07 Oca 2011 16:31
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:56
CUMHURİYET GAZETESİ'NİN EDİTORYAL TARİHİ HANGİ KANALDA YAYINLANACAK?
Türk basınının en köklü yayın organlarından Cumhuriyet Gazetesi'nin tarihi öyküsünü anlatan bir belgesel hazırlandı.
Cumhuriyet Gazetesi’nin, başlangıcından günümüze editoryal tarihi, 6 bölümlük belgeselle,
TRT Haber ekranına geliyor…
TRT Haber, Türk basınının en köklü yayın organlarından Cumhuriyet Gazetesi’nin tarihi öyküsünü anlatan bir belgeseli ekranlarına getiriyor.
Yönetmenliğini İsmail Sert, yapımcılığını Yasemin Sökmen’in üstlendiği belgeselin metin yazarlığını ise Cem Yavuz yaptı… Türkiye’deki birçok gazeteden, televizyondan gazetecilerden, akademisyenlerden, uzmanlardan görüşlerin alındığı, arşivlerde görüntülerin ve bilgilerin alındığı belgesel, 6 bölüm halinde TRT Haber izleyicileriyle buluşacak. Belgeselin ilk bölümü 13 Ocak Perşembe akşamı 20:30’da ekranlara gelecek.
Sunuculuğunu Hülya Hökenek’in yaptığı ‘Siyah-Beyaz’, Cumhuriyet gazetesini, kurucusunun belirlediği demokrasi ideali ekseninde takip ederek, yayınlarını siyasal kırılma noktalarında ve sancılı dönemlerde aldığı roller üzerinden analiz ediyor. Program Cumhuriyet’in kimliğini, yakın tarih içindeki olayların aynasında yakalamayı hedefliyor. Ülkemizdeki demokrasi yürüyüşünde bir gazetenin ne kadar önemli olduğunu esas alarak ve çok sayıda değerli gazetecinin katkısıyla yazılanları/yazılamayanları irdeliyor.
Türkiye’nin en eski gazetesi Cumhuriyet, 7 Mayıs 1924’te Yunus Nadi’nin yönetiminde yayın hayatına başladı. Yunus Nadi ilk sayıya yazdığı manifestoda, gazetenin işlevini, ‘demokrasiyi savunmak’ olarak belirlemişti:
“Cumhuriyet, sadece cumhuriyetin, bilimsel ve yaygın ifadesiyle demokrasinin savunucusudur. Cumhuriyet, demokrasi fikir ve esaslarını bozan, yıkan ve yıkmaya çalışan her kuvvetle mücadele edecektir. Memlekette her anlamıyla gerçek bir demokrasi kurulması için gazetemiz bütün varlığıyla çalışacaktır.”
Gazete, kısa süreli kapatılmalarının dışında bugüne kadar yayınını sürdürdü. Türkiye Cumhuriyeti tarihine tanıklık etti. Çok partili hayata geçiş denemelerini, darbeleri, muhtıraları ve sıkıyönetimleri gördü. Ekmeğin karne ile alındığı günleri, depremleri, bayramları, seçimleri ve referandumları yaşadı.
Başlangıcında özellikle vurgu yaptığı ‘demokrasiye hizmet’ misyonu yıllar boyunca hep karşısına çıktı. İnişleri çıkışları oldu. Bazen alkışlandı, bazen eleştirildi. Kendi içinde de çatışmalar, sıkıntılar ve kopmalar yaşadı. Yaşananlara tanıklık etmekle kalmadı, bazı değişim ve dönüşümlere aktif biçimde katılmayı heyecanla benimsedi. Hatta öncülük yaptı. Siyasi tavrı sebebiyle Türkiye Cumhuriyeti tarihi içindeki yeri daha da netleşti ve gazeteler içinde öne çıktı.
‘Siyah-Beyaz’, 13 Ocak’tan itibaren her perşembe, saat 20.30’da TRT Haber’de.
R ö p o r t a j l a r d a n a l ı n t ı l a r…
“Bir misyon gazetesidir cumhuriyet. Misyonunun ne olduğu da öyküsünde gizlidir.”
Ali SİRMEN
“Cumhuriyet gazetesi sadece bir gazete değildir.”
Hasan CEMAL
“Cumhuriyet çok dar bir kesimin vazgeçilmez gazetesi.”
Mehmet BARLAS
“90’ların başlarında çok iftihar ettiğimiz bir gazete vardı karşımızda. Valla o günkü gazetenin eksiği neydi diye bana sorarsanız bence mükemmel bir şeydi, eksik hiç yoktu.”
Meral TAMER
“Bizim zamanımızda, yani hem emekli, hem muvazzaf general sayısı oldukça artmıştı gazetenin koridorlarında dolaşan. Bu yeni bir durumdu.”
