DİYARBAKIR'DA ÖZGÜR GAZETECİLER CEMİYETİ KURULDU
Cemiyetin kurucu başkanı Hayrettin Çelik, amaçlarının Kürt basınının birlikteliğini kurumsallaştırmak olduğuna vurgu yaptı.
Diyarbakır merkezli Özgür Gazeteciler Cemiyeti (ÖGC) kuruldu. Kurucu başkanlığını gazeteci Hayrettin Çelik’in yaptığı cemiyetin kurucu üyeleri arasında bir süre tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen Gün Radyo’nun programcısı Rohat Emekçi ve Azadiya Welat gazetesi yazarı ve editörü Ramazan Ölçen’le de bulunuyor.
Kürt Gazeteciler Günü’nde ilânı yapıldı
Resmen geçtiğimiz Mart ayında kurulan cemiyetin kuruluş ilânı 22 Nisan’da yapıldı. 22 Nisan’ın hem ilk Kürt gazetesi olan Kürdistan’ın yayına başladığı ve bu nedenle Kürt Gazeteciler Günü olarak kutlanan, hem de KCK adı altında yürütülen operasyonlarda tutuklanan gazetecilerin duruşmasının görüldüğü tarih olmasına dikkat çeken Çelik, “Bu nedenle kuruluş ilânını bu tarihte yapmayı anlamlı gördük,” dedi.
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde tarihi bir evde faaliyet gösteren ÖGC, Diyarbakır’da örgütlendikten sonra diğer illerde de şubeler açarak, örgütlenecek.
“ÖGC, Özgür Basın’ın kurumsal ifadesi olacak”
ÖGC’nin mevcut gazeteci meslek örgütlerine alternatif olma iddiasıyla ortaya çıkmadığını, böyle bir algının oluşmamasına dikkat ettiklerini dile getiren Çelik, amaçlarının Kürt basınının birlikteliğini kurumsallaştırmak olduğuna vurgu yaptı.
ÖGC ile İran, Irak ve Suriye’deki Kürt gazetecilerle de bir birliktelik zemini yakalamak istediklerini söyleyen Çelik, cemiyetin Kürt orijinli olduğunu fakat her zaman olduğu gibi sosyalist, demokrat basınla da bir ortak zeminin olmasını istediklerini sözlerine ekledi.
“Arkadaşlarımız gazeteci kimliğiyle sahiplenilmedi”
Kürt gazetecilerin 1898’den bu yana ötekileştirildiğini söyleyen Çelik, Kürdistan gazetesinin Kürdistan’da değil, Kahire’de çıktığını ve ardından Şam’da yayına devam ettiğini hatırlatarak, Kürt gazetecilerin sürekli baskı gördüğünü dile getirdi. Çelik sözlerini şöyle sürdürdü: “90’lı yıllarda Kürt gazeteciler öldürüldü, gazete binaları bombalandı, 2000’li yıllarda ise bir ‘rehin alma’ gelişti.”
Mevcut gazeteci meslek örgütlerinin Kürt ve sosyalist gazetecilerin sahiplenilmesi noktasında çabalarının olduğunu ancak bunun ciddi bir sahiplenmeye dönüşmediğini, onca tutuklamaya karşın daha ciddi bir tavır beklediklerini söyleyen Çelik, sözlerinin devamında, Amerika merkezli Gazetecileri Koruma Komitesi’nin (CPJ) 2012 raporundan sonra Türk hükümetinin tutuklu gazetecilerin olduğunu kabul etmek zorunda kaldığına işaret ederek, “Arkadaşlarımız gazeteci kimlikleriyle yeterince sahiplenilmedi. Doğrusu biz bu hususta, birkaç arkadaşımıza ödül vermenin ötesine geçerek, daha ciddi bir tavır göstermesini bekledik Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nden,” dedi.
“ÖGC fikri heyecanlandırdı”
“ÖGC fikri ilk ortaya çıktığında heyecan ve hüznü bir arada yaşadım,” diyen Çelik, ilk olarak Apê Musa’ların, Hafız Akdemir’lerin mirasına yaraşır bir ‘Kürt Basın Arşivi’ oluşturmayı ve ÖGC’yi bu konuda bir enformasyon merkezi haline getirmeyi hedeflediklerini ifade etti.
ÖGC’yle ilgili görüştükleri gazetecilerden çok olumlu tepkiler aldıklarını anlatan Çelik, “Türkiye’de 20 yılı aşkındır çok zor şartlarda faaliyet yürüten Özgür Basın’ın kurumsallaştırılması için çok geç kaldıkları” şeklinde eleştiriler de aldıklarını söyledi.
“Yerel basın ve kadın gazeteciliğini önemsiyoruz”
Yerel basının ticarileştiğine ve yasal koşulların ulusal basına nazaran daha ağır olduğuna dikkat çeken ÖGC Başkanı Çelik, “Bu yüzden yerel basında bir nitelik sorunu var. Oysa ulusal basın kadar yerel basının da haber verme, yerel sorunlara göz kulak olma sorumluluğu var. Bu, ulusal basını da güçlendirir,” dedi. Çelik, yerel basını teşvik edip, güçlendirmek için eğitsel çalışmalar yapacaklarını sözlerine ekledi.
Hayatın her alanında olduğu gibi basın alanında da kadınların ötelendiğini ifade eden Çelik, bu yüzden kadınlara pozitif bir yaklaşım içinde olacaklarını; bu yönüyle ilk kadın ajansı olma özelliği taşıyan JİN Haber Ajansı’nı çok önemsediklerini söyledi.
“Uluslararası meslek örgütleriyle temas kuracağız”
Ulusal gazeteci meslek örgütlerinin yanında uluslararası gazeteci meslek örgütleriyle de temas kurmak istediklerini; ilk görüşmelerini Sınır Tanımayan Gazeteciler’in (RSF) Avrupa ve Türkiye temsilcileriyle gerçekleştirdiklerini anlatan Başkan Çelik, onlardan da olumlu tepkiler aldıklarını ve bazı çalışmalarda paslaşacaklarını ifade etti.
Basın ve ifade özgürlüğü ihlallerine ilişkin 3 ya da 6 aylık raporlar hazırlayacaklarını dile getiren Çelik, bu raporları ulusal ve uluslararası kamuoyu, basın ve sivil toplum örgütleriyle paylaşacaklarını vurguladı.
Farklı dillerde yayın yapan yayınlar desteklenecek
Agos ve Sabro gibi Türkçe dışında yayın yapan yayınları destekleyen ve teşvik eden bir yaklaşım içinde olacaklarını söyleyen Çelik, basın ve ifade özgürlüğünden de önce herkesin kendi ana dilinde yaşama; haber verme ve alma özgürlüğü olduğuna dikkat çekti.
İlk etapta 3 ayda bir, bir bülten yayınlamayı planladıklarını söyleyen Çelik, yakın zamanda yayına girecek internet siteleri üzerinde üyelik başvurularının yapılabileceğini sözlerine ekledi. BİANET