11 Kas 2015 17:12
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 18:10
Cem Yılmaz'ın 'Ali Baba'sına eleştirmenlerden övgü!
Cem Yılmaz'ın 13 Kasım Cuma günü gösterime girecek merakla beklenen filmi 'Ali Baba ve 7 Cüceler'i ilk izleyen sinema yazarları oldu. İşte eleştirmenlerin filmle ilgili görüşleri...
Gerçekten eğlendirici bir komedi olduğu gayet açık
Atilla Dorsay (T24): Cem’in filmi son dönemin komedi filmlerinin aksine büyük ölçüde aksiyona dayalı ve tümüyle Bulgaristan ve Soyfa dekorunda çekilmiş film bu açıdan hemen hiç aksamıyor. Aslında komedi yanı da çok iyi. Hele ‘Barış Manço sahnesi’ ya da kahramanlardan birinin zombileşmesigibi bölümler akıllara yerleşiyor. Ayrıca Manço, İzzet Altınmeşe, Cemal Süreya hatta Namık Kemal gibi ulusal ikonlara değinmeler de son derece yerli yerinde. Belki aşırı küfür kullanımı eleştirilebilir ama onun dışında düzeyli ve gerçekten eğlendirici bir popüler komedi olduğu gayet açık.
Bu tür ‘mozaik’lere çok ihtiyacımız var...
Uğur Vardan (Hürriyet/ Radikal): Güncel ve yerel göndermeleri, kimi kültürel değerlere sahip çıkan tavrı (Barış Manço, İzzet Altınmeşe gibi...), kendi sinemasal geçmişine ilişkin hatırlatmaları ile gayet keyifli bir film olmuş. Sinemada bu tür ‘mozaik’lere çok ihtiyacımız var.
Seyirciyi memnun edecek kaliteli bir komedi
Nil Kural (Milliyet): Cem Yılmaz geniş kitlelerce sevilen mizahını ana akım ticari sinemanın alışıldık seviyesinin üzerinde yapım şartlarıyla sunuyor. Film yerli sinema izleyicisini memnun edecek kaliteli bir ticari komedi örneği.
Evet kahkaha komasına girdim ama...
Murat Özer (Arkapencere.com): Bunca yıl ve bunca filmden sonra Cem Yılmaz’dan bu kadar ‘dağınık’ bir çalışma görmek şaşırttı beni. Evet, bazı sahnelerde kahkaha komasına girdim ama ‘o anlar’ da bütünü taşıyacak güçten yoksundu. Filmin uzunca bir bölümüyse neredeyse ‘duruyor’, ki bu da ‘iddia’sından uzaklaştırıyor Cem Yılmaz sinemasını. En kötüsü de, bir cümlelik hikâyesinin içini doldurmanın zorluğunu aşamıyor film. Keşke bir değil de birkaç cümlede anlatılabilseydi hikâye!
Hem sinemasal hem de mizahi zekasını çok iyi harmanlamış
Olkan Özyurt (Sabah): Cem Yılmaz, Arif’ten sonra yine onun gibi keskin pratik zekalı ve pragmatik Şenay karakteriyle Avrupa özentimize, beyaz Türk takıntımıza, ‘mozaik’ halimize alaycı bakışını masal, macera biraz da korku türleriyle harmanlayıp eğlenceli bir seyirlik koyuyor önümüze. Cem Yılmaz’ın hem sinemasal zekasını hem de o mizahi zekasını çok iyi harmanladığı bir film diyebilirim.
Komik anları yok mu, var, hem de oldukça...
Şenay Aydemir (Hayat TV): Önceki filmleri “Yahşi Batı” ve “Pek Yakında”dan daha iyi olmasına rağmen, gişe baskısı Cem Yılmaz filmlerini de giderek tek düze hale getiriyor sanki. Her filmde aynı karakterin başka maceralarını izliyormuşuz hissi uyanıyor. Komik anları yok mu, var. Hem de oldukça iyi anlar. Ama filmin tempo ve dağınıklık sorunlarını çözemiyor malaesef.
ALİ BABA VE 7 CÜCELER
Yönetmen: Cem Yılmaz
Oyuncular: Cem Yılmaz, Irina Ivkina, Zafer Algöz, Çetin Altay
Konu: Başarısız geçen iş hayatlarının yapacakları yurt dışı seyahatinde değişeceğini düşünen Şenay ve İlber, katıldıkları bahçecilik fuarında yanlış kişilerle karşılaşıp beklemedikleri bir olayın tam ortasına düşerler. Şenay ve İlber, dünyayı tehdit eden bir güç ile karşı karşıya olduklarını kısa zamanda anlayarak, hem kendilerini hem de tüm insanlığı bu beladan kurtarmanın yollarını aramaya başlar.
