03 Şub 2017 08:20
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 22:27
Diyanet'ten evlilik programları hutbesi
Diyanet İşleri Başkanlığı bugün tüm camilerde okunacak cuma hutbesinde nikah konusunu ele aldı.
“Nikahtaki misak üzere kurulan aile yuvasının temeli sadakate
dayanır. Ahitler verilerek, yeminler edilerek kurulan nice aileler
sadakatsizlik, sevgisizlik, merhametsizlik girdabında
savrulabilmektedir” denilen hutbede, evlendirme programlarının
aileye yönelik değerleri istismar ettiği ve bu değerleri ayaklar
altına alarak itibarsızlaştırdığı belirtildi.
Hürriyet'ten Meltem Özgenç'in haberine göre; bugünkü hutbe şöyle:
NİKAH SADAKATTİR
“Nikah, sadece iki bedeni bir araya getiren şekilsel bir ritüel değildir. Nikah, eşlerin Yüce Allah’ın adını şahit tutarak bir ömrü paylaşmak üzere birbirlerine verdikleri sözdür. Nikah, hem bir ahid, hem bir akit, hem bir misaktır. Ahit ve muahede, yani sözleşme olması itibariyle nikah bize ahlâki bir sorumluluk yükler.
Nikahtaki misak üzere kurulan aile yuvasının temeli sadakate dayanır. Aile olmak, iyi günde, kötü günde, varlıkta ve yoklukta eşlerin birbirlerine sadık kalmalarını gerektirir. Birbirlerinin hak ve hukukuna sahip çıkmalarını icap ettirir. Ailenin temelinde emanet bilincine sahip olmak vardır. Zira eşler, birbirine Allah’ın emanetidirler.
Onlar, nikahta birbirlerine söz verirlerken aslında emanetini koruyacaklarına dair Allah’a söz verirler. Kendisi gibi mükerrem bir varlık olan eşinin gönlünü incitmeyeceğini, haysiyetini zedelemeyeceğini, Allah’ın emanetine asla ihanet etmeyeceğini dile getirirler.
EVLİLİK PROGRAMLARI
Aile kurumunun günümüzde nice tehlikelere maruz kaldığı bir gerçektir. Özellikle bazı yayınlarda aile mahremiyetinin çiğnenmesi ve nikahsız birlikteliklerin adeta özendirilmesi, aile anlayışı ve yaşantımızda büyük tahriplere yol açmaktadır.
Evlendirme adı altında yapılan kimi programlarda ise aileye yönelik değerlerin istismar edilmesi ve ayaklar altına alınmasıyla aile müessesesi itibarsızlaştırılmaktadır. Diğer yandan ihanet, aldatma, şiddet gibi sebeplerden dolayı işlenen cinayetlerin, kararan hayatların, dağılan yuvaların, tükenen umutların sayısı azımsanamayacak kadar çoktur. En üzücü olanı ise bu olumsuzlukların neden olduğu mağduriyetten en fazla masum çocukların ve kadınların etkilenmesidir.
Örneğin 2015 yılında ülkemizde 602 bin 982 çift evlenirken, 131 bin 830 çift boşanmıştır. Bu boşanmalar neticesinde 109 bin 978 çocuk, anne şefkatinden, baba merhametinden mahrum bırakılmıştır. Ailede sadakat ve meveddeti temel şiar kabul eden bir dinin müminleri için bu sayılar ürkütücü boyutlardadır.
Öyleyse geliniz. Rabbimizin büyük bir nimeti olan huzur ve muhabbet ocağımız ailelerimize sahip çıkalım.”
Hürriyet'ten Meltem Özgenç'in haberine göre; bugünkü hutbe şöyle:
NİKAH SADAKATTİR
“Nikah, sadece iki bedeni bir araya getiren şekilsel bir ritüel değildir. Nikah, eşlerin Yüce Allah’ın adını şahit tutarak bir ömrü paylaşmak üzere birbirlerine verdikleri sözdür. Nikah, hem bir ahid, hem bir akit, hem bir misaktır. Ahit ve muahede, yani sözleşme olması itibariyle nikah bize ahlâki bir sorumluluk yükler.
Nikahtaki misak üzere kurulan aile yuvasının temeli sadakate dayanır. Aile olmak, iyi günde, kötü günde, varlıkta ve yoklukta eşlerin birbirlerine sadık kalmalarını gerektirir. Birbirlerinin hak ve hukukuna sahip çıkmalarını icap ettirir. Ailenin temelinde emanet bilincine sahip olmak vardır. Zira eşler, birbirine Allah’ın emanetidirler.
Onlar, nikahta birbirlerine söz verirlerken aslında emanetini koruyacaklarına dair Allah’a söz verirler. Kendisi gibi mükerrem bir varlık olan eşinin gönlünü incitmeyeceğini, haysiyetini zedelemeyeceğini, Allah’ın emanetine asla ihanet etmeyeceğini dile getirirler.
EVLİLİK PROGRAMLARI
Aile kurumunun günümüzde nice tehlikelere maruz kaldığı bir gerçektir. Özellikle bazı yayınlarda aile mahremiyetinin çiğnenmesi ve nikahsız birlikteliklerin adeta özendirilmesi, aile anlayışı ve yaşantımızda büyük tahriplere yol açmaktadır.
Evlendirme adı altında yapılan kimi programlarda ise aileye yönelik değerlerin istismar edilmesi ve ayaklar altına alınmasıyla aile müessesesi itibarsızlaştırılmaktadır. Diğer yandan ihanet, aldatma, şiddet gibi sebeplerden dolayı işlenen cinayetlerin, kararan hayatların, dağılan yuvaların, tükenen umutların sayısı azımsanamayacak kadar çoktur. En üzücü olanı ise bu olumsuzlukların neden olduğu mağduriyetten en fazla masum çocukların ve kadınların etkilenmesidir.
Örneğin 2015 yılında ülkemizde 602 bin 982 çift evlenirken, 131 bin 830 çift boşanmıştır. Bu boşanmalar neticesinde 109 bin 978 çocuk, anne şefkatinden, baba merhametinden mahrum bırakılmıştır. Ailede sadakat ve meveddeti temel şiar kabul eden bir dinin müminleri için bu sayılar ürkütücü boyutlardadır.
Öyleyse geliniz. Rabbimizin büyük bir nimeti olan huzur ve muhabbet ocağımız ailelerimize sahip çıkalım.”