26 Eki 2014 09:52
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 16:51
Devlet Tiyatroları'nda istifa depremi
Mustafa Kurt’un Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü’nden istifa etmesi sonrasında söz konusu göreve Nejat Birecik’in atanmasıyla kurum içinde başlayan huzursuzluk DT’den gelen istifalarla birlikte giderek artıyor.
Geçtiğimiz hafta içinde, DT Genel Müdürü Mustafa Kurt, Kültür ve
Turizm Bakanlığı’nın bir oyunda geçen sözleri sansürlemek
istemesinin ardından görevinden istifa ettiğini açıklamıştı.
Kurt’un hemen ardından ise Ankara DT Müdürü Şekip Taşpınar ve Müdür
Yardımcısı Serdar Kayaokay ile Başrejisör Ali Hürol da istifa
ettiklerini açıklamışlardı.
Mustafa Kurt’un istifasından sonra DT Genel Müdür vekili olarak dizi oyuncusu Nejat Birecik atandı. Ne var ki devlete bağlı sanat kurumlarının özelleştirilmesini öngören TÜSAK'a yakınlığı ile bilinen Birecik’in atanması DT’de yeni huzursuzluklara neden oldu.
Birecik’in Genel Müdür vekilliğine atandığının açıklanmasından sonra kurumdan peş peşe istifa haberleri gelmeye başladı. Eski Genel Müdür vekili Mustafa Kurt’un istifasından sonra ayrılan isimlere, Sanattan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Osman Nuri Ercan, Adana DT Müdürü Gökhan Doğan ve Van DT Müdürü Demet Boci de eklendi.
Meslek örgütlerinden ortak açıklama: “Kınıyoruz”
Öte yandan DT çalışanları içinde örgütlü olan meslek örgütleri; Devlet Tiyatrosu Opera ve Balesi Çalışanları Yardımlaşma Vakfı (TOBAV), Tiyatro Oyuncuları Meslek Birliği (TOMEB), Devlet Tiyatrosu Sanatçıları (DETİS), Kültür Sanat-Sen ve Işık-Der ortak bir yazılı açıklama yaparak hem siyasal iktdarın sanat yaşamı üzerine baskı kurmaya çalışmasına hem de Nejat Birecik’in Genel Müdür vekilliğine atanmasına tepki gösterdi.
Açıklamada, “Başta Devlet Tiyatroları olmak üzere yurdumuzdaki bütün ödenekli sanat kurumlarını yasalarıyla birlikte ortadan kaldırmayı ve ülke sanat yaşamını siyasal iktidarların baskı ve denetimine almayı hedefleyen Türkiye Sanat Kurulu (TÜSAK) TÜSAK yasa tasarısı taslağına, her platformda destek vermiş olan A. Necat Birecik, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü makamına vekaleten atanmıştır. Biz; Devlet Tiyatroları içinde örgütlü tüm Sivil Toplum Kuruluşları, söz konusu yasa taslağını hazırlayan zihniyetin, çok manidar olan bu tercihinin, kurum içindeki çalışma barışını bozarak, tüm yurt sathında halkımıza götürdüğümüz sanat hizmetimizi, nitelik yitimine ve kesintiye uğratacağından kaygı duyuyoruz. 65 yıllık mesleki ve kurumsal tecrübemizle gördüğümüz bu tehlikeyi yaratanları kınıyoruz.” denildi.
Yücel Erten: “DT’de oyun yönetmeyeceğim”
Yönetmen Yücel Erten’de kişisel sosyal medya hesaplarından yayınladığı bir açıklama ile, Biricik’in atanmasına tepki gösterek, bu dönemde DT’nda oyun sahnelemeyeceğini açıkladı. Erten yaptığı açıklamasında Nejat Birecik’in iktidar yandaşı olarak, TÜSAK’ın tetikçisi olduğunu gizlemediğini söyleyerek yazdığı oyunların DT’de oynanmasına izin vermeyeceğini ve kendisinin de oyun yönetmeyeceğini söyledi. Yücel Erten yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
"...hayatımın büyük bir bölümünü adadığım o kurum üzerindeki aymazlık artık bu raddeye vardığına göre, ben de kendimce gereğini düşündüm. Bir kere daha 'Hele bir dur bakalım, icraatını görelim, önyargılı olmayalım' demeyeceğim.
KARAR:
1. Çevirdiğim oyunlar üzerinde gardiyanlık yapma hakkım olmadığını bilirim. Böyle bir davranış, yazarlarına karşı hukukî ve ahlakî dayanaktan yoksun kalır. Ancak yazmış olduğum oyunlarla, uyarlamalarımın bu dönemde Devlet Tiyatrolarında oynanmasına izin vermeyeceğim.
