DENİZ BAYKAL KADIN GAZETECİYE TACİZ İDDİALARINI YALANLADI!
Odatv davasında tanık olarak dinlenmesine karar verilen CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal, yazılı ifade verdi..
Deniz Baykal, Odatv davasının tutuksuz sanığı İklim Kaleli’nin telefon görüşmelerinde aktardığı taciz iddialarına yönelik olarak, “İklim Ayfer Kaleli, Soner Yalçın ve Barış Pehlivan’ın telefonlarının dinlendiğini bildiği için bu iftiraları atmıştır” dedi. Baykal, İklim Ayfer Kaleli’nin basında kendi aleyhinde verdiği beyanatların tarihine de dikkat çekerek, “O tarihler milletvekili aday listesinin oluşturulduğu döneme denk gelmektedir.” Baykal cevaplarını şu sözlerle noktaladı; “Birileri ısrarla Türk siyasi hayatından çekilmem için iğrenç komplolar tertiplemektedir. Taciz iddiası ve iftirası onlardan biridir.”
İşte Baykal’ın o yanıtları:
- Gazeteci Hüseyin Soner Yalçın ile Meclis’te bir kaç defa
görüşmemiz oldu. Bu görüşmeler esnasında Halk TV’yi satın almak
veya kiralamak istedikleri dile getirilmiştir. Halk TV şirket
hissedarlarının bir kısmıyla dostluk ilişkilerim olması nedeniyle
bu konuda yardımcı olmam istenmiştir.
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu olayla ilgisi ve bir aracılığı
olmamıştır.
’Halk TV’nin şahsıma ait olmaması nedeni ile devretmeyi kabul
ettiniz mi?’ sorusu ve bu konuya ilişkin devamındaki sorular
anlamsızdır.
- Sayın Kemal Kılıçdaroğlu Genel Başkan olduktan sonra CHP
içerisinde liderlik çekişmesine girilmemiştir.Bu nedenle iki
numaralı soruya ilişkin bir yorum yapmam mümkün değildir.
- Üçüncü soruya ilişkin de ne soruda geçen konuşmalar ne de darbe
ile neyin kastedildiğine ilişkin bir bilgim olmadığından bu konuya
ilişkin bir yorumumun bulunması da söz konusu olamaz.
- İklim Ayfer Kaleli Oda TV’de çalıştığını söyleyerek ısrarla, dört
defa sekreteryamı arayarak randevu talep etmiştir. Bu ısrarlı
talepleri sonucu 25.01.2011 tarihinde kendisi ile 20-25 dakikalık
görüşmem olmuştur.
Görüşmede, CHP Genel Başkanlığından ayrıldığım için çok üzüntü
duyduğunu, evimin önünde çadır kuran CHP’li gençleri ziyarete
gittiğini, lider olarak çok sevdiğini ve sonrasında daha yakın
görüşmek istediğini belirtmiştir. Görüşme bitmiş ve kendisi
ayrılmıştır. Halk TV’nin devrine ilişkin bir konu gündeme
gelmemiştir.
- Ahmet Mümtaz İdil ile Sanık İklim Ayfer Kaleli’nin yaptığı
telefon görüşmesindeki, ‘.... iyi geçti ama, habercilik bir şey
yok. Ziyaret ettim.’, ‘Seçime kadar bir şey söylemeyecek,
konuşmayacak, CHP’ye zarar verecek hiçbir şey yapmayacak. Görüşü
bu, bunu bile yazmamı istemiyor.’, ‘yarım saat muhabbet ettik,
sohbet ettik, yani haberlik hiçbir şey yok’ kısmına ilişkin
ifadeler doğrudur. Ancak ‘yarın tekrar görüşeceğiz. başka bir yerde
olacak o yarın. Beni de götürüyor yanında’ kısmı tamamen gerçek
dışıdır. Böyle bir beyanım bulunmamaktadır.
- Aynı konuşmada geçen, ‘sonra tohum attım. kısa süre sonra ekecem,
biçicem, şimdilik bir şey yok’ ifadelerinin anlamı çeşitli
yorumlara açıktır.
- İklim Ayfer Kaleli’nin Mümtaz İdil ile yapmış olduğu telefon
görüşmesinde hiçbir taciz olayının olmadığı, haberlik bir şey
olmadığı, gayet olağan bir görüşme olduğu çok açık olarak
anlaşılmaktadır.
- İklim Ayfer Kaleli, Ahmet Mümtaz İdil ile yaptığı telefon
konuşmasında ‘yarım saat muhabbet ettik, yani haberlik bir şey yok,
sonra tohum attım, kısa sürede ekeceğim, biçeceğim, şimdilik bir
şey yok’ dedikten sonra dinlendiğini bildiği Barış Pehlivan ve
Hüseyin Soner Yalçın ile yapmış olduğu telefon görüşmelerinde
kasten kendisine yönelik taciz edildiği iftirasında
bulunmuştur.
TELEFONLA ARAMADIM, BULUŞMA ÖNERİLERİNİ GERİ
ÇEVİRDİM
- Bu ikinci senaryonun benim açımdan hiçbir
geçerliliği yoktur. Böyle bir senaryoyu CHP yönetimine ve Oda TV
yönetimine aktardığındanda haberim olmamıştır. Bana yaptığı ziyaret
sonrasında defalarca telefonla arayarak ilişki geliştirme
çabalarını sürdürmüştür. Buna karşılık ben hiç bir zaman kendisini
telefonda aramadım, hiçbir görüşmem ve ya karşılaşmam olmadı,
buluşma önerilerinin tümünüde geri çevirdim.
İklim Ayfer Kaleli’nin asılsız iddia ve iftiralarına ilişkin
tazminat davaları açılmış olup, Ankara 4.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin
2011/107 E. , 2012/189 K.sayılı ve 05.07.2012 ve 04.12.2012 tarihli
kararında, Ankara 14. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/557 E. ,
2013/145 K.sayılı ve 16.04.2013 tarihli kararında iddiaların iftira
olduğu belirtilmiş ve İklim Ayfer Kaleli haksız ithamları nedeni
ile tazminata mahkum olmuştur.
İklim Ayfer Kaleli’nin basına taşıdığı iddia ve iftiraların gündeme
geldiği tarih son derece önemlidir. Zira o tarihler milletvekilliği
adaylarının listesinin oluşturulduğu döneme denk gelmektedir.
Birileri ısrarla Türk siyasi hayatından çekilmem için ellerinden
geleni yapmakta ve çok iğrenç komplolar tertiplemektedir. Taciz
iddiası ve iftirası da onlardan biridir.
- Yalçın Küçük’ü Üniversite’den tanırım.
Yalçın Küçük’ün soruda bahsedilen el yazısı notlarına ilişkin bir
bilgim bulunmamaktadır. Bu nedenle herhangi bir değerlendirmemin
olması da söz konusu değildir.
“Baykal’ı indirdik’ ibaresi ile neyi kastedildiğini de
bilmemekteyim.”
Toygun Atilla/ Hürriyet