24 Ara 2011 10:08 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 13:09

ÇİÇEK'TEN KENDİNE KIYAK GEÇEN GAZETECİLERE UYARI!

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, hangi konuda kendi kendilerine kıyak yapan gazetecileri uyardı?

Çiçek, Fransa Meclisinde kabul edilen “Ermeni teklifi” ile ilgili düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin, dün akşam TBMM Genel Kurulunda, milletvekillerinin emekliliği konusunda yapılan düzenlemeye ilişkin sorusunu da yanıtladı.

Bir gazetecinin “düzenlemeyle ilgili rakamsal bilgi” olup olmadığı sorusuna karşılık Çiçek, şunları kaydetti:

“Şu an rakamlarla uğraşır noktada değiliz. İhtiyaçtan dolayıdır. Kişilere sağlanmış bir imkan değil, bir statüyle ilgili imkandır. Siz de TBMM’nin içindesiniz. Milletvekillerinin nasıl çalıştığını, giderlerinin neler olduğunu biliyorsunuz. Bunlara bakarak değerlendirin. Bu ülkede bir çok kamu görevlisinin maaşını da devlet, millet veriyor. Bunların yaşadığı hayatlara, devletin onlara sağladığı imkanlara bakın. Sadece milletvekilleriyle ilgili olduğu zaman kaleminizden kan damlamasın. Gerçekçi olun, çünkü ’burada 7 liraya yemek çıkıyor’ diye ortalığa ayağa kaldırdık. Sanki ’Başbakanlıkta yemek 30 liraya çıkıyor, İçişleri Bakanlığında 40 liraya çıkıyor, falanca devlet kurumuna da 7 liraya burada çıkıyor’ diye sanki milletvekillerinin çoluğu çocuğu sabah öğle akşam burada yemek yiyor tarzında. Parlamentoya karşı biraz daha kışkırtıcı bir üslupla bu türlü yazılar yazılıyor. Elinizi vicdanınıza koyun. Milletvekillerinin hangi şartlar altında burada görev yaptığı, giderleri bellidir. Kamuda çalışan üst düzey görevliler bir yere gidecek olsa araba devletten, şoför devletten, benzin devletten, uçak parası devletten, ayrıca harcırah...Ama milletvekilinin seçim bölgesine gider, yaptığı tüm harcamalar kendi cebindendir. Biraz gerçekçi olmak lazım. Dünya parlamentolardaki bu türlü durumlar da dikkate alınarak bir değerlendirme yapılmıştır. Konuyu bu çerçevede mütalaa etmek lazım. Değilse, Parlamentoyu suçlamak, Parlamentoya karşı bir tavır geliştirmek adına kullanılmasını da ben şahsen doğru bulmam. Bu bir ihtiyaçtır, intibak durumu söz konusuydu. Yapılan bundan ibarettir. 4 grubun da birlikte karar verdiği bir iştir.”


İHTİYAÇTAN DOĞMUŞ


Öte yandan Türk Parlamenterler Birliği (TPB) Genel Başkanı Hasan Korkmazcan, milletvekillerinin emekliliklerine yönelik yapılan düzenlemeden 160’ı eski toplam 330 milletvekilinin faydalanacağını bildirdi. Korkmazcan, dün akşam Emekli Sandığı Kanununda yapılan bir değişiklikle parlamenterlerin emeklilik statüleri ile ilgili bir düzenleme yapıldığını hatırlattı.

2000’li yıllarda, yapılan bir düzenlemeyle milletvekillerinin kademe ve statüsünün geriye itildiğini ifade eden Korkmazcan, “Bunun üzerine Anayasanın 86. maddesinde Anayasa Mahkemesinin gerekçeleri dikkate alınarak bir değişiklik gerçekleştirildi. O günden itibaren bir uyum kanunu ihtiyacı vardı. Bu uyum kanununun bir kısım hükümleri dün çıkarılabildi. Birden bire ortaya çıkmış düzenleme değildir. Geçmişte doğmuş bir anayasal zorunluluğun sonucudur” dedi.

Milletvekillerinin 2000’li yıllara kadar Emekli Sandığının en yüksek iştirakçisi olarak emekli olduklarını hatırlatan Korkmazcan, “Aylık bakımından Başbakanlık Müsteşarı, emeklilik bakımından da Genelkurmay Başkanı ile aynı konumdaydı. Aynı statüdeydi. Bu 2000’li yıllarda değiştirilmiş. Şimdi yeniden milletvekilleri en yüksek iştirakçi statüsündekilerin düzeyine getirilmiş oluyor. Aylıkların hesaplanmasında 5510 sayılı kanunun 43. maddesindeki istisna maddesine milletvekilleri de eklenmiş oldu” dedi.

MİLLETVEKİLLERİNİN İNTİBAKLARI SAĞLANDI


Korkmazcan, 5510 sayılı kanun çıkarılırken milletvekillerinin özel durumlarının ve Anayasadaki statülerinin dikkate alınmadığını savunarak, “Milletvekilleri Sosyal Güvenlik Kanununa girmedi.

Halbuki Anayasa, Emekli Sandığı ile milletvekillerinin ilişkilendirilmesini emrediyor. Ama Emekli Sandığının da tüzel kişiliği ortadan kaldırılınca, milletvekilleri ile ilgili boşluk doğmuştu. Bu sebeple şu anda 24. Dönem milletvekilleri arasında emeklilik bakımından 3-4 türlü statü var. Eşitsizlik var. Bu eşitsizliğin giderilmesi ve 5510 sayılı kanundaki boşluğun doldurulması da bu yolla sağlandı” ifadesini kullandı.

