Sağlık
27 Eyl 2021 21:57 Son Güncelleme: 27 Eyl 2021 22:20

Covid-19 cinsel hayatı öldürdü mü? Dikkat çeken araştırma

İngiltere'de 1990'lardan bu yana her 10 yılda bir yapılan Ulusal Cinsel Davranışlar ve Yaşam Tarzı Anketi 2020-2021 için özel Covid-19 anketi yaptı.

İngiltere'de 1990'lardan bu yana her 10 yılda bir yapılan Ulusal Cinsel Davranışlar ve Yaşam Tarzı Anketi 2020-2021 için özel Covid-19 anketi yaptı. Natsal-Covid adı verilen anket çalışması cinsel hayat konusunda karmaşık bir tablo çizdi.

Ankete katılanların yüzde 78'i cinsel hayatlarının bu dönemde değiştiğini belirtirken, çoğunluğun bu değişimi olumsuz olarak nitelemesi dikkat çekti.

Londra Hijyen ve Tropikal Tıp Okulu, University College London ve Glasgow Üniversitesi tarafından ortak çalışma ile yapılan anketten öne çıkan bazı noktalar:

Her 10 kişiden biri cinsel zorluklar yaşadığını kaydederken, bu durumun tam kapanma ile birlikte başladığını ya da daha kötüye gittiğini ifade etti.

Her ne kadar katılımcıların yüzde 63'ü bir çeşit cinsel aktivite içinde olduğunu belirtse de, bunların yüzde 73'ünün birlikte yaşayan çiftlerden oluştuğu görüldü.

Birlikte yaşamayan çiftlerin cinsel yaşamları tam kapanma döneminde kaçınılmaz olarak iyice azaldı.

Bu dönem bir ilişkisi olmayanlar için daha da zorlu geçti. Ankete katılan 30 kadından yalnızca biri yeni bir cinsel partner kazandığını belirtirken, bu durum her 10 erkekte bir olarak gerçekleşti.

TAM KAPANMANIN BİTMESİ CİNSEL DAVRANIŞLARI DEĞİŞTİRDİ Mİ?

Etkin ve yaygın bir kampanya ile 16 yaş ve üzeri nüfusunun yüzde 82'sinden fazlasını aşılayan İngiltere yaz aylarının ortasında Covid-19 salgınına karşı önlemlerin büyük çoğunluğunu kaldırdı. Hayatın olabildiğince normale döndüğü bu dönemde özgürlüklerin kısıtlanmasının ardından cinsel faaliyetlerde gözle görülür bir artış beklentisi ortaya çıktı. Ama durum beklendiği şekilde gelişmedi.

İngiltere'de toplumdaki cinsel faaliyetleri anlamada kullanılan başlıca yöntemlerden biri cinsel yolla bulaşan hastalıklarda yaşanan artışın gözlenmesi. Son dönemde bu tür hastalıklarda bir artış eğilimi görülüyor, ancak The Guardian gazetesine konuşan uzmanlar bu dönemde bu veriyi cinsel faaliyetlerin arttığı şeklinde yorumlamanın yanıltıcı olabileceği görüşünde. Çünkü uzmanlara göre sağlık sisteminde salgının yol açtığı tıkanıklık sebebiyle vakalar ilgili sağlık kurumlarının gündemine gecikmeli olarak gelmeye başladı.

Bu durumun nedenlerini anlamak için birçok farklı unsuru değerlendirmek gerekiyor. Örneğin salgının ilk dönemlerinde yaşanan stres ve psikolojik baskının çiftlerin cinsel hayatını olumsuz etkilediği görüldü. Bu dönemde Covid-19'a yakalanmamak için yapılan "güvenli seks" uyarıları bazı davranış ve algılarda değişikliğe neden oldu.

YENİ NORMALDE CİNSEL DAVRANIŞLARI ETKİLEYEN FAKTÖRLER

"Yeni normal"de daha önceden varolmayan bazı faktörler cinsel hayatı etkilemeye başladı.

Covid-19'a yakalanma korkusu bunun altında yatan en temel etken. Bu korkunun getirdiği hijyen takıntısı, sosyal mesafe nedeniyle bazı sosyal ve cinsel becerilerin geçici kaybı, evde "kendi kabuğunda yaşamanın" verdiği güven hissi, yeninin getirdiği belirsizlik, korku ve endişe sayılabilir.

Ayrıca uzun Covid'in yol açtığı fiziksel rahatsızlıklar, halsizlik, psikolojik açıdan kaygıları ve cinsel arzu ya da kabiliyette ortaya çıkan kayıplar da cinsel davranışları olumsuz yönde etkileyebiliyor.

Dikkat çeken bir diğer etken de fiziksel görünümle ilgili. Tam kapanma döneminde genişleyen bel çevresinin yalnızca sağlık sorunlarına değil, özgüven kaybına da yol açabildiğine dikkat çeken uzmanlar bu konuda yaşanan sıkıntının cinsel etkinliğe de olumsuz yansıdığının altını çiziyor.