''CANIMI YAKANLAR ALDATILSIN İSTEDİM!" YEŞİM SALKIM'DAN GÜLBEN ERGEN'E KURŞUN GİBİ SÖZLER!
Yeşim Salkım Kadınca dergisi için oyuncu eşi Hakan Eratik ve kızlarıyla objektif karşısına geçti. FOTO-GALERİ
Yeşim Salkım, konu Hakan Uzan’la geçmişte kalan evliliğine gelince, açtı ağzını, yumdu gözünü.Eski defterleri bir bir açan Yeşim Salkım’ın hedeflerinden biri de Gülben Ergen’di. O dönemde ‘aldatılan portresi çizen’ bir kadın olarak eşi Hakan Uzan’ın Gülben Ergen’le de ilişkisi gündeme gelince artık patladığını anlatan Salkım, Ergen’i işaret ederek “Ona gerçekten çok teşekkür ediyorum. Bazen baktığınızda her şerden bir hayır doğuyor. Bana hayır oldu” dedi.
- Salkım, asıl bombayıysa şu ifadesiyle patlattı: “Canımı yakan her kadın için hep şunu diledim. Bunu çok gönül rahatlığıyla söylüyorum. İnşallah bir gün evlenir, bir gün evlat sahibi olur ve bir gün aldatılırsın. Allah’tan bunu hep istedim.
- Gerçekten cennet cehennem bu dünyada ve herkes ektiğini biçiyor.”
YEŞİM SALKIM EŞİ VE ÇOCUKLARI İLE POZ VERDİ-FOTO GALERİ
* Erkekleri nasıl nikah masasına oturtmayı nasıl beceriyorsunuz?
Ama Türkiye’de bunu bir tek ben yapmıyorum ki?
* Diğerleri sizin evlilikleriniz gibi değil. Sizin evlilikleriniz ya çok güçlü, zengin ya şöhretli ya da şimdiki eşiniz Hakan Bey gibi çok yakışıklı hoş bir adam.
Ya aslında ben kendimi çok iyi bir kadın olarak görüyorum. İyi bir kadın olmak, iyi bir anne olmak önemli.
* Evlenilecek kadınım diyorsunuz!
Ben çok iyi bir dostum. Benim kız arkadaşlarım da çok. Kız arkadaşlarım da benden vazgeçemedi. Arkadaşlık yapabiliyorum. Yani benim üç kuruşum varsa, içinde bir derdi varsa paylaştım, benim varsa onunla paylaştım.
“Hep sahici kadın oldum”
* Flört ettiğinizi kişileri nikah masasına oturtmak çok farklı.
Evlilik siz sahte olduğunuz zaman erkeğin çok çabuk anlayacağı bir şey. Kadın da sahte erkeği hemen anlar. Ben hep sahici oldum. Hiçbir zaman sahte kadın olmadım.
* Peki, siz birilerini kıvama sokmaya çalıştınız mı?
Hayır asla. Hiçbir zaman. Zaten sokamadığım içinde bitti evliliklerim. Ben şuna inanıyorum. Her insan hayatında bir yol arkadaşı arar. Bakın bu bir evlilik değildir. Bir yol arkadaşı. Çok iyi bir yol arkadaşıyım. İlk başta evlenilecek adam var eğlenilecek adam var. Evlilik hiçbir zaman son değildir. Ama bir başlangıç da değildir.
* Ünlü bir kadınsınız. Kendinizi mesleğinizde nerede görüyorsunuz? Star, popüler, iyi sanatçı.
Hiçbir şey değilim.
“Günah keçisi oldum”
* Kendinizi nasıl tanımlarsınız?
Yani şöyle söyleyeyim. Ben 20 senedir şarkı söylemeye çalışan bir şarkıcıyım. O kadar.
* Oyunculuk kariyeriniz de var.
Oyunculuk kariyerim de idealıyım ama şarkıcılık da değilim. Bundan sonra oyunculuk diyorum.
* Şarkıcılıkta arzu ettiğiniz, hedeflediğiniz yerlere ulaşamadığınız için küslük mü var?
Şarkı söylemeye çalışan bir şarkıcı olmaya ömrümün sonuna kadar devam etmem lazım. Şarkıcılıkta vücudunuzu bir enstrüman gibi kullanırsınız ve vücudunuzdan sesler çıkartırsınız. Benim anlatmak istediğim çok şarkılar var. Ama şarkıcılığı sevmiyorum.
* O dönemin güçlü adamlarından biriyle evliydiniz. Çocuk yapmayı düşünmediniz mi?
Düşünmedim. Ben o tür kadın olmadım. Düşündükleri kadar hırslı olsaydım çocuk yapardım. O çocukları o servetin içine bir şekilde sokmuş olurdum. Boşansam bile çocuklar sayesinde hiç çalışmadan hayatımı sürdürebilirdim. Ama benim 95 yılında kurduğum şirket dışında hiçbir şeyim yok şu anda.
“Hayatım okullarda okutulabilir”
* Ne kadar servetinizin olduğu merak konusu...
Çok zenginim, her şeyden önce iki evladım var. Bugün o evlatlara sahip olmak için servetini döken insanlar var. Çok zenginim çünkü biriktirdiğim hayat tecrübelerim var. Bugün bir kitap yazsam hayatımı okullarda okutabilirler.
* Uzan’la evli olduğunuz dönemde size ev, araba ya da mücevher almadı mı?
Hayır, buna ailem bile inanmadı. Sokaktaki insanı nasıl inandırabilirim ki.
* Aldatılınca, aldatmayı düşünmediniz mi?
Hayır asla. Sadece şöyle söyleyeyim. Evet, yapsam yapardım yani. Hakikaten aldatılmayı hak eden erkekler var.
* Korkuyor muydunuz?
Hayır, kendime yakıştıramadım sadece. Aynada gördüğüm kadından nefret etmek istemedim sadece. Çünkü birisinden intikam almaya çalışırken kendinizden nefret etmek var. Eğer kendinizden vazgeçebiliyorsanız dibine kadar aldatın.
Röportajın tamamı Kadınca dergisinde.
Röportaj: OYA DEMİRTOK
Fotoğraflar: OKTAY BİNGÖL