DOĞAN-ERDOĞAN KAVGASINDAN MEDYANIN ÇIKARTACAĞI DERSLER NELER?. EKREM DUMANLI TÜRK MEDYASININ SİCİL KAYDINI YAZDI!..
Başbakan Erdoğan ile Doğan Grubu arasındaki atışma neyse ki yatıştı ve sular durulur gibi oldu. Madem toz duman dağıldı; herkesin gerçek bir hasar tespiti yapmasında fayda var.
Kafayı kuma gömmenin faydası yok Başbakan Erdoğan ile Doğan Grubu arasındaki atışma neyse ki yatıştı ve sular durulur gibi oldu. Madem toz duman dağıldı; herkesin gerçek bir hasar tespiti yapmasında fayda var. | |
Taraflar meselenin bir boyutuna bakar ve kendini bir açıdan başarılı görürse çok geçmeden yeni yol kazalarının olacağı aşikârdır. Özeleştiri yapmak, muhtemel hataların önünü alacaktır. Önce siyasîler: AK Parti, gazete boykot çağrısına kadar varan süreci çok iyi analiz etmek zorunda. Bilebildiğim kadarıyla Başbakan, sık sık kamuoyu araştırması yaptırıyor. Son kavganın partiye ne kazandırıp ne kaybettirdiğini görmüştür mutlaka. Medya, bazı araştırmalardan bahsetti ama ne derece güvenilir olduğu konusunda soru işaretlerini kaldıramadı; çünkü araştırmaya kavganın tarafları sahip çıkmış oldu. Pek çok konuda iktidar partisine destek veren aydınlardan önemli bir bölümü Başbakan'ın boykot çağrısına tepki gösterdi. Makul sebepler de sıraladılar. Bu tip çağrıların daha yanlış noktalara kayabileceği üzerinde durdular. Hatta 'Kaderde Doğan Grubu'nu savunmak da varmış' diye hayıflananlar da oldu. AB süreci başta olmak üzere özgürlükçü projelerde hükümete destek veren aydınların boykot konusunda yükselttikleri itirazı parti yöneticileri iyi analiz etmek zorunda. Daha ilginç durum da şudur: AK Parti Genel Başkanı'nın yaptığı boykot çağrısı, parti il ve ilçe teşkilatlarında mâkes bulmadı. 16 milyondan fazla oy vereni bulunan, her il ve ilçede teşkilatlanmış bir siyasî örgüt böyle hararetli bir çağrıya sessiz kalıyorsa parti kurmaylarının bunu etraflı bir şekilde değerlendirmesi gerekiyor. Boykot çağrısı parti mensuplarının gönlüne yatsaydı Doğan Grubu'nu zor günler bekliyor demekti... MEDYANIN ÇIKARACAĞI DERSLER Son kavgadan medyanın da iyi bir ders çıkarması gerekiyor. Boykot çağrısı yapanlar 'yalan haber ve iftira' gibi ağır ithamlar karşısında bırakıyor medyayı. Keşke bu durum karşısında hem bütün basın mensupları hem de kamuoyu en gür seda ile 'Hayır! Bu ülkede yalan haber de yoktur, iftira haber de' diyebilseydi. Herkes 'Başbakan boykot çağrısı yapmamalı, bu davet demokrasiye ve basın özgürlüğüne gölge düşürür' manasında şeyler söyledi. İtirazlarda önemli ayrıntılar vardı, yalan habere reddiye yapana rastlamadım. Doğan Grubu topyekûn savaş açtı AK Parti'ye ve Başkan'ına. Bir tanesi de 'Yahu bizde de kabahat var. Biz de bazen ipin ucunu fazlaca kaçırıyoruz, halkı kendimizden bîzar ediyoruz, ticarî ilişkilerimizle hakkımızda şüphe uyandıracak bir manzara sunuyoruz' gibi idare-i kelamda bulunmadı; ama sokakta konuşuldu bunlar. Ne var ki 'yandaş medya'dan pek çok yazar Başbakan'ı sert bir dille eleştirdi. Doğan Grubu'na kerhen destek verenler bu grubun genel duruşundan hâlâ rahatsız; bunu görmeyen doğru analiz yapamaz... |