Oral ÇALIŞLAR
“Cumhuriyet gazetesi bu yeni kurulan rejimin militan bir savunucusu olarak yayın hayatına başlamıştır denilebilir. Batı demokrasilerinde çok alışık olmadığımız, militan gazete. Yani bir rejimin adeta militanı gibi yayın yapan tamamen ona angaje bir gazete.”
Murat BELGE
“Cumhuriyet gazetesinin ordudaki devrimci subaylara büyük güveni var. Bu içinde yaşadığımız dönemde de ‘genç subaylar rahatsız’ manşetiyle de kendisini gösteren bir damar Cumhuriyet gazetesinin genlerinde böyle devrimci, yani; parlamenter siyasetten ziyade, devrimci metodları önemseyen bir gen var.”
Taha AKYOL
“Sivil değişimin dışında askeri darbe üzerine kurulu bir değişim. Bu Türkiye’ye felaket getirmektedir. Cumhuriyet gazetesi her zaman darbe taraftarı olmuştur.”
Mehmet Şevket EYGİ
“1960 ihtilali ile karşılaştığında Cumhuriyet Gazetesi, 1960 ihtilalini yine büyük bir coşkuyla karşılayacaktır.”
Cemil KOÇAK
“Cumhuriyet gazetesi her zaman laikliğin altını beş kere çizmiş, buna karşı demokrasinin altını pek çizmemiştir. Cumhuriyet gazetesinin özü budur.”
Emre AKÖZ
“Cumhuriyet uzunca bir süredir belli bir fikrin bülteni. 1970’li yıllardaki durumuna geldi. Belki ondan daha bile renksiz.”
Okay GÖNENSİN
“Değişim fikrinin kendisinden alerji duyan bir yayın politikası içerisinde. Bu tabii onu gazete olmaktan çıkarıyor. Hem çağdaş olmaktan çıkarıyor, hem anlaşılır olmaktan çıkarıyor, hem de Türkiye’ye katkı sunmaktan çıkarıyor. Tam tersine değişim sürecinin önünde bir engel olmasına yol açıyor. Değişmemek bir erdem olamaz.”
Ali BAYRAMOĞLU
“Cumhuriyet gazetesi epey bir süredir, habercilik refleksi açısından benim beklediğim düzeyde bir performans göstermedi. Cumhuriyet gazetesi bugün, biraz antika bir eşya durumuna düşmüş izlenim veriyor.”
Haluk ŞAHİN
“Şu anda cumhuriyete bir günlük gazete olarak bakmak çok zor. Çok fazla siyasi angajmanla belirlenen bir gazete cumhuriyet.”
Ümit KIVANÇ
“Türkiye’de ideolojik saplantısı olan okuyucu, bağlandığı gazetede hergün kafasındaki düşüncenin bir benzerini, karşılığını bulmak ve böyle kendini güçlü hissetmek gibi bir ihtiyaç içinde oluyor. Bu ilişki gazetecilik açısından doğru bir ilişki değil bence.”
Tan ORAL
“Bu gün gazete aslına dönmüş durumda. Aynı ulusalcılık adı altında son derece kapalı klastrofobik faşizme yaklaşan bir milliyetçilik, ırkçılığa yakın bir yabancı düşmanlığı içerisinde yayın yapıyor.”
Ragıp DURAN
“Cumhuriyet gazetesi bütün bu süreçte bana göre o ulusalcı, askeri duyarlı odağın ekseni oldu, düşünce aynası oldu. Dün öyleydi, bugün nasıl? Bugün de öyle.”
Avni ÖZGÜREL
“Cumhuriyet, bugünkü Cumhuriyet ulusalcı hareketin Türkiye’deki sesidir. Hatta yer yer organıdır.”
Aydın ENGİN
“Gerçekten bir referans gazetesi olarak gelişip büyürdü ve bu Türkiye’de gerek demokrasinin kökleşmesi gerekse gazeteciliğin bugün içine düşmüş olduğu vahim duruma düşmemesine yol açabilirdi.”Şahin ALPAY
“Cumhuriyet tarihi boyunca bazı misyonları kendine üstlenmek gibi bir huy, bir adet geliştirmiş durumdadır Cumhuriyet de. Dolayısıyla yani sadece gazete değildir öyle diyeyim.”
Cengiz ÇANDAR
“2002’den sonra özelikle yeni iktidarın gelişiyle birlikte Türkiye’de çok belirgin olarak, hem ekonomik anlamda, hem toplumsal anlamda, hem sosyolojik anlamda kötüye ve karanlığa gidiş saptadı Cumhuriyet. Bu saptamayla birlikte bu gidişlere karşı giderek yükselen bir muhalif çizgi tutturmuş olduğu doğrudur. Doğrusu da buydu çünkü.”
