24 Nis 2012 10:26
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 13:34
DERBİDE TT ARENA'YA GİDEN FENERLİ GENEL YAYIN YÖNETMENİNİN BAŞINA NELER GELDİ?
"Kendi stadında, mahallende başkalarına yaşattığını ancak sen de karşı mahalleye gidince anlıyorsun!"
Bir Fenerlinin Arena macerası
Günler öncesinden arkadaşlarla “Hangi derbiye gidelim?” tartışması yapıp duruyorduk.
Bir yanda bütün dünyanın heyecanla beklediği El Clasico, diğer yanda ‘Süper Derbi.’
Ne yalan söyleyeyim gönlüm Barselona-Real Madrid maçından yanaydı.
Ama aklım Arena Stadı’nda.
El Clasico’ya uçakta yer sorunundan dolayı gidemedik.
Galatasaray Stadı’nda maç izlemeye ise hiçbir Fenerli arkadaşım gelmek istemedi.
Argüman basit: “Manyak mısın, o statta maç mı izlenir?”
“Neden izlenmesin?”
“Git de gör gününü!”
‘İki cami arasında binamaz’ kalmaktan son anda kurtuldum.
Cumartesi Barselona’ya gitmekten vazgeçip, pazar günü Seyrantepe’de Galatasaray Fenerbahçe maçı için yola koyuldum.
Gittim ve gördüm günümü.
***
Azınlık olmanın binbir türlü hali var.
Bulgaristan’da Türk, Türkiye’de Ermeni...
İsrail’de Arap, İran’da Yahudi...
Homofobik bir toplumda eşcinsel, ataerkil bir yapıda kadın...
Saymakla bitmez.
Meğer bir de Galatasaray Stadı’nda Fenerli olmak varmış!
Tıpkı Fenerbahçe Stadı’nda Galatasaraylı olmak gibi.
***
Şaka bir yana dört takımın arasındaki anlaşma gereği tek bir Sarı-Lacivertli yoktu 50 bin kişilik statta.
Özel davetli olmasam gider miydim?
Hiç zannetmiyorum.
Bir daha özel davetle bile olsa gider miyim?
Hiç şüpheniz olmasın!
***
Kalabalıklar arasında tek başına olmak..
Takımının attığı gollere sevinememek..
Rakip takımın golüne eşlik etmek zorunda bırakılmak..
Kaçan her golde öfkeli Galatasaraylılarla göz göze gelmek..
Hasan Abi’nin (Cemal) tacizlerine göğüs germek..
Elbette kolay değil.
Hele Fener’in attığı ikinci golden sonra şaka yollu başlayan “Şu pis Fenerliyi deşifre edelim” tezahüratı!
Olacak gibi değil.
***
Ama inanın sırf azınlık olma duygusunu yaşamak için bile gidilir Arena Stadı’na.
Doğrudur kafanız yarılabilir, moraliniz bozulabilir, içinize korku salınabilir.
Riskli ve tehlikelidir azınlık olmak.
Hele de birlikte yaşama ve rekabet etme kültürü gelişmemiş toplumlarda.
Madrid’de Barselona formasıyla Real Madridli seyirciler arasında defalarca El Clasico izledim.
Türkiye’de hâlâ bu mümkün değil.
Pazar günü Arena’da süper derbiyi Fener formasıyla izleyebilir miydim?
Maalesef!
Ne Galatasaray formasıyla Fenerbahçe Stadı’nda ne de Fener Stadı’nda Galatasaray formasıyla karışık seyirci maç izlemek mümkün.
Bunu biliyorum ama ben yine de gittim.
Çünkü kendi stadında, mahallende, ülkende başkalarına yaşattığını ancak sen de karşı mahalleye gidince, o koca statta kendini yapayalnız hissedince anlayabiliyorsun.
Tavsiye ederim.
