06 Şub 2015 15:45 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 17:02

Cumhuriyet yazarlarına Charlie Hebdo sorgusu!

Hazreti Muhammed karikatürüne köşelerinde yer veren Hikmet Çetinkaya ve Ceyda Karan, savcılıkta suçlamaları kabul etmedi, amaçlarının ifade özgürlüğünü savunmak olduğunu söyledi.

Charlie Hebdo'ya destek için derginin yayınladığı Hazreti Muhammed karikatürüne köşelerinde yer veren Hikmet Çetinkaya ve Ceyda Karan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na ifade verdi.

Cumhuriyet Gazetesi Charlie Hebdo'ya destek amacıyla, derginin 12 kişinin öldüğü saldırının ardından çıkardığı ilk sayının bir bölümünü yayınlamıştı. Gazetenin köşe yazarları Hikmet Çetinkaya ve Ceyda Karan da bu sayıda yer alan Hazreti Muhammed karikatürüne köşelerinde yer vermişti.

Al Jazeera Turk'ten Selahattin Günday'ın haberine göre; Basın Suçları Savcılığı da TCK'nın 216. maddesindeki "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçlamasıyla res'en soruşturma başlatmıştı.
Soruşturma kapsamında ifadeye çağrılan iki yazar dün Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na geldi. Kararname ile başsavcı vekili olan Vedat Yiğit, iki yazarın ifadesini aldı.

Öğleden önce adliyeye gelen iki yazar ‘şüpheli’ sıfatıyla verdikleri ifadede, "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçlamasını kabul etmedi.

İki yazara da söz konusu karikatürü neden köşelerinde kullandıkları soruldu.

Olaylara insan olarak baktığını belirten Çetinkaya, “O çizimin karikatür olduğunu düşünmüyorum. Bence bir çizimden ibarettir. Karikatürde bir alaycılık vardır. Bu çizimde alaycılık yok” ifadesini kullandı.

Ceyda Karan ise ifadesinde Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun saldırının ardından Paris’e gidişini örnek verdi. Karan, “Amacım, Türkiye’nin müttefiki olan bir ülkenin uğradığı terör saldırısı karşısında, tıpkı Başbakan’ın, ifade özgürlüğünü savunmak üzere Paris’e giderek yürüyüşe katılarak sergilediği dayanışmanın bir benzerini, bir basın mensubu olarak sergilemektir” dedi.

Başsavcı vekili Vedat Yiğit, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 9. maddesindeki düşünce, vicdan ve din özgürlüğü ile 10. maddesindeki ifade özgürlüğü arasında öncelik olup olmadığını sordu. Çetinkaya bu soruya, “Her iki özgürlük de benim için eşittir. İfade özgürlüğü ve din, vicdan özgürlüğü arasında bir üstünlük kurmam“ diye yanıt verdi.

Ceyda Karan da, iki özgürlük arasında herhangi bir öncelik kurmadığını belirtti.