Ümit ZİLELİ
“Cumhuriyetin birinci sayfasında ne olacağını biliyorum. Bunu tahmin edebilirim.”
Ahmet Turan ALKAN
TRT Haber ekranına geliyor…
TRT Haber, Türk basınının en köklü yayın organlarından Cumhuriyet Gazetesi’nin tarihi öyküsünü anlatan bir belgeseli ekranlarına getiriyor.
Yönetmenliğini İsmail Sert, yapımcılığını Yasemin Sökmen’in üstlendiği belgeselin metin yazarlığını ise Cem Yavuz yaptı… Türkiye’deki birçok gazeteden, televizyondan gazetecilerden, akademisyenlerden, uzmanlardan görüşlerin alındığı, arşivlerde görüntülerin ve bilgilerin alındığı belgesel, 6 bölüm halinde TRT Haber izleyicileriyle buluşacak. Belgeselin ilk bölümü 13 Ocak Perşembe akşamı 20:30’da ekranlara gelecek.
Sunuculuğunu Hülya Hökenek’in yaptığı ‘Siyah-Beyaz’, Cumhuriyet gazetesini, kurucusunun belirlediği demokrasi ideali ekseninde takip ederek, yayınlarını siyasal kırılma noktalarında ve sancılı dönemlerde aldığı roller üzerinden analiz ediyor. Program Cumhuriyet’in kimliğini, yakın tarih içindeki olayların aynasında yakalamayı hedefliyor. Ülkemizdeki demokrasi yürüyüşünde bir gazetenin ne kadar önemli olduğunu esas alarak ve çok sayıda değerli gazetecinin katkısıyla yazılanları/yazılamayanları irdeliyor.
Türkiye’nin en eski gazetesi Cumhuriyet, 7 Mayıs 1924’te Yunus Nadi’nin yönetiminde yayın hayatına başladı. Yunus Nadi ilk sayıya yazdığı manifestoda, gazetenin işlevini, ‘demokrasiyi savunmak’ olarak belirlemişti:
“Cumhuriyet, sadece cumhuriyetin, bilimsel ve yaygın ifadesiyle demokrasinin savunucusudur. Cumhuriyet, demokrasi fikir ve esaslarını bozan, yıkan ve yıkmaya çalışan her kuvvetle mücadele edecektir. Memlekette her anlamıyla gerçek bir demokrasi kurulması için gazetemiz bütün varlığıyla çalışacaktır.”
Gazete, kısa süreli kapatılmalarının dışında bugüne kadar yayınını sürdürdü. Türkiye Cumhuriyeti tarihine tanıklık etti. Çok partili hayata geçiş denemelerini, darbeleri, muhtıraları ve sıkıyönetimleri gördü. Ekmeğin karne ile alındığı günleri, depremleri, bayramları, seçimleri ve referandumları yaşadı.
Başlangıcında özellikle vurgu yaptığı ‘demokrasiye hizmet’ misyonu yıllar boyunca hep karşısına çıktı. İnişleri çıkışları oldu. Bazen alkışlandı, bazen eleştirildi. Kendi içinde de çatışmalar, sıkıntılar ve kopmalar yaşadı. Yaşananlara tanıklık etmekle kalmadı, bazı değişim ve dönüşümlere aktif biçimde katılmayı heyecanla benimsedi. Hatta öncülük yaptı. Siyasi tavrı sebebiyle Türkiye Cumhuriyeti tarihi içindeki yeri daha da netleşti ve gazeteler içinde öne çıktı.
‘Siyah-Beyaz’, 13 Ocak’tan itibaren her perşembe, saat 20.30’da TRT Haber’de.
R ö p o r t a j l a r d a n a l ı n t ı l a r…
“Bir misyon gazetesidir cumhuriyet. Misyonunun ne olduğu da öyküsünde gizlidir.”
Ali SİRMEN
“Cumhuriyet gazetesi sadece bir gazete değildir.”
Hasan CEMAL
“Cumhuriyet çok dar bir kesimin vazgeçilmez gazetesi.”
Mehmet BARLAS
“90’ların başlarında çok iftihar ettiğimiz bir gazete vardı karşımızda. Valla o günkü gazetenin eksiği neydi diye bana sorarsanız bence mükemmel bir şeydi, eksik hiç yoktu.”
Meral TAMER
“Bizim zamanımızda, yani hem emekli, hem muvazzaf general sayısı oldukça artmıştı gazetenin koridorlarında dolaşan. Bu yeni bir durumdu.”
Oral ÇALIŞLAR
“Cumhuriyet gazetesi bu yeni kurulan rejimin militan bir savunucusu olarak yayın hayatına başlamıştır denilebilir. Batı demokrasilerinde çok alışık olmadığımız, militan gazete. Yani bir rejimin adeta militanı gibi yayın yapan tamamen ona angaje bir gazete.”
