Cem Küçük'e Ahmet Hakan şoku! Ne kadar tazminat ödeyecek?
Star Gazetesi eski yazarı Cem Küçük, "Ahmet Hakan'ın Hırsızlıkları" başlıklı yazısı nedeniyle ceza aldı.
Star gazetesinin eski yazarı Cem Küçük, 25 Ağustos 2015 tarihinde
yayınlanan ‘Ahmet Hakan’ın hırsızlıkları’ başlıklı yazısı nedeniyle
Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan’a 5 bin lira manevi tazminat
ödemeye mahkûm edildi.
Karar duruşması dün İstanbul 25’inci Asliye Hukuk Mahkemesi’nde
görüldü. Duruşmaya tarafları avukatları temsil etti. Duruşmada söz
alan Ahmet Hakan’ın avukatı “Dava dilekçemizi tekrar ediyoruz.
Davanın kabulüne karar verilsin” dedi.
Duruşmada söz alan Cem Küçük’ün avukatları mahkemenin karar
vermeden önce ceza davasının sonucunun beklenmesini talep ettiler.
Ancak 25’inci Asliye Ceza Mahkemesi, ceza davasının sonuçlanmasını
beklemeye gerek olmadığına karar verdi. Mahkeme savunmaların
ardından kararını açıkladı. Mahkeme, Cem Küçük’ün, yayın tarihinden
itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte yazar Ahmet Hakan’a 5
bin lira manevi tazminat ödemesine hükmetti. Cem Küçük, mahkemenin
kararını 15 gün içerisinde temyize götürebilir.
Cem Küçük'ün ceza almasına neden olan yazısı şöyle:
Türk medya tarihinin gördüğü en yalancı ve düzenbaz adam Ahmet
Hakan Coşkun’un ve kardeşi Abdullah’ın geçmişinin yolsuzluk ve
hırsızlık örnekleriyle dolu olduğu medyada ve bizim İslami camiada
herkesin malumudur. Ben bu malumu ilan edince bu coşkun şahıs bana
dava açmış. İşte şimdi tam istediğimi yaptın Ahmet Hakan.
Yaptığınız hırsızlıkların tüm belgelerini mahkemeye kendi elimle
teslim edeceğim. Bundan böyle ailecek hırsızlık siciliniz konusunda
Türk mahkemeleri konuşacak ve yolsuzluklarınızın bedelini hukuk
sana ödetecek. Tıpkı kankan Akif Beki’nin hırsız dediği Levent
Gültekin’e ödeteceği gibi.
Patronun Aydın Doğan’ın hakimleri ve savcıları satın alma uzmanı
olduğunu Halis Toprak söylüyor. Belki de yine patronuna
güveniyorsun ama bu davanın takipçisi benim. Asla şerefli
hakimlerimizi ve savcılarımızı satın alamazsınız. Devletin
istihbarat arşivinde, tozlu raflarda bulunan tüm yolsuzluklarınız
ortaya serilecek. Zaten sen ve kardeşin Abdullah Topel Coşkun’un
kirli sicili UYAP kayıtlarında da mevcut. Ki o sicil
yaptıklarınızın 10’da 1’i bile değil. Ahmet Hakan’ın kardeşinin
avukat Cesim Parlak’ın 200 bin lirasını dolandırdığı yargı
kayıtlarında mevcuttur. Aynı şekilde Coşkun’un işadamı Halim
Aydın’ın 4 milyon 380 bin lirasını hayali şirketler aracılığıyla
çaldığı da gerçektir.
Akit gazetesi 11 Aralık 2014’te bu hırsızlık olayını Silivri İcra
Müdürlüğü belgeleriyle yazmıştı. Ben o zaman senin zavallı haline
merhamet edip kardeşinle yaptığınız soygunun detaylarını yazmadım.
Çünkü rahmetli babanıza yaşattıklarınızdan utandım. Cesim Parlak ve
Halim Aydın’ın paralarını hortumladığınız için rahmetli imam
babanızın iki evine birden haciz geldi. İmam olan babanızın
evlerine oğullarının yaptığı hırsızlıklar yüzünden Silivri İcra
Müdürlüğü el koydu. Bir imam için bundan daha utanç verici bir olay
olamaz. Ama sen tarihin gördüğü en utanmaz adam olduğun için bir
zerre üzülmezsin. Babanın manevi şahsiyetini de paçavra ettiniz.
