Danimarkalı mevkidaşına kameralar önünde ayar! 'Hamas' sözleri tansiyonu yükseltti
Bakan Fidan, basın toplantısında Hamas için "Terör örgütü" ifadesini kullanan Danimarka Dışişleri Bakanı Lars Lökke Rasmussen'e kameralar önünde cevap verdi. Bakan Fidan’ın verdiği yanıt, Danimarkalı mevkiidaşının gerilmesine neden oldu.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Danimarka Dışişleri Bakanı Rasmussen ile ortak basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında Danimarkalı bakan, Hamas için "Terör örgütü" ifadesini kullandı. Kameralar önünde mevkidaşının bu çıkışına yanıt veren Bakan Fidan, "Terörle ilgili yorumlarımızda farklılıklar var. Bizim terör örgütü olarak tanıdığımız YPG ve FETÖ'yü başka ülkeler terör örgütü olarak tanımakta. Aynı şekilde biz de Filistin devletinin bir parçası olan devlet sisteminde Siyasal parça olan Hamas'ı terör örgütü olarak tanımadığımızı kendilerine söyledik. Ama bu sivillerin öldürülmesini kabul ettiğimiz anlamına gelmiyor, en başında kınadığımızı söyledik" dedi.
ORTAK BASIN TOPLANTISI
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Danimarka Dışişleri Bakanı Lars Lökke Rasmussen ile bakanlıkta bir araya geldi. Bakan Fidan ve Rasmussen, görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Bakan Fidan, görüşmede ele alınan konulara ilişkin, "Terörizmle mücadele alanında Danimarka ile daha yakın çalışmak istiyoruz. Müttefikliğin gereği olarak savunma sanayii alanındaki iş birliğimizi artırmamız gerekiyor. AB'ye katılım sürecimizin canlandırılması için Danimarka'dan da daha yapıcı bir tutum sergilemesini beklediğimizi ifade ettik. Diğer taraftan Danimarka'nın sosyal, kültürel, siyasi ve ekonomik yaşantısına ciddi katkılar sağlayan Türk toplumu, ilişkilerimizin gelişmesinde önemli bir yere sahip. Danimarka'nın kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'i hedef alan saldırılara sahne olması, bizi son derece rahatsız etmektedir. Kutsala saygısızlık, ifade özgürlüğü kapsamında asla değerlendirilmemeli. Bu tür provokasyonlara da müsaade edilmemelidir. Bu provokatörlerin toplumsal huzuru bozmalarına, insanları birbirlerine karşı kışkırtmalarına seyirci kalınmamalıdır. Danimarka'da bu nefret suçunun önlenmesine ve faillerinin cezalandırılmasına yönelik bir mevzuat çalışması başlatılmıştır. Değerli meslektaşımdan da bu çalışmaya yönelik bilgi aldım. Bu yasa tasarısı kutsal kitaplara karşı yapılan saldırılara para ve 2 yıla kadar hapis cezası öngörmekte. İstişare süreci tamamlanan bu tasarının bugün Danimarka parlamentosuna iletildiğini memnuniyetle öğrendik. Kendilerine bu çalışmaları için ayrıca teşekkür ediyoruz. İslam düşmanlığı ile mücadelede önemli bir adım olduğunu düşündüğümüz bu sürecin bir an önce tamamlanmasını da ümit etmekteyiz" dedi.
"İSRAİL'DEN İSTEĞİMİZ BARIŞ ÇAĞRIMIZA KULAK VERMESİDİR"
Bakan Fidan, bölgesel gelişmelere ilave olarak Filistin'deki son gelişmeleri de ele aldıklarını söyleyerek, "Gazze'de 7 Ekim'den bu yana tam bir vahşet yaşanmakta. Gazze'de çoluk- çocuk, hasta- yaşlı demeden herkesin acımasızca hedef alınması, camilerin, kiliselerin bile bombalanması bir insanlık suçudur. İsrail, uluslararası hukuku en ağır biçimde ihlal etmektedir. Bu zulüm karşısında sessiz kalamayız. Vicdan sahibi olan, insan haklarına gerçekten inanan herkes bu vahşete 'dur' demelidir. Ateşkes ilan edilmesi için uğraşmalıdır. İnsani yardımların Gazze'ye kesintisiz ulaşması için çaba gösterilmelidir. Gazze'de masum sivillerin öldürülmesine ses çıkarmayanlar, İsrail'in zulümlerine kayıtsız şartsız destek çıkanlar, bu zulmün ortağı durumuna düşmektedirler. Biz hiçbir zaman zulme ortak olmadık, olmayacağız. Bugün Filistinlilerin kendi topraklarından atılmasına göz yumanlar, yarın hukuktan, insan haklarından bahsedemezler. İsrail'den istediğimiz, barış çağrımıza kulak vermesidir" diye konuştu.
