Cem Küçük'ten Aydın Doğan'a türkülü mesaj: Yolun sonu görünüyor!
Önceki gün Hilton Oteli’nde gerçekleşen Doğan Yayın İlkeleri Kurulu toplantısı'nda terör olaylarını lanetleyen bir bildiri yayımlanmıştı.
Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan başkanlığındaki
toplantıya, kurul üyelerinin yanı sıra medya grubu yönetici ve
temsilcileri de katılmış, toplantıda konuşan Aydın Doğan, “Her
türlü terörü lanetledik, lanetliyoruz” demişti.
Star yazarı Cem Küçük, o bildirinin ardından çok sert bir yazı
kaleme aldı. Bildirinin hiçbir anlam ve önemi olmayan bir metin
olduğunu, Aydın Doğan'ın Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni çok
küçümsediğini, bugüne değin yaptıklarının bedelini ödeyeceğini
yazan Küçük, yazısını şu cümle ile tamamladı:
Musa Eroğlu’nun meşhur türküsünü dinle bugünlerde sen. Yolun sonu
görünüyor...
İşte Cem Küçük'ün o yazısı:
Aydın Doğan hiçbir anlam ve önemi olmayan yayın ilkeleri kurulunu
toplayıp saçmasapan bir açıklama yapmış. O açıklamada hem ben hem
de bu yayın grubunun sahibi Ethem Sancak ile de ilgili çirkin ve
iftira dolu cümleler var. Utanmadan Baba Tahir örneğinden
bahsediyor. Yahu Baba Tahir numaralarının hasını bu ülkede sen
yaptın Aydın Doğan. Hilton Oteli olayında bile Recep Tayyip
Erdoğan’ı kafalamak ve milyarlarca dolar rant kazanmak istedin.
Şantaj manşetlerinle milyarlarca dolar kredi aldın sen. Baba Tahir
metodunun ordinaryüsü sensin Aydın Doğan. Zamanında kredi çektin ve
ayı gelince taksidini yatırmadın diye bu durumu hukuki zemine
taşımak isteyen Hüsnü Özyeğin’e bile “ Şantajcı Bankacı” manşetini
sen attın. Bu Baba Tahir yöntemleriyle bir sürü batık kredini
kurtardın sen. Zaten bu aralar Aydın Doğan tetikçilerine yine Ethem
Sancak’a saldırma talimatı verdi ve bu tetikçiler Ethem Sancak’tan
ilk adıyla ve tahkir ederek bahsedip saldırıyorlar. Ethem Sancak’ı
bu iğrenç taktiklerinizle yenemezsiniz. Ethem Bey sizin
saldırılarınızdan daha güçlü çıkar ve çıkacak...
Şunu öğren ki kavganın tam ortasıdır bizim yerimiz. Sakın Ethem
Sancak’ı kendine maymun ettiğin sahte muhafazakarlardan sanma. Biz
kefeni cebinde yola çıkmış olan ve Allah’tan başka kimseden
korkmayan Müslümanlarız. Sen kendime maymun ettiklerini çağırıp
yazı dikte etmeyi iyi bilirsin. Benim yazılarımı ise Ethem Sancak
ancak yayınlandığında okur. Bizde patronuyla çalışanın aynı davaya
baş koyması, yani omuzdaşlık ilişkisi vardır. Sizdeki ise sahip ve
köpeklik ilişkisidir. Ne yaparsan yap senin soytarılarının
havlamaları bizi susturamaz.
Daha önce kaç kez yazdım, senin bu Samsonite bavul olayın gerçek
Aydın Doğan. Adın gibi biliyorsun bunları. Zaten o sebeple çok
korkuyorsun bu mevzudan. Ben seni tehdit etmiyorum. Sana hukuka
giriş dersi veriyorum. Sen halka açık bir şirket olan Hürriyet’in
Bayraklı’daki arsasını sattın Aydın Doğan. Bu satışı Kamuoyu
Aydınlatma Platformu’na 5.5 milyon dolar olarak bildirdin. Bütün
bunlar zaten Borsa İstanbul verilerinde mevcut bilgiler. Öte yandan
şu an üzerinde gökdelen olan o arsanın değerinin 5.5 milyon
olmadığı tüm eksperlerin raporlarında sabit. Yani halka açık bir
şirket olan Hürriyet’in arsasını değerinden ucuz göstererek
yaptığın bu hileli satışla Hürriyet hissedarlarını dolandırdın sen
Aydın Doğan. Çünkü sen aynı zamanda Hürriyet hissedarlarının da
hakkı olan 2 milyon doları açıktan bir Samsonite bavul ile
zimmetine geçirdin ve bu bavul ile beraber özel uçağınla Kıbrıs’a
gittin. Kıbrıs’ta Hürriyet hissedarlarının hakkından çaldığın o
bavul dolusu parayı çok iyi bildiğin katakulli yöntemleriyle
finansal sisteme soktun ve kendine yasal görüntü altında transfer
ettin. Tüm bunlar kayıtlı ve belgeli.
Sen bu TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ’ni çok küçümsedin Aydın Doğan.
Elindeki medya gücüyle korkuttuğun ve sana bülbül gibi öten
bürokratları DEVLET’in kendisi sandın. Yandaş deyip yanına aldığın
birkaç satılık gazeteciyi adam sandın. O korkak bülbüller de
yaptıkları ihanetin bedelini ödeyecek. Türk devletinde senin satın
alamayacağın onur ve şerefe sahip insanlar var. Bu insanlar bu
devlete ve vatana bağlılık yemini etmişler. Bu insanların içinde
muhafazakarı da Atatürkçüsü de ülkücüsü de var. Farklı siyasi
görüşleri var ama bunların hepsi vatansever Türkiye evlatları.
Hepsi Türkiye’nin bağımsızlığı için canını verecek insanlar. Şu an
hepsi yekvücut haldeler. Senin vatana ve devletine bağlılık gibi
manevi değerlerin yok. Sen su katılmamış bir materyalistsin. Senin
bir günlük kahvaltı masrafınla bir ay geçinen bu şerefli insanları
anlayamazsın. Musa Eroğlu’nun meşhur türküsünü dinle bugünlerde
sen. Yolun sonu görünüyor...