"Instagramda takılıyordum. Yatağımda uzanır vaziyetteydim. Hikaye paylaşmıştım. Bir baktım ki Dan görmüş. 'Allah Allah, ne alakası var? Hesabı mı hacklendi acaba?' diye düşündüm. Instagram'a bir çıkıp tekrar girdim. Bu sefer ekran görüntüsü alıp arkadaşlarıma yolladım. Arkadaşlarım ilk başta yalan söylediğimi zannetti.
"Instagramda takılıyordum. Yatağımda uzanır vaziyetteydim. Hikaye paylaşmıştım. Bir baktım ki Dan görmüş. 'Allah Allah, ne alakası var? Hesabı mı hacklendi acaba?' diye düşündüm. Instagram'a bir çıkıp tekrar girdim. Bu sefer ekran görüntüsü alıp arkadaşlarıma yolladım. Arkadaşlarım ilk başta yalan söylediğimi zannetti.
Ben bu sefer Dan Bilzerian'ı da etiketleyerek Instagram'da paylaştım. 4-5 dakika geçmeden bir mesaj aldım. Tabii ben yerimde duramıyorum. Yataktan kalktım. Annemle babam uyuyordu. Ben, 'Ne oluyor?' diye düşünüyorum. Sonra hemen, 'Bir yol yapmam, bir şeyler söylemem lazım' diye düşündüm. Herkesin karşısına çıkmaz bu fırsat.
Sonra ikinci mesajı attım ama halen inanmıyorum. İşin içinde bir şeyler olduğunu düşünüyorum. Ondan da çok çabuk cevap aldım. Bir numara paylaştı. Sonra New York'tan bir telefon geldi. Açtığımda İngilizce konuşan bir kadın vardı. Pek bir şey konuşamadım. Kem küm yaptım. Ne diyeceğimi bilemedim. 'Please speak Turkish' dedim. Bayağı bir saçmaladım. Tarzanca bir İngilizce oldu. Kadın bir şeyler daha söyledikten sonra telefonu kapattı."