Tüm risklerine rağmen Arena’da azınlık olmak iyi bir şey, hele de atılan gollerden sonra sevincinizi içinize bastırmak zorunda kalmışsanız. Azınlık olmanın ne menem bir şey olduğunu anlamışsanız.
Eyüp CAN / RADİKAL
Günler öncesinden arkadaşlarla “Hangi derbiye gidelim?” tartışması yapıp duruyorduk.
Bir yanda bütün dünyanın heyecanla beklediği El Clasico, diğer yanda ‘Süper Derbi.’
Ne yalan söyleyeyim gönlüm Barselona-Real Madrid maçından yanaydı.
Ama aklım Arena Stadı’nda.
El Clasico’ya uçakta yer sorunundan dolayı gidemedik.
Galatasaray Stadı’nda maç izlemeye ise hiçbir Fenerli arkadaşım gelmek istemedi.
Argüman basit: “Manyak mısın, o statta maç mı izlenir?”
“Neden izlenmesin?”
“Git de gör gününü!”
‘İki cami arasında binamaz’ kalmaktan son anda kurtuldum.
Cumartesi Barselona’ya gitmekten vazgeçip, pazar günü Seyrantepe’de Galatasaray Fenerbahçe maçı için yola koyuldum.
Gittim ve gördüm günümü.
***
Azınlık olmanın binbir türlü hali var.
Bulgaristan’da Türk, Türkiye’de Ermeni...
İsrail’de Arap, İran’da Yahudi...
Homofobik bir toplumda eşcinsel, ataerkil bir yapıda kadın...
Saymakla bitmez.
Meğer bir de Galatasaray Stadı’nda Fenerli olmak varmış!
Tıpkı Fenerbahçe Stadı’nda Galatasaraylı olmak gibi.
***
Şaka bir yana dört takımın arasındaki anlaşma gereği tek bir Sarı-Lacivertli yoktu 50 bin kişilik statta.
Özel davetli olmasam gider miydim?
Hiç zannetmiyorum.
Bir daha özel davetle bile olsa gider miyim?
Hiç şüpheniz olmasın!
***
Kalabalıklar arasında tek başına olmak..
Takımının attığı gollere sevinememek..
Rakip takımın golüne eşlik etmek zorunda bırakılmak..
Kaçan her golde öfkeli Galatasaraylılarla göz göze gelmek..
Hasan Abi’nin (Cemal) tacizlerine göğüs germek..
Elbette kolay değil.
Hele Fener’in attığı ikinci golden sonra şaka yollu başlayan “Şu pis Fenerliyi deşifre edelim” tezahüratı!
Olacak gibi değil.
***
Ama inanın sırf azınlık olma duygusunu yaşamak için bile gidilir Arena Stadı’na.
Doğrudur kafanız yarılabilir, moraliniz bozulabilir, içinize korku salınabilir.
Riskli ve tehlikelidir azınlık olmak.
Hele de birlikte yaşama ve rekabet etme kültürü gelişmemiş toplumlarda.
Madrid’de Barselona formasıyla Real Madridli seyirciler arasında defalarca El Clasico izledim.
Türkiye’de hâlâ bu mümkün değil.
Pazar günü Arena’da süper derbiyi Fener formasıyla izleyebilir miydim?
Maalesef!
Ne Galatasaray formasıyla Fenerbahçe Stadı’nda ne de Fener Stadı’nda Galatasaray formasıyla karışık seyirci maç izlemek mümkün.
Bunu biliyorum ama ben yine de gittim.
Çünkü kendi stadında, mahallende, ülkende başkalarına yaşattığını ancak sen de karşı mahalleye gidince, o koca statta kendini yapayalnız hissedince anlayabiliyorsun.
Tavsiye ederim.
Tüm risklerine rağmen Arena’da azınlık olmak iyi bir şey, hele de atılan gollerden sonra sevincinizi içinize bastırmak zorunda kalmışsanız. Azınlık olmanın ne menem bir şey olduğunu anlamışsanız.
Eyüp CAN / RADİKAL
