17 Haz 2016 12:59 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 21:19

Bülent Arınç'tan olay sözler: 'TRT'den uzaklaştırılmam talimatla yapıldı'

Eski siyasetçi Bülent Arınç, BBC Türkçe'ye çok konuşulacak açıklamalarda bulundu.

Eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, aktif siyaseti bırakması sonrası uzun bir aradan sonra ilk kez detaylı bir röportaj verdi. BBC Türkçe Servisi'ne konuşan Arınç'ın açıklamaları siyasette deprem yaratacak türden.

BBC Türkçe'den Rengin Arslan'a konuşan Bülent Arınç, “Bu parti Tayyip’in partisi değildir. Bu parti milletin bize bir emanetidir, hepimizin partisidir. Bir kişinin şahsi mameleki haline getirilemez” dedi.
Davutoğlu’nun istifasını ise 'gelişi ne kadar şık ve iyi olduysa, giderken herhalde çok da şık olmadı' diye yorumladı ve soru işaretleri yarattığını söyledi.

Ergenekon, KCK, Odatv gibi başlıklarda Türkiye'nin büyük davalarında gazetecilerin de yargılandığı ve hapiste olduğu dönemler oldu. O zaman "Türkiye'de basın özgürlüğü vardır", onların yargılanmalarının sebepleri başka kanunlardır gibi açıklamalarınızı yakinen hatırlıyoruz. Buradan geriye baktığınızda fikrinizde bir değişiklik olmuş mudur?

Geldiğimiz nokta çok olumlu değil. Bunu göğsümü gere gere anlatacak, savunacak bir noktada değilim. Ben beş buçuk yıl basından, medyadan sorumlu olarak çalıştım. Kendime göre iyi işler yaptım, doğru işler yaptım.

Fakat bu sizin sözünü ettiğiniz, söylediğiniz ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü konusunda iki sıkıntımız vardı. Bir, terörle mücadele kanunundan kaynaklanan. Örneğin Freedom House geliyor, CPJ (Gazetecileri Koruma Komitesi) geliyor, efenim bizim kayıtlarımıza göre sizde diyelim ki 39 veya 49 kişi tutuklu veya hükümlü. Biz de dönüp bakıyoruz, basın mesleğinde çalışır da çalışma hayatını gazetecilik üzerine yapan insan görünmüyor. Nerden kaynaklanıyor bu? İsimleri verirlerdi bize, bakardık, adam gazeteci olarak yazdırmış ama banka soymaktan hükümlü. Sıfatı gazeteci suçu terör örgütünün propagandasını yapmak. O zaman propaganda suçtu. Adam gazeteci yazdırmış kendisini ama terör örgütüne mali finansman sağlamış veya da patlayıcı getirmiş.

O zaman dönerdik dostlarımıza bunların suçları, terörle mücadele kanunundan kaynaklanıyor, dolayısıyla bu basın mesleği veya çalışma hayatıyla veya gazetecilik faaliyetleri üzerine inşa edilebilecek suçlar değil. Bizde bir terörle mücadele kanunu var. Teşekkür ederiz, anladık derlerdi. Bunu bozan iki şey oldu. Ahmet Şık ve Nedim Şener. İddianame öyleydi. Kitap yazmışlar, basılmadan el konmuş. O kitaplarıyla terör örgütüne yardım ve yataklık gibi bir suçlama.
Fakat sonradan günümüzde daha çok Can Dündar ve Erdem Gül ile başladı. Daha sonra başka gazeteciler Hidayet Karaca ve Ekrem Dumanlı vs ama iddianamelerine bakarsanız, gizli sırları ifşadan, devlete zarar veren faaliyetlerden ve casusluktan bahseden garip, inanılması mümkün olmayan birtakım iddianameler yazılmaya başlandı. Bunu zannediyorum paralel devlet yapılanmasıyla mücadele kapsamında bir gizli silahlı terör örgütü kapsamına sokabilecek faaliyetler olarak görüyor savcılar. Böyle dava açıyor. İddianamede suçlamalar korkunç. Bir de tutukluyorlar. Ondan sonra içeriden çıkmak da çok uzun yıllar alıyor.

'TRT'den uzaklaştırılmam talimatla yapıldı'

Yine son açıklamanızdan, "Hoşa gitmeyen gerçekleri duymama ve duyurmama adına izlenen bu anti demokratik yol baskı rejimlerinin yoludur ve tarih kitapları bu yolcuların hazin sonlarıyla doludur" demiştiniz. Türkiye sizce bu kadar dramatik bir baskı rejimi yolunda mı, onun içine girdi mi, o yol çoktan bitti mi çoktan?


Bunlar eleştiriler. Dramatik bir baskı rejimi sözünü ben söyleyemem. Bununla kendimizi inkar etmiş oluruz. Ya da AK Parti iktidarını doğrudan suçlamış olurum. Bunu yapacaksa başkaları yapsın. Her şey ortada. Bütün veriler ortada. Bir kısmı buna doğru diyebilir. Bir kısmı o kadar da değil diyebilir. Bir kısmı Türkiye demokratik bir ülke ve bütün şartlarıyla devam ediyor diyebilir. Ben diyeceklerimi belki farklı bir kapsamda konuşmak isterim. Bir defa benim bazı özel televizyonlardan, başta TRT'den hemen hemen iki seneden beri uzaklaştırılmış olmamamın birilerinin talimatıyla yapıldığını çok iyi biliyorum. Üniversiteler özgür alanlar. Ben gerçekten üniversite gençliğini çok seviyorum. Kendi gençliğimi orada görüyorum. Bütün üniversitelerden bize öğrenci topluluklarından davet geldi.