14 Eki 2021 23:44 Son Güncelleme: 14 Eki 2021 23:58

Burak Elmas transfer müjdesini verdi! "İlk alıcısı biziz, anlaştık"

Galatasaray Başkanı Burak Elmas, katıldığı canlı yayında transferle ilgili taraftarı heyecanlandıran açıklamalarda bulundu.

Galatasaray Başkanı Burak Elmas, yayıncı kuruluş beIN SPORTS'ta katıldığı programda canlı yayında gündeme dair açıklamalarda bulundu.Elmas; seçim dönemi, kulüplerin içinde bulunduğu finansal problemler, yabancı kuralı ve transferlerle ilgili değerlendirmeler yaptı.

Sarı-kırmızılı kulübün başkanı Elmas'ın açıklamaları şu şekilde:

"ÖNEMLİ BİR SEÇİMDİ"

Bizim açımızdan çok önemli bir seçimdi. Hep söylediğimiz şey bizim için aday olmak iktidar mücadelesi değil, Galatasaray için verdiğimiz bir mücadeleydi. Türkiye'de örnek olacak bir seçim süreci yürüttük. Seçim sürecimde yorulduk ama Galatasaray için yorulmak batmıyor. Seçime hazırlanırken kazanmaktan ziyade prensiplere sahip çıkmayı daha uygun gördük. Liyakat sahibi, konularına hakim arkadaşlarımla yola çıktık. Sonunda da genel kurul üyeleri teveccüh gösterdi. Galatasaray'ın aklı seliminin ortaya çıkması memnun etti. Önceden de yöneticilik yaptım. Şampiyonluklar olunduğu zaman biter, ertesi gün yeni sezon başlar.

"600 ÇALIŞAN, 3000 SPORCUMUZ VAR"

Yönetimi nasıl seçtik? Ekip arkadaşlarımızı biriktirerek büyüdük. Sürekli Galatasaray'ı düşünen bir ekip olduğumuz için kafamızda halledilmesi gereken sorunlar vardı. Bilinen isimleri eklemek en kolayı. Çok göz önünde bulunmak istemeyen arkadaşlarımızı eklemek için ikna etmeye çalıştık. Uzun konuşmalardan sonra bir araya geldik. Yolda çalışmaya başladığımızda başka yetkinliklere ihtiyacımız olduğunu fark ettik. Hem çalışma gruplarımızla hem de şirket gruplarımızla beraber 80'e yakın arkadaşımızla seçimin sonuna geldik. Ortada görünen birkaç arkadaşım olsa da arkada karınca diyebileceğim çok sayıda arkadaşım var. Geçmişte yönetimde olduğum için çok mutlu oluyorum. Yola çıktığımız arkadaşlarımızın çok yüksek bir oranının Galatasaray hakkında çalışması beni mutlu ediyor. 600'e yakın sporcu hariç çalışanımız var. 3000'e yakın da sporcumuz var.

"2-3 AYDA 2 YILLIK GİBİ ÇALIŞTIK"

