07 Oca 2011 13:54
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:56
CİNER DERGİ GRUBU'NDA İŞSİZ KALANLAR İÇİNİ MEDYARADAR'A DÖKTÜ! HANGİ İSİMLERE ATEŞ PÜSKÜRDÜLER?(MEDYARADAR/ÖZEL)
Ciner Dergi Grubu'nda 6 derginin kapatılmasıyla birlikte işsiz kalan yaklaşık 200 kişi adına yazılan bir mektup bize ulaştı. Aynen yayınlıyoruz...
İşte Medyaradar’a gönderilen o mektup...
Sevgili Mehmet Demirel yaklaşık üç yıl önce senin peşinden buraya geldik. Sana inanmış ve güvenmiştik. Çoğumuz Sabah Dergi Grubu’nda tazminatını, kıdemini ve kariyerini bıraktı. “Burası yakında batacak” diye bizi transfer ettiğin yer üç yılda hiç adam çıkarmadı, dergi kapatmadı ve hatta yeni dergiler çıkarttı. Gelelim bize… Newsweek eki hariç hiç birimiz Sabah’tan çok büyük maaş ve imkanlarla geçmedik. Burada sizinle birlikte bir gelecek gördüğümüz için geçtik. Transfer görüşmelerinde bize neler dediğinizi bir düşünün. Bir de şu andaki halinize bakın. Bizim düştüğümüz bu durumun da sizin düştüğünüz durumun da mimarı sizsiniz… Gelin kısa bir geçmişe yolculuk yapalım.
Buraya geçer geçmez daha ilk aylarda onlarca kişiyi yerinden yurdundan dergisinden edip transfer ettikten sonra ekonomik krizi bahane ederek çıkartmayı planladığınız dergileri daha çıkmadan kapatıp onlarca kişiyi kapının önüne koydunuz. Aradan birkaç ay geçmişti ki, bu kez 6 dergiyi de bir günde kapatıverdiniz. 30 dergilik bir dergi imparatorluğu kurmayı planlarken 9 dergiye kalıverdiniz. Sonra patrona da işe de bize de küstünüz. Odanızdan çıkmaz, bizimle görüşmez , haklarımızı savunmaz bir hale büründünüz. Bütün yetkiyi yan odanızdaki Fatoş hanıma bıraktınız. Size toparlanmanız ve işe tekrar asılmanız için her gün neredeyse “yakınlarınız” vasıtasıyla yalvardık. Küskünleri oynadınız ve odanızdan çıkmadınız. İşte sizin çıkarttığınız dergiler ve sizin genel müdür olduğunuz şirket kapatıldı. Siz hala o odada dergisiz CEO olarak öylece oturuyorsunuz. Zaten yıllardır Fatoş hanımın yönetiminde olan 3 dergi kaldı. Ofis boyu bile sizle muhatap değil biliyorsunuz… Şimdi yüzlerce kişiyi kapının önüne koydunuz ve siz hala oradasınız. Bize yönetimin kararı diyorsunuz o zaman siz de alın çantanızı ve yürekli bir adam gibi çekin gidin. Tarihe yüzlerce kişinin hayatıyla oynayan bir genel müdür olarak geçmektense adamlarının peşinden ayrılan bir kahraman olarak geçin.
Üç yıl öncesine kadar Türkiye’deki dergiciliğin duayeniyken, şimdi sekreteri ve şoförü bile işten çıkartılmasına engel olamayan aciz bir müdür olarak odanızda oturmayın. Neden hala o odada oturuyorsunuz anlayamıyoruz. Neden sadece para mı?.. O odada oturmak ve para kazanmak için mi bizi kapının önüne koydunuz.
Son sözümüz Turgay Ciner’e… Bir zamanlar Fatih Altaylı’nın da sizin hakkında yazdığı gibi medya patronluğu size göre değilmiş. Aldığınız her işi batırdınız ve yüzünüze gözünüze bulaştırdınız. Sabah’ı aldınız beceremediniz, Kanal 1’i aldınız mundar ettiniz, efsane haber sitesi Habertürk.com’un hali ortalarda, Sabah ekonomi servisini aldınız şimdi yok oldular, örnekleri çoğaltmak mümkün. Türkiye’nin dergicilik denildiğinde ilk akla gelen ismi Mehmet Demirel’i bakın ne hale getirdiniz.