Rahmetli babanın kemiklerini sızlatmak ve babanın utanacağı
hırsızlıklara bulaşmak senin materyalist kafanı hiç etkilemez. Sen
böyle ar damarı çatlamış bir tipsin.
Cesim Parlak ve Halim Aydın’ı dolandırmanız dışında geçmişte
yaptığınız hırsızların haddi hesabı yok. 2 Ocak 2009’da TRT’ye
imzalattığınız büyük soygunun hesabı hala size sorulmadı. One Ajans
vurgunu olarak kayıtlara geçen büyük soygunun içinde kimler yoktu
ki. Bu soygun işini genel koordinatör gibi yöneten bizzat Ahmet
Hakan’dı. One Ajans’ta Mükremin Atmaca ve Abdullah Topel Coşkun
işin yürütücüsü iki adamdı. Ahmet Hakan’ın yengesi Özlem Coşkun da
bu işin içindeydi. Mükremin Atmaca bir yandan İslami kesimin içinde
ilişkiler kurmuş, bir yandan da Erkan Mumcu’nun çantacılığını
yapmış ve bu tür alengirli işleri Erkan Mumcu’nun yanında öğrenmiş
bir adamdı.
Bizim camiada özel sohbetlerde herkes Mükremin Atmaca deyince
Levent Gültekin için kullanılan cümleleri sarf eder. Dönemin
TRT’sinin ikinci adamı Zeynel Koç da Erkan Mumcu’nun çok yakınıydı.
Ahmet Hakan ve Abdullah Topel Coşkun da İbrahim Şahin’le kankaydı.
Tüm bu girift ve yoz ilişkiler ağı sayesinde 2 Ocak 2009’da o büyük
vurgun yapıldı. Devletin yani milletin paraları hortumlandı. Bu
soygunun hemen ardından Ahmet Hakan 5 Ocak 2009’da İbrahim Şahin’le
ilgili “Yıldızı parlayan bürokrat” başlıklı basın tarihine utançla
geçecek bir yazı yazdı. Dönemin TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin’i
yıkayıp yağlayan bu yazı soyguna yol vermesi karşılığında Şahin’e
verilmiş basın rüşvetiydi. Ahmet Hakan’ın başında olduğu yolsuzluk
çetesi tam anlamıyla açıktaydı. O dönem de basında bu yolsuzluklar
yazıldı ve Mali Şube One Ajans soygunu konusunda detaylı dosya
hazırladı fakat dosyayı işleme sokmadı. Mali Şube’yi yöneten
Fethullahçı çete ile Ahmet Hakan’ın başında olduğu One Ajans çetesi
arasında ne tür pazarlıklar oldu? Bunlar da teker teker ortaya
çıkacak...
Sonrasında ise dönemin İçişleri Bakanı olan ve One Ajans çetesiyle
girift ilişkileri olan İdris Naim Şahin dosyanın tamamen imha
edilmesini istedi. Bugün biliyoruz ki İdris Naim Şahin diğer yandan
da Fethullahçı çetenin gebe bıraktığı yok hükmünde bir bakandı.
Bütün bu yoz ilişkilerin odağında olan ve 2012 yılında evlenen
Mükremin Atmaca’nın iki nikah şahidi kimdi dersiniz? Yaptığı
yolsuzluğun üstünü örten İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin ve
Atmaca’nın girift ilişkiler üstadı Erkan Mumcu... Düşünün her gün
her ortamda Recep Tayyip Erdoğan ve ailesine küfreden meczup Erkan
Mumcu ve Ahmet Hakan aynı dönemde hem TRT’den trilyonlarca TL
hortumluyordu hem de AK Parti’den siyasetçilerle ve Mükremin Atmaca
aracılığıyla kimi sözde muhafazakâr gazetecilerle kanka
vaziyetteydi. Ama artık bu dönem bitti. One Ajans dosyası da
yeniden açılıyor ve sorumlu olan herkes yapılanın bedelini
ödeyecek. Mali Şube’deki o dosya da imha edilemedi. Haberiniz
olsun...