CUMHURİYET'TEN ŞİKE BOMBASI; ''ASIL FENER'E KARŞI ŞİKE YAPILDI''

Türkiye’nin uluslararası alandaki üniversitelerinden İTÜ’nün yaptığı araştırma, 3 Temmuz 2011 tarihinden bu yana ülkemizi sarsan şike – teşvik soruşturmasının ‘yola çıkış’ savını çürüttü.

Cumhuriyet Gazetesi’nden Arif Kızılyalın’ın haberine göre; Anımsanacağı gibi 2010 yılının kasım ayında dönemin Giresunspor Başkanı Olgun Peker ile TFF Başkanı Mahmut Özgener arasındaki telefon görüşmelerinde F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın ‘hakemleri etki altına almak’ istediği iddia edilmiş ve o dönemin özel yetkili savcısı Mehmet Berk ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nden 19 kişilik bir ekip Sarı – Lacivertli kulübün başkan ve yöneticilerini teknik takibe almıştı.

Daha sonra 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine İlişkin Yasa’nın kabulünün ardından da soruşturmayı devam ettiren aynı ekip 3 Temmuz 2011 tarihinde düğmeye basmış, Aziz Yıldırım başta olmak üzere 50’ye yakın kişi özel yetkili mahkemece suçlu bulunmuştu. F.Bahçe Kulübü de şike soruşturmasının yola çıkış nedeni olarak gösterilen ‘Hakemler F.Bahçe’yi kolladı’ savını çürütmek amacıyla İTÜ, Fen Edebiyat Fakültesi Matematik Mühendisliği Bölüm Başkanlığı ve İTÜ Beden Eğitimi Bölümü’ne Türk futbolunun son 15 yılı konulu bir rapor hazırlattı.

Doç. Dr. Cevdet Cerit’in hazırladığı ve Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Cenap Özben’in imzasını taşıyan raporda son 15 yılı mercek altına alan bilim adamları, F.Bahçe’nin bu süre içinde hakemler tarafından ‘kollanmadığını’ bilimsel yolla gözler önüne serdiler. Aynı süreçte, hakemlerin F.Bahçe lehine penaltı vermekten ‘kaçındığı’ da sayılarla ortaya konurken, Sarı – Lacivertli ekibin şampiyonluğa oynadığı tüm sezonlarda ezeli rakipleri G.Saray, Beşiktaş ve Trabzonspor’dan daha az penaltı kazandığı, bariz penaltılarının verilmediği buna karşılık kamuoyunda ‘F.Bahçe hakemlerce kollanıyor’ diye bir algı yaratıldığı da belgelendi. F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın salıverilme süreci öncesi avukatların şike davasının dosyasına İTÜ’den aldıkları bu raporu sundukları da öğrenildi.

İTÜ’nün bu raporu, şike soruşturmasında en önemli kilometre taşı olarak değerlendirilen ve kamuoyunun bir bölümünce ‘F.Bahçe – Federasyon – Hakemler’ üçgeninin yanlışlığını ortaya koyuyor. Böylelikle yasa ortada yokken başlayan teknik takibin ‘F.Bahçe ve Aziz Yıldırım üzerine oynanan bir oyun’ olduğu iddiaları da akademik çevrelerce ifade ediliyor.

Aziz Yıldırım ve ekibi TFF Başkanı üzerinde hakem ayarlamaları ve hakem kararlarına müdahalede bulunsa ve Federasyon Başkanı bu müdahalelere olumlu yanıt vermeye çalışsa, hakemlerin penaltı gibi önemli bir konudaki takdir haklarını F.Bahçe lehine kullanmaları gerekirdi. Halbuki, İTÜ bunun tam tersinin söz konusu olduğunu kanıtlıyor. Uzmanlar Ahmet Çakar’ın 2007 yılında bir televizyon programında aynı konuya işaret ederek hakemlerin F.Bahçe’ye penaltı vermekten kaçınmasının tesadüf olma ihtimalini o yıl için 65.536’da bir olarak hesapladığını hatırlatıyorlar.

İşte raporun sonuç bölümü:

Raporun Türk futbol kamuoyunu sarsacak sonuç bölümü şöyle:

1 – Yeterince uzun vadede daha fazla gol atan takım daha fazla penaltı kazanır. Penaltıyla gol arasındaki bu sayısal ilişki güçlü bir pozitif lineer korelasyon ilişkisi olup ayrıntıları tablolarla gösterilmiştir.