Atilla Dorsay (T24): Cem’in filmi son dönemin komedi filmlerinin aksine büyük ölçüde aksiyona dayalı ve tümüyle Bulgaristan ve Soyfa dekorunda çekilmiş film bu açıdan hemen hiç aksamıyor. Aslında komedi yanı da çok iyi. Hele ‘Barış Manço sahnesi’ ya da kahramanlardan birinin zombileşmesigibi bölümler akıllara yerleşiyor. Ayrıca Manço, İzzet Altınmeşe, Cemal Süreya hatta Namık Kemal gibi ulusal ikonlara değinmeler de son derece yerli yerinde. Belki aşırı küfür kullanımı eleştirilebilir ama onun dışında düzeyli ve gerçekten eğlendirici bir popüler komedi olduğu gayet açık.
Bu tür ‘mozaik’lere çok ihtiyacımız var...
Uğur Vardan (Hürriyet/ Radikal): Güncel ve yerel göndermeleri, kimi kültürel değerlere sahip çıkan tavrı (Barış Manço, İzzet Altınmeşe gibi...), kendi sinemasal geçmişine ilişkin hatırlatmaları ile gayet keyifli bir film olmuş. Sinemada bu tür ‘mozaik’lere çok ihtiyacımız var.
Seyirciyi memnun edecek kaliteli bir komedi
Nil Kural (Milliyet): Cem Yılmaz geniş kitlelerce sevilen mizahını ana akım ticari sinemanın alışıldık seviyesinin üzerinde yapım şartlarıyla sunuyor. Film yerli sinema izleyicisini memnun edecek kaliteli bir ticari komedi örneği.
Evet kahkaha komasına girdim ama...
Murat Özer (Arkapencere.com): Bunca yıl ve bunca filmden sonra Cem Yılmaz’dan bu kadar ‘dağınık’ bir çalışma görmek şaşırttı beni. Evet, bazı sahnelerde kahkaha komasına girdim ama ‘o anlar’ da bütünü taşıyacak güçten yoksundu. Filmin uzunca bir bölümüyse neredeyse ‘duruyor’, ki bu da ‘iddia’sından uzaklaştırıyor Cem Yılmaz sinemasını. En kötüsü de, bir cümlelik hikâyesinin içini doldurmanın zorluğunu aşamıyor film. Keşke bir değil de birkaç cümlede anlatılabilseydi hikâye!
Hem sinemasal hem de mizahi zekasını çok iyi harmanlamış
Olkan Özyurt (Sabah): Cem Yılmaz, Arif’ten sonra yine onun gibi keskin pratik zekalı ve pragmatik Şenay karakteriyle Avrupa özentimize, beyaz Türk takıntımıza, ‘mozaik’ halimize alaycı bakışını masal, macera biraz da korku türleriyle harmanlayıp eğlenceli bir seyirlik koyuyor önümüze. Cem Yılmaz’ın hem sinemasal zekasını hem de o mizahi zekasını çok iyi harmanladığı bir film diyebilirim.
Komik anları yok mu, var, hem de oldukça...
Şenay Aydemir (Hayat TV): Önceki filmleri “Yahşi Batı” ve “Pek Yakında”dan daha iyi olmasına rağmen, gişe baskısı Cem Yılmaz filmlerini de giderek tek düze hale getiriyor sanki. Her filmde aynı karakterin başka maceralarını izliyormuşuz hissi uyanıyor. Komik anları yok mu, var. Hem de oldukça iyi anlar. Ama filmin tempo ve dağınıklık sorunlarını çözemiyor malaesef.
ALİ BABA VE 7 CÜCELER
Yönetmen: Cem Yılmaz
Oyuncular: Cem Yılmaz, Irina Ivkina, Zafer Algöz, Çetin Altay
Konu: Başarısız geçen iş hayatlarının yapacakları yurt dışı seyahatinde değişeceğini düşünen Şenay ve İlber, katıldıkları bahçecilik fuarında yanlış kişilerle karşılaşıp beklemedikleri bir olayın tam ortasına düşerler. Şenay ve İlber, dünyayı tehdit eden bir güç ile karşı karşıya olduklarını kısa zamanda anlayarak, hem kendilerini hem de tüm insanlığı bu beladan kurtarmanın yollarını aramaya başlar.