Biz sorunların büyüklüğünü biliyorduk, çalıştık. Biz seçime girerken, kaybetmekten korkmadık. Galatasaray'a yakışan bir ekip olarak aday olmak hedefimizdi. Risk aldık. Bizim hakkımızda etrafta konuşulurken biz buna tenezzül etmeyeceğimizi söyledik. Yapacağımız her hareketin ileriyi ve Galatasaray'ı etkileyeceğini biliyorduk. Biz, burada kalma kaygısıyla hareket etmiyoruz. Galatasaray'da çok kronik, acı reçeteler var. Ciddi radikal kararlar almak gerekiyordu. Biz popüler olmaya gelmiyoruz dedik. Tabii ki sürprizlerle karşılaştık ama biz buraya pembe bir tablo bekleyerek gelmedik. Bizim sorumluluğumuz bu sorunlara çözüm üretmek. Kulüplerin problemleri yönetim kurulunun içine hapsedilecek gibi değil. Biz çok açık bir şekilde katkı verecek tüm üyelerimizi dinliyoruz, mücadeleye katkı vermesine izin vermeye çalışıyoruz. Bu 2-3 ayda 2 senelik çalışmış gibi hissediyoruz. Biz geldiğimizde o kadar fazla dinamik üstümüze geldi ki... Oraya yeni gelmişsiniz, dirayetli kararlar almanız gerekiyor ama yeterli vaktiniz yok. Galatasaray'ın geleceğine ve yararına yönelik kararlar almaya çalıştık. Bazı branşlarda direkt transfer döneminin içine düşmüştük. Yönetimlerde uygulanan bir strateji değiştirilebiliyor. Bizim hedefimiz düzgün yürüyen bir işleyiş kurmaktı. Galatasaray'da en büyük fırsat olarak gördüğümüz divan kurullarımızda farklı konularda üyelerimizi bilgilendirmeye çalışıyoruz.

"400 MİLYON TL FAİZ ÖDEYECEĞİZ"

Uluslararası tüm sektörler pandemiden etkilendiler. Bizim özellikle spor kulüplerinin nezdindeki problemin sebebi pandemi değil. Pandemi, üstüne geldi. Pandemi olmasaydı da spor kulüpleri ciddi bir ekonomik krizin içine girecekti. Şampiyonlar Ligi'ne direkt gitme gibi bir durum vardı, o da bitti. Hala bazı alışkanlıklar devam ediyor. Biz aday olurken her ne olursa olsun bu alışkanlıkların değişmesi gerektiğini söyledik. Kulübümüz 2 tane Bankalar Birliği anlaşması imzaladı. Pandemi dönemindeki açığın büyük bir kısmı o anlaşmalardan biriyle kapandı. Galatasaray'ın ödeyeceği faiz miktarı 400 milyon TL civarı. Ödenecek. İki sıkıntı var. Hükümetimiz pandemi sürecinde ciddi mücadele vermek zorundaydı. Futbol bunun biraz dışında kaldı.

"BATMIYORMUŞCASINA DEVAM EDİYORUZ"

Seneye ödemeler başlayacak, mali disiplin lazım. Fakat mali disiplin için bazı önlemleri erken almak lazım. Biz ciddi stratejik bir hamle yaptık. Böyle bir sistem geliyorsa eğer sıkı şekilde değerlendirilmesi gerekiyor. UEFA, FFP'yi getirdi. Uluslararası kulüplerin borç tablosu bize oranla daha düşük. Herkes Türk futbolu battı diyor ancak resme bakınca hiçbir şey yapılmıyor, sanki batmıyormuşçasına devam ediyor. Biz, Galatasaray'ın geleceği için cesur kararlar alacağız. Çok ciddi önlemler alıyoruz.

"ÖDENMEZ DENİYOR AMA ÖDENECEK"

Federasyonun gerekli denetimleri ve uygulamaları yapması gerekli. Sektör batmış, borç içinde, bir anlaşma imzalanmış, eski alışkanlıklar devam ediyor ama siz bunu denetlemiyorsunuz. Bu da yanlış. Yeniden yapılandırma anlaşması imzalanmış, ödenmez diye sorumsuz davranamayız biz Galatasaray olarak. Sistem problemli ve biz sisteme sürekli pansuman tedavisi yapmaya çalışıyoruz. Maçta bir hakem bize gelmesin diyerek olmaz. Senelerdir böyle. Bundan şikayet etmeyen tek kulüp yoktur. Aynı sistemi insan değişerek değiştiremediğimize göre sistemi değişmemiz gerekiyor.