2 – Son 10 yılda en çok gol atan takım açık arayla F.Bahçe’dir. F.Bahçe’yi sırasıyla G.Saray, Beşiktaş ve Trabzonspor izlemektedir. Matematiksel hesaplanan PPİ (Pozitif Penaltı İndeksi) değerlerine göre F.Bahçe’nin son 10 yılda en fazla penaltı kazanan takım olması gerekir. (2012) Kamuoyu araştırmasında görüldüğü üzere son 10 yılda dört büyüklerden en çok F.Bahçe lehine penaltı verildiği algısı bulunmaktadır. F.Bahçe’yi sırasıyla G.Saray, Beşiktaş ve Trabzonspor izlemektedir. G.Saray, Beşiktaş ve Trabzonspor için gerçek, kamuoyu algısıyla uyumludur. Ancak F.Bahçe için gerçek ile kamuoyu algısı birbirine zıttır. F.Bahçe son 10 yılda en çok değil, en az penaltı kazanmış büyük kulüptür. Esasen F.Bahçe lehte penaltı adedinde ilk dörde dahi girememiştir (G.Antepspor’dan daha az penaltı kazanmıştır).

3 – 1997-98 sezonundan günümüze kadar olan 15 sezona ait veriler matematiksel hesaplamalara tabi tutulduğunda hakemlerin bu dönemde penaltı kararlarında F.Bahçe aleyhine bir tutumu olduğu tespit edilmiştir. Hesaplamalara göre bu durum yüzde 97 kesinlikle tesadüf değildir. Penaltı hakemlerin takdir haklarının kullanıldığı en önemli kararların başında gelmektedir. Hakemler her kararda olduğu gibi penaltı kararlarında da zaman zaman hata yapabilirler. Hakemler takımlara karşı tarafsız ise yeterince uzun vadede takımların lehine ve aleyhine yapılan hataların birbirini telafi etmesi gerekir. Bu durum raporda gösterilen PPİ analizlerinde tespit edilmektedir. Esasen F.Bahçe’nin rakipleri için bu durumun geçerli olduğu yukarıda gösterilmiştir. Ancak, bu 15 sezonun toplamında hakemlerin F.Bahçe ile ilgili penaltı kararlarındaki hatalarının net toplamda ciddi bir farkla aleyhte olduğu tespit edilmiştir. Söz konusu 15 sezona ait verilere göre bu durumun yüzde 97 olasılıkla tesadüfi olmadığı hesaplanmıştır.

4 – 2008-09, 2009-10, 2010-11 sezonlarına ait veriler gösterilen matematiksel hesaplamalara tabi tutulduğunda, hakemlerin bu dönem toplamında penaltı kararlarında F.Bahçe’ye karşı nötr (tarafsız) bir tavır sergilediği tespit edilmiştir. Bu rapor iddianamenin Aziz Yıldırım hakkındaki temel iddiasını çürütüyor. İddianame Aziz Yıldırım ve ekibinin teknik takibe alınması gerekçesi olarak aşağıdaki iddiayı öne sürüyor.

TAPELERDEKİ SORUŞTURMA GEREKÇESİ:
“Giresunspor yönetimini, adamı Ömer Ülkü vasıtası ile elinde bulunduran Olgun Peker’in, Giresunspor’un Türkiye Futbol Federasyonu nezdinde yaşadığı sorunları da çözmeye çalıştığı, Giresunspor’a yönelik transfer yasağının kaldırılması amacıyla TFF Başkanı Mahmut Özgener nezdinde girişimlerde bulunduğu görülmüş, bu durum üzerine 04.02.2011 günü Mahmut Özgener hakkında iletişim tespiti çalışmalarına başlanmıştır. Mahmut Özgener’e yönelik iletişim tespitlerinde, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın; şüphe çeken bazı görüşmelerinin olduğu, aracılar üzerinden görüşüp buluştukları, Aziz Yıldırım’ın; Fenerbahçe futbol takımının oynayacağı müsabakalarda görev alacak hakemlerin Fenerbahçe aleyhine karar vermemesi için girişimlerde bulunduğu, bazı müsabakalar için hakem ayarlaması yapmaya çalıştığı, Mahmut Özgener’in; karşılığında futbol camiası içerisinde etkin konumda bulunan Aziz Yıldırım’ın desteğini almayı hedeflediği ve bu maksatla Aziz Yıldırım’dan gelen her türlü talebe olumlu cevap vermeye çalıştığı görülmüş, ardından Aziz Yıldırım hakkında da örgütsel ilişkilerinin tespiti ve ortaya çıkarılması için 17.02.2011 günü adli çalışmalara başlanmıştır.”