Bülent Arınç’ın damadına ‘itiraz’ şoku! Beraat kararı onanmıştı…
İstinaf, geçtiğimiz aylarda, FETÖ’nün 5 tepe yöneticisiyle 766 kez telefon irtibatı bulunan eski TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın damadı Dr. Ekrem Yeter hakkında verilen beraat kararını hukuka uygun bulmuştu. Tartışma konusu olan kararla ilgili yeni bir gelişme yaşandı.
Geçtiğimiz aylarda Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Ceza Dairesi’nin verdiği kararla beraat eden TBMM eski Başkanı Bülent Arınç’ın damadı Dr. Ekrem Yeter’in “beraat” kararına itiraz edildi. Habertürk’ten Yasemin Güneri, köşesinde kaleme aldığı yazıda istinaf savcısının, Yeter’in “mahkum” olması talebiyle dosyaya itiraz ettiğini aktardı. Ardından ise dosya Yargıtay’a gönderildi.
Yasemin Güneri’nin ‘Arınç'ın damadının ‘beraat’ etmesine savcılık itiraz etti’ başlıklı yazısından ilgili bölüm şöyle:
Karara sadece savcılık itiraz etmedi. Ekrem Yeter’in avukatı Selçuk Nuray da müvekkili Yeter’in beraat etmesi talebiyle karara itiraz etti.
15 Temmuz darbe girişiminin ardından Kanun Hükmünde Kararname ile görevinden ihraç edilen Ekrem Yeter, 'silahlı terör örgütü üyeliği' suçundan Ankara 19'uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıp beraat etmişti. Beraat kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Ceza Dairesi tarafından da oyçokluğuyla onanmıştı.
Daire’nin verdiği beraat kararına bir üye muhalif kalmıştı. İstinaf Cumhuriyet Savcısı, beraat kararına itiraz etti. Savcı, itiraz dilekçesinde Ekrem Yeter’in örgüt üyesi olarak kabul edilmesi için gerekli delillerin mevcut olduğunu, Bank Asya hesap hareketlerinin, örgütün tepe yöneticileriyle yaptığı telefon görüşmelerinin sayısının örgüt üyeliğinden mahkum olmasını gerektirecek nitelikte olduğu halde ‘beraat’ hükmü kurulmasının yasaya aykırı olduğunu belirtti.
Arınç’ın damadı Ekrem Yeter’in avukatı da beraat kararına itiraz etti. Yeter’in avukatı Selçuk Nuray, Yargıtay’a gönderdiği itiraz dilekçesinde, “Bu kararın hukuki neden ve saiklerle tartışılması yerine müvekkilin kayınpederi olan sayın Bülent Arınç’ın siyasi kimliğinden dolayı çoğu siyasi hırs ve intikam duygusu ile yapıldığına şahit olduğumuz, kamuoyunu yanlış yönlendirici nitelikteki beyan ve ifadeler; kararın sosyal ve görsel medyada siyaseten linçe yönelik tartışılmasından dolayı üzüntü duyuyoruz” dedi.
Avukat Nuray, temyiz başvurusunda; Ekrem Yeter’in yaptığı görüşmelerin hiçbirinin örgütsel faaliyet olmadığı ve mesleki anlamda görüşmeler olduğunu iddia etti.
Müvekkilinin FETÖ üyelerinin gizli haberleşme maksadıyla kullandığı kriptolu Bylock programını da kullanmadığını belirten Nuray, “Hakkında sırf kayınpederi, sayın Bülent Arınç nedeniyle kıyametler koparılan, basında linç edilen müvekkilim de Bylock dahi olmaması, koparılan kıyametler karşısında ne kadar manidardır” görüşünü savundu.
Örgüte sempati duymanın, örgütün amaçlarını ve ideolojisini benimsemenin, örgütün yayınlarını okumanın ve örgüt liderine saygı duymanın örgüt üyeliği için yeterli olmadığını da belirten Nuray, temyiz başvurusunda şunları yazdı: “Örgüte sadece sempati duymak ya da örgütün amaçlarını, değerlerini, ideolojisini benimsemek, buna ilişkin yayınları okumak, bulundurmak, örgüt liderine saygı duymak gibi eylemler örgüt üyeliği için yeterli değildir. Silahlı örgüte üyelik suçunun oluşabilmesi için örgütle organik bağ kurulması ve kural olarak süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk gerektiren eylem ve faaliyetlerin bulunması aranmaktadır. Örgüt üyesinin, örgüte bilerek ve isteyerek katılması, katıldığı örgütün niteliğini ve amaçlarını bilmesi, onun bir parçası olmayı istemesi, katılma iradesinin devamlılık arz etmesi gerekir. Örgüte üye olan kimse, bir örgüte girerken örgütün kanunun suç saydığı fiilleri islemek amacıyla kurulan bir örgüt olduğunu bilerek üye olmak kastı ve iradesiyle hareket etmelidir. Suç islemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olmak suçu için de saikin ‘suç islemek amacı’ olması aranır. Örgüte yardım suçunda manevi unsurun oluşması için genel kasıt yeterli değildir. Özel kasıt ile islenen bir suçtur. örgüt üyelerine yapılan yardımın da örgüte yapılmış gibi kabul edilmekle birlikte örgüt üyesinin mensup olduğu örgütün bilinmesi ve bu yardımın da insani mülahazalarla değil örgütün amaçlarını gerçekleştirme gayesiyle yapılması gerekir.”
Hem İstinaf Cumhuriyet Savcısı’nın hem de Ekrem Yeter’in avukatının itiraz ettiği “beraat” kararına ilişkin son sözü Yargıtay söyleyecek. Yargıtay da “beraat” kararını onarsa, pek çok FETÖ sanığının tahliye edilmesi ve beraat etmesi gündeme gelecek. Çünkü, Yeter'in yargılamasında yer alan delillerle pek çok kişi FETÖ üyeliğinden mahkum olmuştu.”