2. Şu dönemde Devlet Tiyatrolarında oyun sahnelemeyeceğim.
Bu tarihsel kesitte, üstüme düşen görevin bu olduğunu düşünüyorum. Duyurmuş olayım ki, belki başkalarının da uykusu kaçar… "
Mustafa Kurt’un istifasından sonra DT Genel Müdür vekili olarak dizi oyuncusu Nejat Birecik atandı. Ne var ki devlete bağlı sanat kurumlarının özelleştirilmesini öngören TÜSAK'a yakınlığı ile bilinen Birecik’in atanması DT’de yeni huzursuzluklara neden oldu.
Birecik’in Genel Müdür vekilliğine atandığının açıklanmasından sonra kurumdan peş peşe istifa haberleri gelmeye başladı. Eski Genel Müdür vekili Mustafa Kurt’un istifasından sonra ayrılan isimlere, Sanattan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Osman Nuri Ercan, Adana DT Müdürü Gökhan Doğan ve Van DT Müdürü Demet Boci de eklendi.
Meslek örgütlerinden ortak açıklama: “Kınıyoruz”
Öte yandan DT çalışanları içinde örgütlü olan meslek örgütleri; Devlet Tiyatrosu Opera ve Balesi Çalışanları Yardımlaşma Vakfı (TOBAV), Tiyatro Oyuncuları Meslek Birliği (TOMEB), Devlet Tiyatrosu Sanatçıları (DETİS), Kültür Sanat-Sen ve Işık-Der ortak bir yazılı açıklama yaparak hem siyasal iktdarın sanat yaşamı üzerine baskı kurmaya çalışmasına hem de Nejat Birecik’in Genel Müdür vekilliğine atanmasına tepki gösterdi.
Açıklamada, “Başta Devlet Tiyatroları olmak üzere yurdumuzdaki bütün ödenekli sanat kurumlarını yasalarıyla birlikte ortadan kaldırmayı ve ülke sanat yaşamını siyasal iktidarların baskı ve denetimine almayı hedefleyen Türkiye Sanat Kurulu (TÜSAK) TÜSAK yasa tasarısı taslağına, her platformda destek vermiş olan A. Necat Birecik, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü makamına vekaleten atanmıştır. Biz; Devlet Tiyatroları içinde örgütlü tüm Sivil Toplum Kuruluşları, söz konusu yasa taslağını hazırlayan zihniyetin, çok manidar olan bu tercihinin, kurum içindeki çalışma barışını bozarak, tüm yurt sathında halkımıza götürdüğümüz sanat hizmetimizi, nitelik yitimine ve kesintiye uğratacağından kaygı duyuyoruz. 65 yıllık mesleki ve kurumsal tecrübemizle gördüğümüz bu tehlikeyi yaratanları kınıyoruz.” denildi.
Yücel Erten: “DT’de oyun yönetmeyeceğim”
Yönetmen Yücel Erten’de kişisel sosyal medya hesaplarından yayınladığı bir açıklama ile, Biricik’in atanmasına tepki gösterek, bu dönemde DT’nda oyun sahnelemeyeceğini açıkladı. Erten yaptığı açıklamasında Nejat Birecik’in iktidar yandaşı olarak, TÜSAK’ın tetikçisi olduğunu gizlemediğini söyleyerek yazdığı oyunların DT’de oynanmasına izin vermeyeceğini ve kendisinin de oyun yönetmeyeceğini söyledi. Yücel Erten yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
"...hayatımın büyük bir bölümünü adadığım o kurum üzerindeki aymazlık artık bu raddeye vardığına göre, ben de kendimce gereğini düşündüm. Bir kere daha 'Hele bir dur bakalım, icraatını görelim, önyargılı olmayalım' demeyeceğim.
KARAR:
1. Çevirdiğim oyunlar üzerinde gardiyanlık yapma hakkım olmadığını bilirim. Böyle bir davranış, yazarlarına karşı hukukî ve ahlakî dayanaktan yoksun kalır. Ancak yazmış olduğum oyunlarla, uyarlamalarımın bu dönemde Devlet Tiyatrolarında oynanmasına izin vermeyeceğim.
2. Şu dönemde Devlet Tiyatrolarında oyun sahnelemeyeceğim.
Bu tarihsel kesitte, üstüme düşen görevin bu olduğunu düşünüyorum. Duyurmuş olayım ki, belki başkalarının da uykusu kaçar… "