Allah büyük, biz bir yerlerde bir iş bulup yine çorbamızı kaynatırız. Yine mutlu olmasını biliriz. Ya siz?...
Ciner Dergi Grubu mağdurları
Sevgili Mehmet Demirel yaklaşık üç yıl önce senin peşinden buraya geldik. Sana inanmış ve güvenmiştik. Çoğumuz Sabah Dergi Grubu’nda tazminatını, kıdemini ve kariyerini bıraktı. “Burası yakında batacak” diye bizi transfer ettiğin yer üç yılda hiç adam çıkarmadı, dergi kapatmadı ve hatta yeni dergiler çıkarttı. Gelelim bize… Newsweek eki hariç hiç birimiz Sabah’tan çok büyük maaş ve imkanlarla geçmedik. Burada sizinle birlikte bir gelecek gördüğümüz için geçtik. Transfer görüşmelerinde bize neler dediğinizi bir düşünün. Bir de şu andaki halinize bakın. Bizim düştüğümüz bu durumun da sizin düştüğünüz durumun da mimarı sizsiniz… Gelin kısa bir geçmişe yolculuk yapalım.
Buraya geçer geçmez daha ilk aylarda onlarca kişiyi yerinden yurdundan dergisinden edip transfer ettikten sonra ekonomik krizi bahane ederek çıkartmayı planladığınız dergileri daha çıkmadan kapatıp onlarca kişiyi kapının önüne koydunuz. Aradan birkaç ay geçmişti ki, bu kez 6 dergiyi de bir günde kapatıverdiniz. 30 dergilik bir dergi imparatorluğu kurmayı planlarken 9 dergiye kalıverdiniz. Sonra patrona da işe de bize de küstünüz. Odanızdan çıkmaz, bizimle görüşmez , haklarımızı savunmaz bir hale büründünüz. Bütün yetkiyi yan odanızdaki Fatoş hanıma bıraktınız. Size toparlanmanız ve işe tekrar asılmanız için her gün neredeyse “yakınlarınız” vasıtasıyla yalvardık. Küskünleri oynadınız ve odanızdan çıkmadınız. İşte sizin çıkarttığınız dergiler ve sizin genel müdür olduğunuz şirket kapatıldı. Siz hala o odada dergisiz CEO olarak öylece oturuyorsunuz. Zaten yıllardır Fatoş hanımın yönetiminde olan 3 dergi kaldı. Ofis boyu bile sizle muhatap değil biliyorsunuz… Şimdi yüzlerce kişiyi kapının önüne koydunuz ve siz hala oradasınız. Bize yönetimin kararı diyorsunuz o zaman siz de alın çantanızı ve yürekli bir adam gibi çekin gidin. Tarihe yüzlerce kişinin hayatıyla oynayan bir genel müdür olarak geçmektense adamlarının peşinden ayrılan bir kahraman olarak geçin.
Üç yıl öncesine kadar Türkiye’deki dergiciliğin duayeniyken, şimdi sekreteri ve şoförü bile işten çıkartılmasına engel olamayan aciz bir müdür olarak odanızda oturmayın. Neden hala o odada oturuyorsunuz anlayamıyoruz. Neden sadece para mı?.. O odada oturmak ve para kazanmak için mi bizi kapının önüne koydunuz.
Son sözümüz Turgay Ciner’e… Bir zamanlar Fatih Altaylı’nın da sizin hakkında yazdığı gibi medya patronluğu size göre değilmiş. Aldığınız her işi batırdınız ve yüzünüze gözünüze bulaştırdınız. Sabah’ı aldınız beceremediniz, Kanal 1’i aldınız mundar ettiniz, efsane haber sitesi Habertürk.com’un hali ortalarda, Sabah ekonomi servisini aldınız şimdi yok oldular, örnekleri çoğaltmak mümkün. Türkiye’nin dergicilik denildiğinde ilk akla gelen ismi Mehmet Demirel’i bakın ne hale getirdiniz.
Allah büyük, biz bir yerlerde bir iş bulup yine çorbamızı kaynatırız. Yine mutlu olmasını biliriz. Ya siz?...
Ciner Dergi Grubu mağdurları