"BURADAN YA TÜM DÜNYAYA YAYILACAK BÜYÜK BİR SAVAŞ ÇIKACAK, YA DA BARIŞ ÇIKACAK"
Bakan Fidan, Gazze'de tüm insanlığın bir yol ayrımında olduğunu vurgulayarak, "Buradan ya tüm dünyaya yayılacak büyük bir savaş çıkacak, ya da barış çıkacak. Türkiye'nin tercihi barıştan yanadır. Nitekim bu anlayışla yola çıkarak, 7 Ekim'den bu yana soruna taraf olan, sorun hakkında fikri olan bütün aktörlerle görüştük. Bölgede çok sayıda ülkeyi ziyaret ederek, temas ve istişarelerde bulunduk. Çok sayıda telefon görüşmesi yaptık. Bunlar neticesinde oluşan kanaatimizse İsrail bir tercih yapmak zorunda. Filistinlilerin varlığını yok saymak, Filistinlerinin haklarını göz ardı etmek, baskı ve zulüm uygulamak, İsrail'e barış getirmedi ve getirmeyecek. İsrail, huzur ve güven içinde olmak istiyorsa Filistinlilerin kendi topraklarında kendi devletlerinde yaşama haklarına saygı duymak zorundadır. İsrail bunu yapmazsa kendisini her defasında daha da büyüyen bir şiddet ortamında ve sarmalının içinde bulacaktır. Türkiye olarak sorunun tüm taraflarına sağduyuyu telkin ediyoruz. Bölge dışı aktörlere, dayanışma kisvesi altında İsrail'in işlediği suçlara ortak olmamalarını tavsiye ediyoruz. Krizin yayılmasını önlememiz lazım. Aksi takdirde küresel düzeyde çok daha kötü gelişmelere tanıklık edebiliriz" dedi.
Fidan, çözümün yegane yolunun başkenti Doğu Kudüs olan, coğrafi bütünlüğe sahip, bağımsız, egemen, Filistin'in hayata geçirilmesi olduğunu kaydederek, "Bu konuda herkes sorumluluk almalı ve somut adımlar atmalıdır. Bizim garantörlük mekanizması önerimizin altında işte bu anlayış yatmaktadır. Bu mekanizmada bölgedeki Müslüman ülkelerin de aktif bir rol üstlenmelerini arzu ediyoruz. İsrail ve Filistin arasında kalıcı ve sürdürülebilir barışın tesisi, küresel düzeyde başka bazı sorunların çözümü için de başlangıç ve umut teşkil edecektir. Türkiye olarak çabalarımızı bu yapıcı anlayışla sürdüreceğiz" diye konuştu.
RASMUSSEN: HAMAS TERÖR ÖRGÜTÜDÜR
Danimarka Dışişleri Bakanı Lars Lökke Rasmussen, "Danimarka ve Türkiye çok yakın müttefikler. İkili ilişkilerimizi çok daha ileri seviyeye taşıma konusunda çok yoğun bir iş birliği içinde olmaya niyetliyiz. Türkiye bölge politikasında dünya ve Ortadoğu'da çok önemli rol oynayan bir aktör. Yaptığımız görüşmeler çok geniş kapsamlı oldu. Gazze'deki durum hepimiz endişe eden bir durum. Danimarka hükümeti olarak Hamas'ın saldırısını kınıyoruz, İsrail halkına ilişkin saldırıyı desteklememiz söz konusu değil. Hamas'ın terör örgütü olduğunu ifade etmek istiyorum. Barış sürecini yeniden canlandırmak için çalışmalarımızı sürdürülmeliyiz. Biz gerçekken bu durumdan çok endişeliyiz. İnsani yardımımızı geçtiğimiz haftadan itibaren artırdık. AB'nin insani yardımları 3 katına çıkarması da bizi memnun etti. Türkiye bu anlamda son derece önemli bir ortak, Türkiye son derece önemli rol oynayabilir. İsveç'in NATO'ya katılım sürecini de konuştuk. Parlamentoya protokolün gönderilmesi bizi de memnun etti" diye konuştu.
BAKAN FİDAN'DAN TEPKİ
Bakan Fidan, Rasmussen'in Hamas'la ilgili açıklaması üzerine, "Terörle ilgili yorumlarımızda farklılık var. Bizim terör örgütü olarak tanıdığımız YPG ve FETÖ'yü başka ülkeler terör örgütü olarak tanımamakta, aynı şekilde biz de Filistin devletinin bir parçası olan, devlet sisteminde siyasal parça olan Hamas'ı terör örgütü olarak tanımadığımızı kendilerine söyledik. Ama bu sivillerin öldürülmesini kabul ettiğimiz manasına gelmiyor, en başında kınadığımızı söyledik" ifadelerini kullandı.