20 Eki 2017 12:07
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 23:12
Cem Küçük’ten dikkat çeken soru: ByLock’çu iki iş adamına dokunulmuyor mu?
Türkiye Gazetesi’nin sivri dilli köşe yazarı Cem Küçük, bugün uzun süreden beri ortada gezinen kritik bir iddiayı yazısına taşıdı.
FETÖ ve örgüt mensuplarına karşı son dönemde yazdığı sert yazılarla dikkat çeken Türkiye Gazetesi yazarı Cem Küçük, hükümete kritik bir soru yöneltti.
‘KORUNAN BYLOCK’ÇU ALGISI’
Kamuoyunda bylock'çuların alınması esnasında bazı ayrımcılıklar yapıldığı yönünde iddiaların gündeme geldiğini belirten Küçük, bu dedikoduların önüne bir an önce geçilmesi gerektiğinin altını çizdi. Cem Küçük bu gibi hususların açıklığa kavuşturulmadığı takdirde ise bazı bylock'çuların korunduğu algısı yerleşeceğini ifade etti.
Küçük yazısının ilgili bölümünde şu satırları kaleme aldı:
Yargıtay'ın son kararına göre de bylock kullanmak net örgüt delili. Bylock varsa FETÖ'cüsün demektir… Kamuoyundaki bir diğer iddia da bylock'ta ayrımcılıklar yapıldığı yönünde. Şu an şehir efsanesi mi, gerçek mi belli olmayan bir dedikodu var. Bu dedikoduyu duymayan gazeteci neredeyse yok gibi.
‘POLİSLER YOLDAN ÇEVİRİLDİ’
Meşhur iki iş adamında bylock çıktığı ve bu iki isme dokunulmadığı yönünde dedikodu mekanizması her yerde dile getiriliyor. Hatta polislerin onları almaya giderken yoldan döndükleri film senaryosu gibi söyleniyor. Bu konuya da açıklık getirilmesi lazım. Çünkü açıklığa kavuşturulmadığı takdirde, bazı bylock'çuların korunduğu algısı yerleşiyor. Bu iki iş adamıyla ilgili anlatılan bylock iddiası yalan da olabilir. Belki de o iki ismi yıpratmak isteyenlerin palavrasıdır.
‘BYLOKÇU’NUN İYİSİ KÖTÜSÜ OLMAZ’
Sonuçta, "Benim bylock'çum iyidir, seninki kötüdür" anlayışının asla yerleşmemesi lazım. Savcılarımız, hâkimlerimiz, polislerimiz FETÖ ile büyük bir mücadele veriyorlar. Onların da moralinin iyi olması lazım. Adalet duygusu zedelenmemeli. Bylock varsa birinde, onun gideceği yer cezaevidir ve o kişiyi de kimse koruyamaz...
‘KORUNAN BYLOCK’ÇU ALGISI’
Kamuoyunda bylock'çuların alınması esnasında bazı ayrımcılıklar yapıldığı yönünde iddiaların gündeme geldiğini belirten Küçük, bu dedikoduların önüne bir an önce geçilmesi gerektiğinin altını çizdi. Cem Küçük bu gibi hususların açıklığa kavuşturulmadığı takdirde ise bazı bylock'çuların korunduğu algısı yerleşeceğini ifade etti.
Küçük yazısının ilgili bölümünde şu satırları kaleme aldı:
Yargıtay'ın son kararına göre de bylock kullanmak net örgüt delili. Bylock varsa FETÖ'cüsün demektir… Kamuoyundaki bir diğer iddia da bylock'ta ayrımcılıklar yapıldığı yönünde. Şu an şehir efsanesi mi, gerçek mi belli olmayan bir dedikodu var. Bu dedikoduyu duymayan gazeteci neredeyse yok gibi.
‘POLİSLER YOLDAN ÇEVİRİLDİ’
Meşhur iki iş adamında bylock çıktığı ve bu iki isme dokunulmadığı yönünde dedikodu mekanizması her yerde dile getiriliyor. Hatta polislerin onları almaya giderken yoldan döndükleri film senaryosu gibi söyleniyor. Bu konuya da açıklık getirilmesi lazım. Çünkü açıklığa kavuşturulmadığı takdirde, bazı bylock'çuların korunduğu algısı yerleşiyor. Bu iki iş adamıyla ilgili anlatılan bylock iddiası yalan da olabilir. Belki de o iki ismi yıpratmak isteyenlerin palavrasıdır.
‘BYLOKÇU’NUN İYİSİ KÖTÜSÜ OLMAZ’
Sonuçta, "Benim bylock'çum iyidir, seninki kötüdür" anlayışının asla yerleşmemesi lazım. Savcılarımız, hâkimlerimiz, polislerimiz FETÖ ile büyük bir mücadele veriyorlar. Onların da moralinin iyi olması lazım. Adalet duygusu zedelenmemeli. Bylock varsa birinde, onun gideceği yer cezaevidir ve o kişiyi de kimse koruyamaz...
