Cumhuriyet'ten atılan Işık Kansu: "Kimse, beni Cumhuriyet'ten koparamayacak"
Cumhuriyet gazetesinde yazılarına son verilen Işık Kansu, Radyo Sputnik'te yayınlanan "Atilla Güner'le Akşam postası" programında, ilk kez ayrılık hikayesini anlattı.
Kansu, Charlie Hebdo'ya destek için Cumhuriyet'in ek vermesini
doğru bulmadığını ve bunu yazdığı için kendisine 'Yazılarınıza son
veriyoruz" denildiğini açıkladı. Işık Kansu, " Beni Cumhuriyet'ten
hiç kimse koparamaz, geri döneceğim ve yazı yazmaya devam edeceğim,
bu konuda kararlıyım''dedi.
Işık Kansu'nun Radyo Sputnik'te, Atilla Güner'in sorularına verdiği
yanıtlar şöyle:
GERİ DÖNECEĞİM
"37 yıldır canla başla çalıştığım, ömrümü verdiğim çok sevdiğim
idealim olan Cumhuriyet gazetesinden koparılmaya çalışıldım.
Cumhuriyet gazetesinden beni hiç kimse koparamaz, geri döneceğim ve
yazıları yazmaya devam edeceğim bu konuda
kararlıyım, Bu hukuki yollardan çok, okur desteğiyle olabilir. Çok
arayan, destek mesajı gönderen var.
UTKU DA KARİKATÜRLERE KARŞIYDI
"Biz Cumhuriyet gazetesiyiz, ilkelerimiz var, geleneğimiz var.
Charlie Hebdo dergisinin ifade özgürlüğünü gerek savunuyorduk
gerekse ona düzenlenen terör hareketini kınıyorduk. Bunların
dışında Charlie Hebdo dergisini içselleştirecek bir yayına ben
karşı olduğumu 1 gün öncesinde hem yönetim ile paylaştım hem de
gazetemizdeki yazar arkadaşlar ile paylaşmıştım. Daha sonra da
yazımı yazdım. Benim bildiğim kadarıyla daha sonra görevden
alınacak olan Genel Yayın Yönetmeni Utku Çakırözer de böyle
bir yayına karşı olduğunu bildirmişti.
NEDEN YAZILARIMA ARA VERDİM
Yazımı yazdıktan sonra okurlarımdan biraz ara istedim çünkü, Adalet
ve Demokrasi haftası geliyordu. Uğur Mumcu gazetecilikte benim
ustamdır, Muammer Aksoy da üniversiteden öğretmenimdir. Dolayısıyla
onları anmak benim her yıl Adalet ve Demokrasi haftasında birincil
ödevim ve görevimdir. Bu yüzden yazılarıma ara vermiştim.
AKIN ATALAY YAZIMI ÇIKARMIŞ
Daha sonrasında cumartesi günü yazımı gazeteye gönderdim. Bir
sonraki adımda İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay'ın, gazeteye
girmiş olmasına rağmen yazımı gazeteden çıkarttığını öğrendim. Ben
Cumartesi ve Pazartesi günleri yazdığım için pazartesi günü aynı
yazıyı tekrar yolladım ve yine yayımlanmadı.
Dün de Akın Atalay arayıp, yazılarıma son verildiğini söyledi. Akın
Atalay 17 Ocak'ta yazdığım yazıda ''gazete yönetimini kötü
niyetle suçladığımı ileri sürüyor''. Ancak yazımda o anlama gelecek
şey şöyle olabilir, ''gocunacak kişi"
olabilir''.