Can Dündar, Cumhuriyet iddianamesindeki suçlamaları yanıtladı!
Almanya'da bulunan gazeteci Can Dündar, kendisine yöneltilen suçlamalara yanıt verdi.
Eski Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar,
aralarında Akın Atalay, Ahmet Şık, Bülent Utku, Kadri Gürsel ve
Aydın Engin da bulunduğu 19 kişi hakkında hazırlanan iddianamede,
kendisine yöneltilen suçlamalara yanıt verdi.
Cumhuriyet'in tutuklu yönetici ve yazarları hakkında "PKK/KCK,
FETÖ/PDY ve DHKP-C'ye müzahir oldukları" iddiasına ilişkin
yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede, Can
Dündar'ın, eski Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı,
eski Cumhuriyet Savcısı Muammer Akkaş, eski İstanbul Valisi Hüseyin
Avni Mutlu ve 10 "ByLock kullanıcısı" şüphelisi ile iletişim kaydı
bulunduğu ifade ediliyor.
Dündar, Ekrem Dumanlı ile görüşmesinde, Rusya'da Fethullah Gülen'e
ait okullarda çalışan öğretim üyelerinin CIA'ye bağlı oldukları
yolundaki iddiaya yer verdiği haberden dolayı tartıştıklarını ifade
etti.
Dündar, Periscope'ta yaptığı canlı yayında şunları
söyledi:
"Ekrem Dumanlı ile konuştuk mu? Evet. O zaman yazdığım gazetede bir
geniş haber hazırladım. Hazırladığım haber, Fethullah Gülen’e ait
Rusya’daki okullarda çalışanların CIA'e bağlı oldukları iddiasıydı.
Bu okullar o nedenle kapatılmıştı. Ekrem Dumanlı çok büyük tepki
gösterdi. Yalancılıkla suçladı beni. Karşılıklı davalaştık. O
Gülen’i savunuyordu. Sonra neden 'Özür dilemedi' diye sordu.
2011’de oldu bu. Biz 2011’de Ekrem Dumanlı ile bu tartışmayı
yaparken hükümet ne yapıyordu? Recep Tayyip Erdoğan, Ekrem Dumanlı
ile 25. yıl pastası kesiyordu. Keşke o videoyu bulsanız da
izleseniz"
"Halk TV'de anlattım"
Hüseyin Avni Mutlu ile de 15 Haziran 2013 gecesi Gezi Parkı
eylemleri sırasında görüştüğünü ifade eden Dündar, "Valiyi
eleştiren benim, şimdi vali ile görüşme yaptığım için suçlanıyorum.
Nitekim o dönem yayınlanan haberde de görüşmeyi Halk Tv’de
anlattığım yazıyor" dedi.
"Beni dinleyen savcıyla iş birliği yapmakla
suçlanıyorum"
Dündar, eski savcı Muammer Akkaş'ın kendisi ile Cumhuriyet yazarı
Ahmet İnsel'i 'terör örgütü üyeliği' iddiasıyla dinlediğini
hatırlatarak "Şimdi bizim telefonlarımızı dinleyen savcılarla iş
birliği yapmakla suçlanıyoruz. O savcıları devletin içine bu
hükümet yerleştirdi" diye konuştu.
"Beş aydır beklediğimiz iddianame işte bu"
Cumhuriyet'in 10 yönetici ve yazarının tutuklandığı soruşturmayı
yürüten savcı Murat İnam'ın 'FETÖ' şüphelisi olarak yargılandığını
ifade eden Dündar, iddianame ile ilgili olarak "Savcı eline yüzüne
bulaştırmış. 5 aydır beklediğimiz iddianame işte bu. Savcının şimdi
devletin içine Gülencileri yerleştiren iktidarı sorgulaması
gerekiyor. Bugün Gülen cemaatine yardım ve yataklıktan dava
açılacaksa, bunun bir numarası Recep Tayyip Erdoğan’dır" görüşünü
dile getirdi.
Ne olmuştu?
Cumhuriyet'in 10 yöneticisi ve yazarı, Türk Silahlı Kuvvetleri
(TSK) içindeki cunta yapılanması tarafından düzenlenen darbe
girişiminin ardından gelişen süreçte "FETÖ ve PKK adına suç
işledikleri" iddiasıyla 31 Ekim'de gözaltına alındı, 5 Kasım'da
tutuklandı.
Tutuklu gazeteciler hakkındaki iddianame, 156 gün sonra hazırlandı.
Yazar ve yöneticilerden 61 gün sonra gözaltına alınarak tutuklanan
Ahmet Şık'ın dosyası da ana dosyayla birleştirildi. İddianamenin,
iktidara yakın yayınlara sızdırılan kısmında, gazetenin son üç
yıldaki yayın politikasının başlıca suçlama dayanağı olarak
gösterilmesi dikkati çekti.