Murat BELGE
“Cumhuriyet gazetesinin ordudaki devrimci subaylara büyük güveni var. Bu içinde yaşadığımız dönemde de ‘genç subaylar rahatsız’ manşetiyle de kendisini gösteren bir damar Cumhuriyet gazetesinin genlerinde böyle devrimci, yani; parlamenter siyasetten ziyade, devrimci metodları önemseyen bir gen var.”
Taha AKYOL
“Sivil değişimin dışında askeri darbe üzerine kurulu bir değişim. Bu Türkiye’ye felaket getirmektedir. Cumhuriyet gazetesi her zaman darbe taraftarı olmuştur.”
Mehmet Şevket EYGİ
“1960 ihtilali ile karşılaştığında Cumhuriyet Gazetesi, 1960 ihtilalini yine büyük bir coşkuyla karşılayacaktır.”
Cemil KOÇAK
“Cumhuriyet gazetesi her zaman laikliğin altını beş kere çizmiş, buna karşı demokrasinin altını pek çizmemiştir. Cumhuriyet gazetesinin özü budur.”
Emre AKÖZ
“Cumhuriyet uzunca bir süredir belli bir fikrin bülteni. 1970’li yıllardaki durumuna geldi. Belki ondan daha bile renksiz.”
Okay GÖNENSİN
“Değişim fikrinin kendisinden alerji duyan bir yayın politikası içerisinde. Bu tabii onu gazete olmaktan çıkarıyor. Hem çağdaş olmaktan çıkarıyor, hem anlaşılır olmaktan çıkarıyor, hem de Türkiye’ye katkı sunmaktan çıkarıyor. Tam tersine değişim sürecinin önünde bir engel olmasına yol açıyor. Değişmemek bir erdem olamaz.”
Ali BAYRAMOĞLU
“Cumhuriyet gazetesi epey bir süredir, habercilik refleksi açısından benim beklediğim düzeyde bir performans göstermedi. Cumhuriyet gazetesi bugün, biraz antika bir eşya durumuna düşmüş izlenim veriyor.”
Haluk ŞAHİN
“Şu anda cumhuriyete bir günlük gazete olarak bakmak çok zor. Çok fazla siyasi angajmanla belirlenen bir gazete cumhuriyet.”
Ümit KIVANÇ
“Türkiye’de ideolojik saplantısı olan okuyucu, bağlandığı gazetede hergün kafasındaki düşüncenin bir benzerini, karşılığını bulmak ve böyle kendini güçlü hissetmek gibi bir ihtiyaç içinde oluyor. Bu ilişki gazetecilik açısından doğru bir ilişki değil bence.”
Tan ORAL
“Bu gün gazete aslına dönmüş durumda. Aynı ulusalcılık adı altında son derece kapalı klastrofobik faşizme yaklaşan bir milliyetçilik, ırkçılığa yakın bir yabancı düşmanlığı içerisinde yayın yapıyor.”
Ragıp DURAN
“Cumhuriyet gazetesi bütün bu süreçte bana göre o ulusalcı, askeri duyarlı odağın ekseni oldu, düşünce aynası oldu. Dün öyleydi, bugün nasıl? Bugün de öyle.”
Avni ÖZGÜREL
“Cumhuriyet, bugünkü Cumhuriyet ulusalcı hareketin Türkiye’deki sesidir. Hatta yer yer organıdır.”
Aydın ENGİN
“Gerçekten bir referans gazetesi olarak gelişip büyürdü ve bu Türkiye’de gerek demokrasinin kökleşmesi gerekse gazeteciliğin bugün içine düşmüş olduğu vahim duruma düşmemesine yol açabilirdi.”Şahin ALPAY
“Cumhuriyet tarihi boyunca bazı misyonları kendine üstlenmek gibi bir huy, bir adet geliştirmiş durumdadır Cumhuriyet de. Dolayısıyla yani sadece gazete değildir öyle diyeyim.”
Cengiz ÇANDAR
“2002’den sonra özelikle yeni iktidarın gelişiyle birlikte Türkiye’de çok belirgin olarak, hem ekonomik anlamda, hem toplumsal anlamda, hem sosyolojik anlamda kötüye ve karanlığa gidiş saptadı Cumhuriyet. Bu saptamayla birlikte bu gidişlere karşı giderek yükselen bir muhalif çizgi tutturmuş olduğu doğrudur. Doğrusu da buydu çünkü.”
Ümit ZİLELİ
“Cumhuriyetin birinci sayfasında ne olacağını biliyorum. Bunu tahmin edebilirim.”
Ahmet Turan ALKAN