"SANKİ MİLLİ MARŞ OKUNUNCA MİLLİ TAKIM BAŞARILI OLUYOR"

Önümüzdeki sene yabancı kuralı düşecek. Kulüplerimizin yaptığı transferlere bakın, yabancılara uzun kontrat yapıyorsunuz. Belki de gelecek sene göndermek isteyeceksiniz. Futbol paydaşlarının, bazı teknik adamların bu konuda samimi olmadıklarını düşünüyorum. Aynı konuda iki farklı görüşü söyleyen teknik direktörler gördük. Kısıtlanmalı, milli takıma şöyle oluyor diyenler, ben yabancıya karşı değilim diyorlar aynı sene içinde. Bu samimiyetsiz. Buraya belli kalitede yabancıların gelmesi lazım. Geçmişte yabancı kuralı 3-4'ken Türk futbolu uçmadı. Burada mesele iyi oyuncuyla antrenman ve maç yapmak. Altyapı diyoruz, Türk yetiştirelim diyoruz. Bizim oyuncuları Avrupa kulüpleri parayı bastırıp transfer ediyor. Türk futbolcusu yurtdışına gidiyor. Galatasaray, Ozan Kabak'ı yarım sezon oynatabildi. Türk kulüplerine yabancı sınırlaması getirmek yerine altyapıya teşvik etmek gerekli. Belli düzeyde yabancıların buraya getirilmesi için gereken yapılmalı. Bir sistemsizlik var. Sistemsizlik, sistemi içinde yürümeye çalışılıyor. Her ne olursa olsun biz doğruları söylemeye devam edeceğiz. Yine birileri çıkar, milli marş okunmuyor der. Sanki milli marş okununca milli takım başarılı oluyor. Bu konuda fikir üretenlerin istedikleri konularda bir yükümlülükleri yok. Onlar reyting alıyor, kendilerini kurtarıyor.

"ADİL BİR SİSTEM İSTİYORUZ"

Kulüpler Birliği bu sene çok aktif. Göreve geldiğimiz günden beri diyalogla bir şeylerin çözülmesini hep masaya koyduk. Kişiler çekememeler, güç alanını koruma savaşları var. Bunların hiçbirinin hedefi Türk futbolunu korumak için değil. MHK ve Tahkim Kurulu'nun bağımsız olması için bir öneri sunuldu ve harekete geçildi. Federasyon da orada anlayışlı ve farkında davrandı. En basitine kaçıp sorun bitmiş gibi davranıyoruz, halbuki sorun devam ediyor. Vicdani yara bırakmayacak şekilde herkese eşit olarak, hatalardan arındırılmış bir sistem istiyoruz. Ahmet Ağaoğlu da federasyonla istişare halinde. Sonuca varmış bir çalışma yok.

RADAMEL FALCAO AÇIKLAMASI

Baskıyı kim yapıyor o önemli. Bütün sorunlara hakim birisi mi yapıyor? Baskı sahada başarılı olmak için yapılıyor. O baskıya boyun eğip, 5 yılı çöpe atıp, benden sonra gelen halletsin demek olmuyor. Eğer herhangi bir o dönem görev yapan yöneticimiz kulüp sahibi olsaydı Falcao'yu transfer etmezdi. Ben bunu iddia ediyorum. Bu transferi yapmazlardı. Bu tarz hamleler kulüplerin geleceklerini ipotek altına alıyor. Falcao'yla açık ve samimi şekilde konuştuk. Galatasaray'ın içinde bulunduğu maddi durumun, maaşlarını ödemek için uygun olmadığını onlara söyledik. Bazı oyuncular anlayışlı davrandılar. Falcao'nun maaşının %40'ını ödeyerek kontrattan çıktık.

