06 Eki 2010 11:28 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:41

ÇAĞDAŞ GAZETECİLER DERNEĞİ'NDEN GRİ PASAPORT AÇIKLAMASI!

Çağdaş Gazeteciler Derneği, Basın İlan Kurumu aracılığı ile gazetecilere hizmet pasaportu verilmesi ile ilgili bir açıklama yaptı.

Çağdaş Gazeteciler Derneği gazetecilere "gri pasaport" uygulamasına karşı çıktı. ÇGD Genel Yönetim Kurulu açıklamasında, "böyle bir uygulama gazeteciler arasında ayrıcalıklı sınıf yaratır" denildi.
Basın İlan Kurumu Genel müdürü Mehmet Atalay, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın taimatı üzerine "bazı" gazetecilere, sporcular için de uyguladıkları gri renkli "hizmet pasaportu" vereceklerini bu konuda çalışmaların devam ettiğini açıkladı.

Atalay yaptığı açıklamada,bu uygulamanın "sık sık yurt dışına çıkacak" gazeteciler için geçerli olacağını, bu aşamada 700 kişilik bir liste hazırlandığını, bu listede gazete ve televizyoların yayın yönetmenleri,diplomasi muhabirleri, Ankara temsilcileri, Cumhurbaşkanı ve Başbakanı izleyen gazetecileri, muhabirlerin yer aldığını belirtiyor.

Basın İlan Kurumu'nun bu işle neden görevlendirildiğini anlamamakla birlikte, planlanan bu uygulama temelden yanlıştır, sakıncalıdır. Böyle bir uygulama gazeteciler arasında "ayrıcalıklı bir sınıf" yaratma tehlikesini ve haksızlığını beraberinde getirecektir.

Yurt dışına "sık giden-az giden" gibi bir ölçü konulması gayrı ciddi bir yaklaşımdır. Gazeteci, sarı basın kartı taşıyan ya da fiilen gazetecilik yapan kişidir.Yurt dışına az ya da çok çıkması,başbakanı ya da cumhurbaşkanını izlemesi gibi subjektif, adam kayırıcı değerlendirmeler,pasaport almanın ya da alamamanın ölçüsü olamaz.

Basından sorumlu Devlet bakanı ve ona bağlı olan Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü daha iki yıl önce Gazetecilerin kazanılmış yıpranma hakkını elinden alan ve büyük haksızlıklar getiren tasarıya karşı basın örgütlerinin karşı çıkışlarına,yardım dileklerine kılını kıpırdatmamışlardır.Gazetecilerin kazanılmış haklarını ellerinden alan tasarı, uyarıları dinlemeyen hükümetin çabasıyla yasalaşmıştır.

Sarı basın kartı kamu kuruluşlarında, bankalarda,noterlerde geçerli sayılmamakta, sadece nüfus kağıdı ve ehliyetin geçerliliği vardır.Bakan ve BYEGM 'ü verdikleri kartların bu alanlarda geçersiz kabul edildiğini biliyorlarmı? Bu durum onları rahatsız ediyor mu?

BYEGM tarafından gazetecilere verilen "araç basın kartı"nın defalarca ve örnekleriyle (Hıncal Uluç başta olmak üzere) gazeteciler tarafından dile getirilmesine rağmen hiçbir trafik polisinin hiçbir zaman ciddiye almadığını, geçersiz sayıldığını ve genelgeye rağmen araçların çekildiğini bu bakanlık biliyor mu?

Bütün bu olumsuzluklar ortada dururken, Başbakanlıkta yaşanan akraditasyon rezaletleri daha unutulmamışken, "bazı gazetecilere gri pasaport vereğiz" demeçleriyle gazeteciler arasında ayırım yaparak, "seçme gazeteciler" yaratmak haksızlıktır, yanlıştır.

Avrupa Birliği Ülkelerinde olduğu gibi Basın Kartı nın devlet tarafından değil,Basın kuruluşlarınca verilmesi gerektiği konusu ayrı bir tartışma konusu olduğu için bu konuya girmiyoruz.