26 Nis 2016 11:53 Son Güncelleme: 20 Kas 2018 08:53

Cumhurbaşkanı Erdoğan Azerbaycan'da

- Erdoğan, BM Medeniyetler İttifakı 7. Küresel Forumu'nda konuştu: (3)- "Aylan bebek kumsala vurduğunda insanlık 'ne yapıyoruz' demeye başladı. Peki Aylan bebek o kumsala vurduğu ana kadar neredeydiniz? Altı yıldır Suriye'de bu insanlar ölüyor. Sadece Ege'de, Akdeniz'de denizden topladığımız insan..

BAKÜ (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Aylan bebek kumsala vurduğunda insanlık 'ne yapıyoruz' demeye başladı. Peki Aylan bebek o kumsala vurduğu ana kadar neredeydiniz? Altı yıldır Suriye'de bu insanlar ölüyor. Sadece Ege'de, Akdeniz'de denizden topladığımız insan sayısı bizim şu anda 100 bine ulaştı. Onları ölümden kurtarabildik." dedi.

Erdoğan, Bakü Kongre Merkezi'nde düzenlenen Birleşmiş Milletler Medeniyetler İttifakı 7. Küresel Forumu'nun açılışında yaptığı konuşmada, Suriye'de ölenlerin sayısının 500 bini aştığını söyledi.

Suriye'de bireysel bir terörün olmadığını, devlet terörü estirildiğini vurgulayan Erdoğan, ülkede insanlarını varil bombalarıyla, toplarla, tanklarla öldüren bir teröristin iş başında olduğuna dikkati çekti.

- "Biz o yavruların denizlerde ölerek sahile vurmalarını görmek istemiyoruz"

"Bunlara karşı acaba kırmızı halılar serenler, kırmızı halılarla bunları karşılayanlar sorumlu değil mi?" sorusunu yönelten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Eğer teröre karşı bu mücadeleyi vereceksek samimi olmak zorundayız. Onlara silah yardımında bulunanlar sorumlu değil mi? Onlara parasal yardımda bulunanlar sorumlu değil mi? İşte bizler medeniyetler ittifakını kurarken Türkiye olarak bu anlayışla bu işin içerisinde bulunduk. Çünkü biz, o yavruların denizlerde ölerek sahile vurmalarını görmek istemiyoruz. Bizim en çok üzüldüğümüz, kahrolduğumuz an budur. Aylan bebeğin kumsala vurduğu zaman insanlık 'ne yapıyoruz' demeye başladı. Peki Aylan bebeğin o kumsala vurduğu ana kadar neredeydiniz? Altı yıldır Suriye'de bu insanlar ölüyor. Sadece Ege'de, Akdeniz'de denizden topladığımız insanların sayısı bizim şu anda 100 bine ulaştı. Onları ölümden kurtarabildik ve şu anda Suriye ve Irak'tan olmak üzere 3 milyon mülteci ülkemizde. Sağ olsun bize dostlar geliyorlar, teşekkür ediyorlar. Biz de bir söz var, 'bal bal demekle ağız tatlanmaz, balı yersen ağız tatlanır.' Şimdi bize teşekkür ediyorlar, iyi güzel de bizim şu ana kadar sadece faturalı olarak yaptığımız harcama 10 milyar doları aştı. Sivil toplum kuruluşlarımızın, belediyelerimizin yaptığı harcamaları söylemiyorum. Onlarla beraber ele alırsak 15-20 milyar dolara ulaşmış vaziyette."

Erdoğan, şu anda Türkiye'deki kamplarda yaşayan sığınmacıların sayısının 280 bin olduğunu belirterek, şehirlere dağılmış olanlarla beraber 3 milyon insanı Türkiye'de misafir ettiklerini bildirdi. Erdoğan, "Hala da biz kapılarımızı batılı ülkeler gibi kapamıyoruz ha, söyleyeyim. O bombalardan kaçıp gelenlere yine açmaya devam edeceğiz, onu da söylüyorum. Çünkü biz o insanları ölüme terk edemeyiz." ifadesini kullandı.

Açılışı yapılan 7. Küresel Forum'un, 'kapsayıcı toplumlarda bir arada yaşama' temasıyla gerçekleştirildiğine işaret eden Erdoğan, yürütülecek mücadelede başarıya götürecek yolun, farklılıklarla birlikte yaşamayı öğrenmekten geçtiğini söyledi.

Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Her türlü teröre karşı mücadele ancak akıllara, kalplere, vicdanlara hitap ederek kazanılabilir. Hoşgörüsüzlüğü, ayrımcılığı, yabancı düşmanlığını aşabildiğimiz, farklı olana korkuyu yenebildiğimiz gün bu mücadeleyi kazanabiliriz. Şiddet yanlıları, genç nesilleri, inanç değerlerinin çarpıtılmasıyla ürettikleri ütopyalarla etkiliyor ve felakete sürüklüyorlar. Bunların yerine yeni nesillere, inançlarının adaleti ve eşitliği temel alan gerçek mesajlarını en doğru şekilde öğretmeliyiz. Farklı inançların mensupları olarak bunu başardığımızda dünyanın hepimizin birlikte yaşayabileceği bir yer olduğu daha iyi anlaşılacaktır. Bu doğrultuda birlikte çalışmaya devam etmeliyiz. Medeniyetler ittifakına, ittifakın ilke ve değerlerine her zamankinden daha güçlü bir şekilde sahip çıkmalıyız. 21. yüzyılda insanlığın vardığı yerin, gündemini terör örgütlerinin belirlediği bir sona mahkumiyet olmadığına, olamayacağına inanıyorum."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yeni nesillere daha güzel bir gelecek bırakmak için sesimizi bugünden yükseltmeli ve derhal harekete geçmeliyiz" çağrısında bulunarak, forumda iki gün sürecince verilecek mesajların çok önemli olduğuna dikkati çekti.

Erdoğan, dünyanın dört bir yanında hoşgörüsüzlüğün, ırkçılığın, nefret söyleminin, ayrımcılığın acısını çekenlerin gözlerinin şu anda Bakü'ye çevrilmiş olduğunu ve herkesin Bakü'den çıkacak sonuç bildirgesini beklediğini aktararak, şunları kaydetti:

"Aynı şekilde bu eğilimlerden güç alarak büyüyen radikal akımların savunucularının da gözleri üzerimizdedir. Bizlerin karşılıklı saygı, hoşgörü ve diyalog zemininde kenetlenmemizden en fazla hicap duyacak olanlar da işte bunlardır. Foruma katılan siyasi ve dini liderler, kanaat önderleri, özel sektör ve sivil toplum temsilcileri olarak hepimize düşen görevler var. Dünya kamuoyuna ittifakın kuruluş amacını teşkil eden karşılıklı saygı, anlayış ve diyalog temelinde, barış içinde bir arada yaşama hedefinin mümkün olduğu mesajını vermeliyiz. Bu hedefe ulaşmak için el birliğiyle çalışmaya kararlı olduğumuzu hem mazlumlara hem de zalimlere en gür sesle duyurmalıyız. Bakü'de ittifakı ve değerlerini daha da ileriye taşıma kararlılığımızı şüpheye yer bırakmayacak bir açıklıkla ortaya koyacağımızı düşünüyorum. Medeniyetler İttifakı girişiminin güçlü bir şekilde faaliyetlerini devam ettirmesi için gerekli olan siyasi ve mali desteğin süreceğini hep birlikte beyan etmeliyiz. Bu onurlu duruş sadece insanlığın bizden beklentisi değil, gelecek nesillere karşı da borcumuzun bir gereğidir."

(Bitti)