Korkmazcan, 2000 yılından önce milletvekili olup da emekli olamayanlara temsil ödeneği ödendiğini belirterek, “2000’den sonraki dönemlerde, 21, 22, 23’üncü dönemlerde seçilip de emekli olamamış gençlere temsil ödeneği de verilmiyor. Burada bir eşitsizlik vardı. Yeni düzenleme ile bu da giderilmiş oluyor” dedi.

Hasan Korkmazcan, şunları söyledi:

“Biz geçen yıllarda milletvekillerinin parlamento dışındaki faaliyetlerinin tümünü kapsayan bir kanun taslağı hazırladık. Bunu siyasi parti gruplarına sunduk. Onun takibini sürdüre geldik. Çünkü hala her kurumun kanunu var ama Meclisin yok. Meclisin İçtüzüğü var. Değişik kanunlarda Meclis ile ilgili düzenlemeler var. Bunların tek bir kanun çatısı altında toplanmasının, demokratik siyasi hayatın sağlıklı bir şekilde yürümesi bakımından çok büyük önemi vardır. Bunu sağlamaya çalışıyoruz. Şimdi o kanun taslağı üzerindeki son değişiklikleri de dikkate alarak, taslağın bir an önce yasalaşması için gayretlerimizi sürdüreceğiz. Milletvekillerinin görevi sadece yasa yapmak değildir. Aynı zamanda denetim ve temsil görevi var. Bu görevlerin yerine getirilmesinin kurallara bağlı olması lazım. Bu kurallar demokratik siyasi hayatın daha sağlıklı işlemesini sağlayacaktır.”

10 YILLIK GECİKME

Yapılan düzenlemenin “zam” olduğu yönündeki iddialara ise Korkmazcan, “2000 yılında parlamenterlerin konumu nasıldı? 2000’den sonra oralarda ne gibi değişiklikler yapıldı? Onlar mukayese edilerek bulunabilir. Aslında 10 yıllık bir gecikme ile 10 yıl önceki konuma getirilmiştir, statü açısından milletvekilleri” yanıtını verdi.

Korkmazcan, düzenlemenin “gece yarısı” gelmesi eleştirilerine karşın “Emekli Sandığında ve Sosyal Güvenlik Kanunlarında değişiklik yapan tasarı gelmişti. Düzenleme buraya konulabilirdi. Çerçeve kanun buydu” dedi.

Düzenlemenin Plan ve Bütçe Komisyonunda ele alınmadan TBMM Genel Kurul’da gruplar tarafından verilen bir önerge ile yasalaşması için de Korkmazcan, “Bu yıllardan beri gündemde olan bir konuydu. Emeklilikle ilgili uyum kanunun çıkarılması, ertelene ertelene bugüne kadar gelmişti. Zaman bakımından şu yapılabilirdi: Geçen Mart ayında taslağımızı siyasi partilerimize sunmuştuk. Parlamento dergimizde de yayınlamıştık. O zaman da çıkarılabilirdi ama Meclis ancak bugün vakit bulabildi” karşılığını verdi.

DÜZENLEMEDEN KİMLER FAYDALANACAK?


Korkmazcan, eski milletvekilleri arasında emekli olamamış “yüzlerce” kişinin bulunduğunu belirterek, “Bu vesile ile kamuoyundaki bir yanlışı düzeltmek isterim. Eski dönemden 160 civarında milletvekili ile şu anda Meclis’te bulunan ve Emekli Sandığı ile bağlantısı olmayan 170 milletvekili var. Düzenlemeden bunlar faydalanacak. Şu anda Mecliste 900-1200 TL emekli aylığı alan var. Mesela Süleyman Çelebi, sendikacı, 1200 TL mi ne alıyor. Bu Meclis sadece yüksek bürokratların seçileceği bir kurum değildir. Bu Meclis, halkın her kesiminden insanın seçildiği görev yaptığı bir kurumdur. Milletvekillerinin aylıklarında eşit olduğu gibi emekliliklerinde de eşit olmaları esastır” diye konuştu.

GRUPLARIN ANLAŞMASINA ÖNEM VERDİK

Düzenleme Genel Kurula inmeden önce grupların anlaştığını bildiren Korkmazcan, şu ifadeleri kullandı:

“Daha önce Sayın Cumhurbaşkanımızla, Meclis Başkanımızla, siyasi parti genel başkanları ile Sayın Başbakanımızla anamuhalefet partisi başkanı ile görüşmeler yaptık. Bizim için parlamentonun yasama faaliyetlerinin kaliteli yapılması için gerekli olan düzenlemeleri Meclisin hep birlikte yapması esastır. O konuda gruplara teşekkür ediyorum. Zamanlama ancak bugüne yetişebildi. Meçhul bir şey değil. Parlamentoya yansıma şekli zamana ve gündemdeki duruma göre parlamento müzakereleri değişebilir. Bu konu bir eksiklik görülüyorsa biraz önce saydığım eşitsizliklere bakılması lazım. Bir de milletvekilleri ile 2000 yılından önceki kamu görevlilerinin dereceleri neydi? Bugün dereceleri nerelere gelmiş. Milletvekillerine de bakmak lazım. Şimdi o paralellik sağlanıyor.”