"FATİH HOCA İLE GÜZEL BİR BİRLİKTELİĞİMİZ VAR"

Fatih Hoca ile çok genç yaşlarımda çalıştım. Birbirimizi tanıdığımızı düşünüyorum. Taraf olduğumuz için hocanın yara görmemesi için o dönem hiç konuşmadım. Hocamızla konuştuk, bu çok önemli bir anlaşma. Bu projeyi teknik direktörünüz benimsemiyorsa hiçbir anlamı yok. Fatih Hoca'nın bir avantajı var, benim kadar Galatasaraylı. Bütün perspektiflerden bakarak, prensipleri oturtup konuştuk anlaştık. Avrupa Şampiyonası sonrasında transferleri yapalım dedik hocamızla. 1-2 maçlık alacağımız karar Galatasaray'ın geleceği adına doğru olmayabilir dedik. Her sene 11'e 5-6 oyuncu alınacak sistemden uzak duralım, baskıya boyun eğmeyelim, dirayetli duralım dedik. Seçim öncesi de deklare etmiştim. Futbol bana bağlı olacak demiştim. Hocayla arama kimseyi sokmaya gerek yok. Hocamızla fikir alışverişinde bulunuyoruz. Güzel bir birlikteliğimiz var.

"STRATEJİMİZ VAR, UYGULAYACAĞIZ"

Dönemsel düşünen, stratejisi olmayan ve ürkek davrananlar uzun vadeli başarıyı yakalayamazlar. Bizim bir stratejimiz var, uygulamaya devam edeceğiz. Baskılar gelebilir, baskıları kaldıramıyorsanız, kulübünüzün bekası için ayakta duramıyorsanız bu göreve talip olmamalısınız.

"TRANSFERDE HATA YAPMADIK"

Scout raporları önemliydi. Yurtdışında birçok yerden oyuncuları izleyen scoutlarla görüşmeler yapıldı. Ben kendim görüşerek transferleri yaptık. Birlikte hareket ederek oyuncuları transfer ettik. Benim sahada gördüğüm ve bize geldiklerinden sonraki performanslarına baktığımızda transferde hata yapmadığımızı görüyorum. 2 Ümit Milli Takım oyuncusu A Takım'a yükseldiler. Taylan - Berkan orta sahası vardı. Uzun zamandır görmediğimiz kadar çok oyuncumuz vardı milli takımda. Doğruları yapmaya devam ederseniz başarı sonunda gelecektir. Stratejimizin doğru ilerlediğini düşünüyorum.

"GEDSON'U GÖNDERMEK İSTEMEDİLER"

Gedson'u önce göndermek istemediler. Kiralamak da istemediler. Orada yönetim değişti. Sürekli yönetimin vereceği kararı bekledik. Takımda tutmaya karar verdiler. Takımda tutmaya karar verdiler. Kulübünde başarılar dileriz.

MARCAO-KEREM OLAYI

Ben de ilk kez Marcao-Kerem olayını gördüm. Her şeyi gördüm dememek lazımmış. İki oyuncumuz da bizim oyuncumuz. Halı sahada top oynuyorsunuzdur, Bazı arkadaşlarımız vardır, sinirlidir. Ben de çok yaşadım. Pişman mı bir daha yapacak mı diye bakarsınız. Olayın arkasına bakarsınız. Kardeşler kavga edebilir, ben sizi aileden attım demiyorsunuz. Galatasaray büyük bir aile. Marcao ve Kerem de bir parçamız. Olayın olduğu an karar vermek yanlışa itebilir. Siz o an direnemiyorsanız yanlış yapıyorsunuz demektir. Oyuncularımızın ruhsal durumu açısından temkinli bir duruş sergiledik. Ben de olayın akabinde soyunma odasına indim ve hocamla oturup analiz yaptık. Sonunda da bir hareket planı belirledik. Galatasaray'ın geleceğini etkileyecek bir karar yerine takımı birlikte İstanbul'a getirmek istedik. Hemen biletini keselim gibi bir düşünce var ülkemizde. Kerem bizim için çok değerli, Galatasaray çok ciddi bir yatırım yaptı ona. Hem haksızlığa uğramış hissetmemesi adına hem de Marcao'yu kaybetmemek adına bu kararı verdik. Marcao özür diledi. Yaptırım da uyguladık. Galatasaray'ın bütün sporcularını ve varlıklarını korumak bizim görevimiz. Bazen çok zor oluyor ama kolay olsa herkes yapardı.

