları gerekir. Dolayısıyla bir görüşme, pazarlık şu anda yok. Öyle bir noktaya gelinirse açıklık kazanır. Yürüyen bir çalışma. Birileri öyle ortaya koydularsa belki bir beklentileri vardır. Süreç bir noktaya geldiğinde zaten belirsizlik de ortadan kalkar.

Peki Goldman Sachs’ın çalışması dışında, doğrudan doğruya gruba satın alma amacıyla ilgisini açıklayan, başvuran oldu mu?
Bunu net yaşadık. Ama yürüyen bir süreç var. Böyle bir durumda konuyu paralel götürmek olmaz. Bu tip durumlarda Goldman Sachs’a yönlendiriyoruz.

İçerden de iki grubun adı geçiyor; Ülker ve Doğuş. Bunlar spekülasyon mu yoksa sizin bildiğiniz bir ilgi var mı?
Doğuş ve Ülker... Bu gruplar, insanlar birbirimizi tanıyoruz. İnsanlar iftar yaptı, birlikte denize girdi vs. Böyle bir noktada resmi bir şey olsaydı, sürece girerlerdi. Süreç yürüdüğü için eğer bir ilgi söz konusuysa bundan sonra gidebilirler tabii. O takdirde öğrenebileceğiz.