CNN Türk ilk kez mi boykot ediliyor? Akif Beki'den tarihi hatırlatma!
Karar yazarı Akif Beki, bugünkü yazısında, CNN Türk'ü boykot etme kararı alan CHP'ye iktidar tarafından gelen tepkileri kaleme aldı.
"Duyan da sanki ilk kez böyle bir hadise vuku buluyor, tarihte bir eşi menendi daha yok, görülmüş şey değil sanacak" diyen Beki, "Dik alasını AK Parti yaptı bunun" dedi.
AKP'nin partililer ve bürokratlara zamanında Doğan Grubu ekranlarına ve gazetelerine demeç vermeyi yasakladığını, kamu kurumlarına gazetelerini aldırmadığını hatırlatan Beki, "Hafızam yanıltmıyorsa, Erdoğan Başbakan olarak Doğan Grubu'na topyekün boykot kararı aldığında, sene 2008'di. Medya boykotu fikrini CHP bulmadı. İlk CHP başlatıyor, yeni bir çığır açıyor da değil. Bu kampanyanın kompedanı, fikir babası CHP'ymiş gibi tepkiler vermek, her şeyden önce AK Parti'nin mücadelesine ve mirasına saygısızlık olmaz mı (!) Ki o da geçmişi ya bilmemektendir, ya körkütük cehalet eseridir. Yahut da gerçeği bildiği halde inkar ederek düpedüz çarpıtma ikiyüzlülüğünden" ifadelerini kullandı.
İşte Akif Beki'nin bugünkü yazısı:
CHP'nin boykot kararına iktidar cenahından gelen tepkiler, alelacayip. Duyan da sanki ilk kez böyle bir hadise vuku buluyor, tarihte bir eşi menendi daha yok, görülmüş şey değil sanacak...
Dik alasını AK Parti yaptı bunun, ben mi yanlış hatırlıyorum? Sadece partililere yasaklamadı, iktidar gücüyle bürokratlara da Doğan Grubu'nun ekranlarını, gazetelerini yasakladı. Sadece partililere izlememe, okumama çağrısı yapmadı. Kamu kurumlarına da gazetelerini aldırmadı, televizyonlarını açtırmadı.
Hafızam yanıltmıyorsa, Erdoğan Başbakan olarak Doğan Grubu'na topyekün boykot kararı aldığında, sene 2008'di.
Medya boykotu fikrini CHP bulmadı. İlk CHP başlatıyor, yeni bir çığır açıyor da değil.
Bu kampanyanın kompedanı, fikir babası CHP'ymiş gibi tepkiler vermek, her şeyden önce AK Parti'nin mücadelesine ve mirasına saygısızlık olmaz mı (!) Ki o da geçmişi ya bilmemektendir, körkütük cehalet eseridir. Yahut da gerçeği bildiği halde inkar ederek düpedüz çarpıtma ikiyüzlülüğünden.
CHP bu işleri öğrenme aşamasında, daha acemisi, deneyim kazanmak için önünde uzun bir yol var, bu tecrübede ustasının eline su bile dökemez, ancak mucidin çömezi olabilir, henüz taklit aşamasında, ne gördüyse onu ancak kısmen kopyalıyor.
Belki CNN Türk yalnızca bir başlangıç, boykot genişleyip büyüyerek devam edebilir ileride. Fakat iktidar icraatlarının yanında bu boykot ölçeği, devede kulak bile değil.
Ne pişkin mavallar okuyorlar, aklınız şaşar...
CHP önce boykot hazırlığını sızdırıp kanalı tehdit etmiş, sonra pazarlık yapmaya çalışmış, CNN Türk tavize yanaşmayınca da boykotu uygulamaya sokmuş, bir de utanmadan medya özgürlüğü ve demokrasiden söz ediyorlarmış, muhalefetteyken bunu yapan iktidarda neler yapmazmış!
Yahu yapmadık daha ne bırakıldı ki CHP iktidara gelince yapacak?
AK Parti’ye hak da CHP’ye değil mi?
Dün AK Parti’nin medyadan şikayeti neydiyse, bugün CHP’ninki de üç aşağı, beş yukarı aynı.
Medya boykotuna dün AK Parti’nin başvurma gerekçeleri neydiyse, bugün CHP’ninkiler de onlar.
Dün AK Parti boykot başlatırken ne kadar haklıydıysa, bugün CHP de o kadar.
CHP; CNN Türk’ün tek taraflı yayın yaptığı, konuk seçiminde denge gözetmediği, kendilerine adil ve düzgün ifade hakkı tanımadığı, iktidarın borazanına ve propaganda aygıtına dönüştüğü gibi gerekçeler öne sürüyor...
İktidarın dünkü gerekçelerinden farkı ne?
CHP; muhalefete göstermelik yer verip tarafgirliklerini maskelemelerine, yansızmış numarası yapmalarına alet olmayacakmış. Bu tiyatroyu, figüranlığını oynayarak meşrulaştırmayı reddediyormuş. Kendilerini daha fazla kullandırtmayacaklarmış...
İktidarın dünkü boykot mantığından eksiği yok da fazlası mı var?
Yine de...
Dün boykota çekince koymuştum, yan etkileri ve alışkanlık yapma riski nedeniyle doğru gelmemişti. Bugün de sorulsa benzer görüş bildirirdim. Tatlıya bağlanmasını tercih edeceğimi de cuma yazımda özellikle belirttim.
Ama tatlıya bağlanamadı ve dün olduğu gibi bugün de boykotçu tarafı bundan dolayı suçlayamıyorum.
Vebali, tek başına boykot edene yükleyemeyiz. Bu noktaya gelinmesinde, boykot edilenin yanlışlarının payı ve sorumluluğu da gözardı edilemez.
Dün o yüzden şöyle noktalamıştım yazımı:
“Demek ki siyasi partiler ve gruplar, örgütlülükten gelen güçlerine yaslanarak medyayı baskı altına almak için boykot silahına başvurabiliyormuş. Bazı şartlar başka seçenek tanımayıp buna zorlayabiliyor, hizaya getirmek için medya boykotunu haklılaştırabiliyormuş.”
Son dileğim, inşallah CHP bu boykotu önceki gibi şirazesinden çıkarıp kalıcı bir silaha dönüştürmez. İnşallah, medyayla tekrar normalleşme imkanını ortadan kaldırmaya dek uzamaz. Ve esir alıp ele geçirmeye, medyada tekel kurup kartelleşmeye filan kalkışmakla bitmez.
İktidar pratiğinde görüldüğü üzere, iki tarafın da kaybına sebep bir yanılgı olur bu.