Dizi sektörüne öneri: Siz de medyayı anlatın!

Ayşe Barım olayı, bizim sektörde yıllardır yaşananların yanında o kadar masum kalır ki, Ayşe Hanım’dan özür dileme gereği duyarız. Üstelik bu öyküler her gazetede, her kanalda o kadar çok yaşandı ve hala yaşanıyor.

Gerek geleneksel, gerekse internet medyamız menajer Ayşe Barım olayını sevdi. Çünkü ülkedeki garip siyasi gelişmelerden bıkan insanlarımız, bu magazin haberine büyük ilgi gösterdi.
O yüzden içinde “Ayşe Barım” ismi geçen her yazı tıklanma rekorları kırıyor.
Neden mi?
İçinde her şey var da ondan!
Para, aşk, cinsellik, hırs, kumpas, kötülük ve en önemlisi de birbirinden ünlü birçok isim…

DÜNYADA DA BÖYLE!
Bugün yaşadığımız olaylar aslında sadece bize özgü değil. Dizilere ve filmlere oyuncu bulan cast ajaslarındaki hikayeler dünya genelinde o kadar çok ilgi görüyor ki Fransa’da dizisi bile yapıldı.
Dix Pour Cent (Call My Agent) isimli bu çok sevilen dizinin Türkiye versiyonu da Ay Yapım tarafından çekildi ve Star TV’de yayınlandı.
Barış Falay, Canan Ergüder, Fatih Artman, Özge Borak, Ahsen Eroğlu gibi ünlülerin, kendi isimlerini taşıyan karakterlere can verdikleri Menajerimi Ara isimli dizi 45 bölüm sürdü ve 2021’in Temmuz ayında yayınlanan bölümüyle sona erdi.
Dizinin Türkiye uyarlamasının tutmamasının nedeni, orjinalindeki cinselliğin, yer almamasıydı.
Tamam para, şöhret, aşk, rekabet, hırs vardı ama… Cinsellik yoktu.
Oysa magazin dünyasında büyük yankı uyandıran ve menajer Ayşe Barım hakkında ortaya atılan iddialar, belki de “Serenay Sarıkaya’nın eşcinsel biriyle aşkı, 5 milyon lira karşılığında uydurulan bir şeydi” iddiası sayesinde bu kadar geniş yankı buldu.
Bu iddianın ardından aralarında Serenay Sarıkaya ve Hazal Kaya’nın da temsilciliğini yapan ID İletişim’in ortağı Ayşe Barım’ın ismi ön plana çıktı.

Barım’ın piyasadaki hakimiyetini kötüye kullandığı…
Tüm bu kurgu haberleri onun yaptırdığı…
Kendisiyle çalışmayan isimlerin projelerde rol almasına engel olduğu…
Kendi oyuncularının önünü açtığı öne sürüldü.
İddialar kamuoyunda geniş yankı bulunca Rekabet Kurumu da ilgisiz kalmadı ve bazı menajer ve cast ajansı sahipleriyle ilgili ‘tekelleşme’ iddiası üzerine 21 şirket hakkında soruşturma başlattı.

YA MEDYA SEKTÖRÜ?
Peki; ben size, “Dizi sektörü böyle de medya farklı mı? Koca koca gazetelerde, televizyonlarda yaşanan ve içinde bolca para, aşk, cinsellik, taciz, hırs, kumpas, kötülük öyküleri bulunan, ayrıca birbirinden ünlü medya patronlarının, genel yayın müdürlerinin, yazı işleri müdürlerinin, sunucuların, spikerlerin adlarının karıştığı asıl skandallar acaba ne zaman patlayacak?” diye sorsam, şaşırır mısınız?
Şaşırmayın…
Çünkü Ayşe Barım olayı, bizim sektörde yıllardır yaşananların yanında o kadar masum kalır ki, Ayşe Hanım’dan özür dileme gereği duyarız.
Üstelik bu öyküler her gazetede, her kanalda o kadar çok yaşandı ve hala yaşanıyor. Dizi yapılmaya kalkılsa, Arka Sokaklar’ın “en uzun süre yayınlanma” rekoru kırılır!
Peki; dizi sektöründeki skandallara raiting ve yüksek okunma oranları nedeniyle balıklama atlayan medya patronları ve yöneticileri, kendilerine ya da sektördeki isimlere ait hayatları da aynı iştahla yayınlar mı?
Asla…
Bugüne kadar yaptıkları gibi, bu konu gündeme geldiğinde kör, sağır ve dilsizi oynarlar!

HADİ ÇEKİN ŞU DİZİYİ!
Yine de Ayşe Barım olayında yıpranan yapımcılara ve cast ajanslarına bir öneride bulunmak istiyorum:
Sizin sektörde yaşananları bu kadar sündüren medyadan intikam almak istiyorsanız, siz de bizim sektörün ünlü isimlerinin karıştığı para, aşk, cinsellik, taciz, hırs, kumpas, kötülük öykülerini anlatan bir dizi yapın…
Yayınlayacak kanal bulamasanız bile internette yayınlayın, paraya para demezsiniz!
Çünkü bizdeki rezalet, sizdeki rezaleti ezer de geçer!