02 Tem 2008 09:05 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 13:09

"CUMHURİYET GAZETESİ ÇALIŞANLARININ VEREMEYECEKLERİ HİÇ BİR HESAPLARI YOKTUR!... BAŞIMIZ DİK!..." HİKMET ÇETİNKAYA MUSTAFA BALBAY'I NASIL SAVUNDU?...

Aymazlara, hukuk tanımazlara sesleniyorum: "İlhan Selçuk ve arkadaşları Aydınlanma Devrimi´nin bayrağını taşımayı sürdüreceklerdir. Tarikat şeyhlerine, müritlerine, din bezirgânlarına önemle duyurulur..."

Büyük Gözaltı...


Sabaha karşı İlhan Selçuk´u alıp götürmüşlerdi, dün de Mustafa Balbay´ı...


Polisin "Ergenekon" diye adlandırdığı gözaltılar bir yıl önce başlamıştı...


İlhan Ağabey, 21 Mart 2008 tarihinde gözaltına alındı, Mustafa Balbay ise 1 Temmuz 2008´de...


Haberi sabah saat 08.30´da öğrendim...


Bu arada televizyonlar canlı yayına başlamışlardı...


Mustafa Balbay, Tercüman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ufuk Büyükçelebi, emekli Orgeneral Hurşit Tolon, ADD Başkanı emekli Orgeneral Şener Eruygur, Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün de "Ergenekon" kapsamında gözaltına alınanlar arasındaydı...


Evden gazeteye gelinceye dek televizyonların canlı yayınına katıldım...


Televizyonların canlı yayın araçları ve gazeteciler gazetenin önünde bekliyorlardı...


Odama çıktım... Televizyonu açtım...


Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün´ün açıklaması televizyon ekranına yansıdı:


"Atatürk ve Cumhuriyeti sevmekten suçlanıyorum!"


Mustafa Balbay´a gelince...


Mustafa yılların gazetecisi ve köşe yazarı...


Ben Mustafa Balbay´ı öğrencilik yıllarından beri tanırım. Uzun yıllar İzmir´de, İstanbul´da birlikte çalıştık.


Bir hafta önce Ankara´daydım...


Ankara Temsilciliğimizin yeni binasını açtık, akşam yemek yedik...


Benim Mustafa´ uzun uzun anlatmama gerek yok. Yazıları ortada, kitapları ortada...


Ne düşünüyorsa onu yazıyor...


Hedefte Cumhuriyet Gazetesi var...


Cüneyt Arcayürek ve ben televizyonlarda söyledik, bir kez daha yineleyeyim:


"Cumhuriyet Gazetesi çalışanlarının veremeyeceği bir hesap yoktur. Başımız dik. Laik demokratik Cumhuriyete sahip çıkacağız. Demokrasi ve özgürlük karşıtı güçlerle, köktendincilerle, devlet içinde örgütlü çetelerle mücadeleyi sürdüreceğiz. Yerimiz yurdumuz belli. Ama ortalıkta dolaşanlar bir gün mutlaka yargı önünde hesap vereceklerdir."


***


Bugün Sıvas kıyımının on beşinci yıldönümü...


15 yıl önce bugün Sıvas Madımak Oteli´nde onlarca aydınımız, yazarımız, edebiyatçımız, ozanımız, çocuklarımız yobazlar tarafından yakıldı...


İlginçtir, Ankara´