23 Mayıs 2010 15:00 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:19

CÜZDANI ÇALINAN AHMET HAKAN KİMDEN BORÇ ALDI? KURULTAY'IN BİLİNMEYENLERİNİ ORAY EĞİN YAZDI!..

Coşkusu, basının ilgisi, kadınların çokluğu, yarattığı heyecan... Bütün bunların hepsine tamam. Ama CHP kurultay yapamıyor. Oray Eğin yazdı.

Sauna kurultayından medya notları

Coşkusu, basının ilgisi, kadınların çokluğu, yarattığı heyecan... Bütün bunların hepsine tamam. Ama CHP kurultay yapamıyor. Neredeyse ’Kurultayda düzeni sağlayamayan memleketi nasıl yönetir’ sözü ekranlara yansıyan NTV’den Oğuz Haksever’in dediği kadar var. En önemlisi de çok ’sıcak’ ve ’ıslak’ bir kurultaydı. Ekranlara ne kadar yansıdı bilinmez, ama yorum yapan bütün gazeteciler terden sırılsıklamdı.

’Televizyoncular günler öncesinden yorumcu yarışına girdi. Sosyal demokrat medyanın gözde isimlerini önceden rezervasyonla programlar paylaştı. Gazeteciler arasında Fikret Bila’yı kapma yarışı vardı. Hem Ankara siyasetine hakimiyeti, hem sürecin aktörlerine erişimi Bila’nın ağzından çıkacak her satıra özel önem atfetti. Televizyoncuların en çok peşinde koştuğu ikinci yazarsa Mehmet Tezkan’dı...

Gün Yalçın Doğan’ın günüydü... Cumhuriyet’in temsilciliğini yaptığı yıllarda Ankara gazeteciliğinde efsane olan Yalçın Doğan yıllar sonra sosyal demokratların iktidar yürüyüşünde yine sahaya indi. Kurultay gazeteciliği onunla beraber adeta geri geldi.

80’lerin efsanevi Ankara temsilcisinden bahsedilir de 90’lı yıllarda Ankara’da ’darbeyi önceden haber alan ve önleyen’ diye nam salan eski Hürriyet temsilcisi Sedat Ergin’e değinilmez mi? Ergin, kurultay için Bodrum’dan Ankara’ya geldi. Konuşmaları, gelişmeleri titizlikle izledi ve bir yandan da günlük gazeteleri inceledi.

Hürriyet’in mevcut iktidar döneminde üzeri çizilen yazarlarının da gövde gösterine neden oldu CHP kurultayı. Başyazar Oktay Ekşi, Tufan Türenç, Yalçın Doğan ve Yalçın Bayer beraber takıldılar. Kurultay sabahı Swissotel’de erkenden hazır olan da bu ekipti.

Ahmet Hakan, kurultayı ’dışarıdan’ izledi. Yer yer salona girdi, ama ağırlıklı olarak salonun dışında CNN Türk yayın aracının yanındaydı. Ankara’da en iyi tartışma programlarını da yine o yaptı, en ilginç konukları o çıkardı. Ancak yoğunluğu esnasında cüzdanı çalındı. Fikret Bila’dan 100 TL borç aldı, Bila ise ’Geri istemem’ dedi.

Aydın Ayaydın, en potansiyel parti başkanı havası olan yazardı. Ayaydın, yerel seçim döneminde ilçelere kadar hangi bölgede kaç oy çıkacağnı tahmin eden, dersine çok iyi çalışan bir isimdi. CHP kurultayı sürecinde de istihbarat ağının gücünü ve deneyimini konuşturdu. En çok danışılan isim de Ayaydın Hoca’ydı...

Mehmet Ali Birand’ın enerjisine bir kez daha hayran kaldım. Haftasonuna doğru önce Zonguldak’a gitti, oradan kalkıp Ankara’ya geldi, pek çok yayın yaptı, üşenmedi CNN Türk için erkenden kurultay salonuna gitti ve bütün gün yayını yönetti. Fırsat buldukça da elindeki Time dergisine baktı.

Yol arkadaşım Ayşenur Arslan... ’Medya Mahallesi’ programını Ankara’ya taşıyan Ayşenur Arslan’la bir gece önce sıkı bir Ankara turu yaptık, kaynaklarla buluştuk, medyayı dolaştık. Kurultay öncesi ise gece erken otele ayrıldı Arslan; ’Lost’ izleyip kurultay sabahı canlı yayına hazırlanmak için.

Hürriyet İnternet’in Yayın Yönetmeni Fatih Çekirge’nin geleceği konuşuldu. Gazeteci Zeynep Gürcanlı, Çekirge için ayırdığı koltuğu hiç kimseye bırakmadı. Öğlen saatlerine kadar Çekirge beklendi, beklendi, gelmedi ama Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşması sırasında salondaydı. Yılların Ankara gazetecisi zamanlanmada da ustaydı. Gelir gelmez de televizyonların en çok rağbet ettiği konuklardan biriydi. Ve tabii ona da sorulan ilk soru Gandi Kemal lakabının nasıl çıktığı oldu. Çekirge’yle ilgili bir efsane de hep Swissotel’de kaldığına dair: Spa’sı yüzünden!

Müthiş bir yandaş gazeteci ilgisi vardı. Burun estetiği yaptıranı, bavulla belge alanı, türbanlısı, zamanında milletvekili olmak isteyip reddedilince cemaate dümen kıranı derken yandaşlar ’yaklaşan tehlike’yi yerinde gözlemlediler.

’Yeni dönemde biz de varız’ diye el kaldıran, yeni dönemin yandaşı olmaya aday, şimdiden Kılıçdaroğlu’na doğru direksiyon kıran gazeteciler de ’pozisyon almaya’ gelmişti kurultaya... Can Dündar, Derya Sazak gibi...

Tarihi Boğaziçi Lokantası adının önündeki ’tarihi’ye yakışır bir medya masasına ev sahipliği yaptı... Saat 12:00’yi biraz geçe Özlem Akarsu Çelik’in telefonuyla harekete geçtim ve ’kısa bir öğlen yemeği’ molası için çıkışa yöneldik. Öğlen yemeği hareketi büyüdükçe büyüdü ve Star TV Ankara temsilcisi Murat Çelik’in önderliğinde Tarihi Boğaziçi Lokantası’na vardık. Lokantayı Çelik’ten başka kimse bilmiyordu, Ankara’nın kodlarını en iyi bilen Küçükkaya’ya sordum neresi diye... ’Biliyorsun biz sadece lüks yerleri biliriz’ diye patlattı espriyi... Kadro biraraya gelmesi güç gazetecilerden oluşuyordu... Akşam’dan dört isim: İsmail Küçükkaya, Çiğdem Toker, Özlem Çelik, ben. Doğan Grubu’ndan dört isim: Ahmet Hakan, Murat Çelik, Aslı Aydıntaşbaş, Aydın Ayaydın... Ve Zaman’ın Ankara Temsilcisi Mustafa Ünal... Hesabı Doğan Grubu mu, Akşam grubu mu ödesin tartışması yaşanırken Murat Çelik işaret etti: ’Burada bir Zaman grubu var ki, hepimize bedel.’ Hesabı ’doğal ev sahibi’ Murat Çelik’e yıktık. Mustafa Ünal, ’en espri kaldıran’ gazeteci unvanını da sonuna kadar hak etti.

Oray Eğin/Akşam