MUSLERA ÖZEL UÇAKLA GELECEK

Eğer bir aksilik çıkmazsa gerekli organizasyonu yaptık. Umarım cuma akşamüstü burada olacak Muslera. Özel uçakla getireceğiz.

"UEFA FUTBOLUN RUHUNA ZARAR VERDİ"

En dişe diş rekabet var herhalde şu anda ligde. Gerçekten birbirinden dişli takımlar var. Ligimizdeki takım sayısı da milli maç takvimi de takımlara yardımcı olmuyor. Avrupa kupası oynamadığımız aralarda da lig maçı oynamak zorunda kalıyoruz. Marcao'yu değerlendiremedik. Avrupa kupalarında başarılı başlamak değil, başarılı bitirmek önemli. Makas, biz UEFA Kupası'nı aldığımızda açıldı. 2000'li yıllarda biz şampiyon olduğumuzda transfer sistemi farklıydı. İçeride bir transfer yönetmeliğimiz vardı. UEFA'nın futbolun ruhuna aldığı yanlış kararlarla çok zarar verdiğini düşünüyorum. Ülkelerin daha az gelirli liglerinin temsilcilerinin başarı kazanma ihtimali vardı. Galatasaray, Kızılyıldız, Alaves gibi takımlar. UEFA, verdiği kararlarla baskılara boyun eğerek futbolu daha gelir kazanmayı arzu eden elitist takımların eline bıraktı. Galatasaray, 3 ön eleme oynayarak Şampiyonlar Ligi'ne katılım hakkı kazanıyorsa bu sistemde bir problem var. UEFA'nın Süper Lig'i engellemek için vermiş olduğu karar da ciddi bir teslimiyet. Avrupa'da eşit şartlarda mücadele etmek isteyen kulüplerle de görüşmeler yapıyoruz.

"HALİL DERVİŞOĞLU İÇİN ŞİMDİDEN ANLAŞTIK"

Halil Dervişoğlu'na da enteresan bir madde koyduk, anlaşılmadı. Bir senelik kiralık ücreti verdik. Halil'e gelecek herhangi bir teklifin aynısını ödeyerek, bonservisini alabiliriz. Yani kira bedeli düşülerek ilk alıcısı biz olacağız.Böyle bir hakkımız var. Ciddi bir ilerleme kaydettik. Brentford kulübü de Halil'in performansına dayalı olarak iyi bir teklifi masada tutmak istediklerini söylediler. Biz de size gelen teklifin aynısını verirsek biz alalım dedik ve anlaştık.

"MOHAMED'E İZİN VERMEDİK"

Mustafa Muhammed'e Bordeaux'un bir ilgisi oldu. Bir arkadaşım beni ziyarete gelmişti. Bana, bir dizi izler gibiyim demişti. Aynı anda5-6 oyuncunun işlemiyle ilgili görüşmeler oluyordu. Mustafa'yla konuştuk, böyle bir şey varsa gitmek isterim dedi. Görüşmesine izin verdik. O sırada aramızda yaptığımız istişarelerde bunun olmasını istemediğimize kanaat getirdik. Konu böylece kapandı.

KEMERBURGAZ VE SALON MÜJDESİ

Süresi ve toplam bedeli göze alınırsa stat isim hakkı konusunda bir rekor oldu. Nike'la yaptığımız rekor bir anlaşma da var. Timur da ekibimizin bir parçası, yoldaşım. Taşın altına elini soktu, ciddi bir hizmet yaptı. Galatasaray açısından ekonomik olarak çok avantaj sağlayan bir anlaşma oldu. Diğer sponsorluklarımız da devam ediyor. Kemerburgaz için detaylı projelerimizi hazırladık. Milli emlaktan tapuyu almamız gerekiyor. Eyüp Sultan Belediyesi'ne başvurduk, oradan izin çıkınca Milli Emlak'a gideceğiz ve çalışmalara başlayacağız.