07 Kas 2014 10:12
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 16:53
Bu yazı çok konuşulacak! Necdet Özel darbe yapmaz ama temkinli olmakta fayda var!
Star Gazetesi yazarı Elif Çakır, Genelkurmay Başkanı Necdet Özel'in darbe yapma ihtimalini yazdığı yazıda, "Temkinli olmakta fayda var" uyarısında bulundu.
Star gazetesi yazarı Elif Çakır, Necdet Özel'in darbe yapma
ihtimalini yazdı.
Necdet Özel'in darbe yapmayacağını düşündüğünü belirten Çakır, “Temkinli olmakta fayda var” dedi.
"Karşımızda Genelkurmay Başkanlığı’na geldiği günden bu yana demokrasiden yana tavır almaya ‘çalışan’, seçilmiş iradeyle uyumlu hareket etmeye ‘çalışan’, milli iradeye saygı duymaya ‘çalışan’ bir ‘asker’ var." diye yazan Çakır özetle şunları söyledi:
"Çalışan’ diyorum zira bütün bunlara zaten böyle inandığı için mi yoksa artık başka şansı olmadığı için mi? Bu sorunun yanıtını tam olarak vermek şimdilik mümkün değil.
KAHROLASI BİR VESVESE
Evet!.. Karşımızda bu ülkenin seçilmiş Cumhurbaşkanına da seçilmiş Başbakanına da, milli iradenin temsil edildiği Meclisi’ne de saygı duyan ve kendisinin ‘bir kamu görevlisi’ olduğunu kabul eden bir ‘asker’, bir ‘paşa’ var.
Ancak yetiştiği kurumun koşulları, aldığı eğitim, yıllarca kulağına söylenen ‘bu ülkenin asıl sahibi sensin’ telkinleri... Yine de bir soru işareti olarak görülebilir.
Buna rağmen Özel Paşa’nın Genelkurmay Başkanlığı’nda bugüne kadar olan tavırlarına baktığımda ‘Hayır, asla darbeye teşebbüs etmez. Türkiye için bir şanstır” diyorum.
Ancak içimdeki kahrolası vesvese yine de “Temkinli olmakta fayda var” diyor.
SAHTE DELİLLER VAR AMA....
Balyoz ve Ergenekon davalarına da değinen Çakır, Balyoz davasında sahte delillerin olduğunu kabul etti ancak "darbe" ile ilgili gerçek delillerin de olduğunu da iddia ederek "Bu davalara bakan mahkemelerin, mahkeme başkanlarının, savcılar ve hakimlerin tarihi bir sorumluluğu var." diye yazdı.
Çakır şöyle devam etti:
"Evet!.. 4 yıllık aradan sonra Balyoz davası sanıkları yeniden yargılanmaya başladı. İlk celsede davanın iki önemli tanığı olan Hilmi Özkök ve Aytaç Yalman dün gördükleri ve engelledikleri darbeyi, bugün görmediklerini söylediler.
Aradan 50 yıl geçmedi daha 2 yıl önce ‘darbeyi önleyen’ paşalar olarak aralarında adeta kahraman olma yarışı vardı.
Davanın ilk celsesi Gülay Göktürk’ü umutsuzluğa sevk ederek bu davanın umutsuz olduğunu düşündürse de... Ben henüz erken olduğunu düşünüyorum.
Balyoz, Ergenekon, KCK gibi davaların yeniden görülmesi önemli. Bu davalara bakan mahkemelerin, mahkeme başkanlarının, savcılar ve hakimlerin tarihi bir sorumluluğu var.
Hilmi Özkök Paşa da Aytaç Yalman Paşa da bu davada sadece birer tanıklar. Bu davanın tek delili değiller. Ayrıca Balyoz davası dosyasında sonradan oluşturulmuş deliller kadar ciddi delillerin de olduğu bir gerçek.
Diyelim ki... Mahkeme bütün ciddi delilleri yok saydı ve Balyoz Davasını yok saydı. Çökertti. Ne olacak şimdi?
Çetin Doğan darbeci olmaktan çıkacak mı?
Kimi inandırabilirsiniz buna?"
Necdet Özel'in darbe yapmayacağını düşündüğünü belirten Çakır, “Temkinli olmakta fayda var” dedi.
"Karşımızda Genelkurmay Başkanlığı’na geldiği günden bu yana demokrasiden yana tavır almaya ‘çalışan’, seçilmiş iradeyle uyumlu hareket etmeye ‘çalışan’, milli iradeye saygı duymaya ‘çalışan’ bir ‘asker’ var." diye yazan Çakır özetle şunları söyledi:
"Çalışan’ diyorum zira bütün bunlara zaten böyle inandığı için mi yoksa artık başka şansı olmadığı için mi? Bu sorunun yanıtını tam olarak vermek şimdilik mümkün değil.
KAHROLASI BİR VESVESE
Evet!.. Karşımızda bu ülkenin seçilmiş Cumhurbaşkanına da seçilmiş Başbakanına da, milli iradenin temsil edildiği Meclisi’ne de saygı duyan ve kendisinin ‘bir kamu görevlisi’ olduğunu kabul eden bir ‘asker’, bir ‘paşa’ var.
Ancak yetiştiği kurumun koşulları, aldığı eğitim, yıllarca kulağına söylenen ‘bu ülkenin asıl sahibi sensin’ telkinleri... Yine de bir soru işareti olarak görülebilir.
Buna rağmen Özel Paşa’nın Genelkurmay Başkanlığı’nda bugüne kadar olan tavırlarına baktığımda ‘Hayır, asla darbeye teşebbüs etmez. Türkiye için bir şanstır” diyorum.
Ancak içimdeki kahrolası vesvese yine de “Temkinli olmakta fayda var” diyor.
SAHTE DELİLLER VAR AMA....
Balyoz ve Ergenekon davalarına da değinen Çakır, Balyoz davasında sahte delillerin olduğunu kabul etti ancak "darbe" ile ilgili gerçek delillerin de olduğunu da iddia ederek "Bu davalara bakan mahkemelerin, mahkeme başkanlarının, savcılar ve hakimlerin tarihi bir sorumluluğu var." diye yazdı.
Çakır şöyle devam etti:
"Evet!.. 4 yıllık aradan sonra Balyoz davası sanıkları yeniden yargılanmaya başladı. İlk celsede davanın iki önemli tanığı olan Hilmi Özkök ve Aytaç Yalman dün gördükleri ve engelledikleri darbeyi, bugün görmediklerini söylediler.
Aradan 50 yıl geçmedi daha 2 yıl önce ‘darbeyi önleyen’ paşalar olarak aralarında adeta kahraman olma yarışı vardı.
Davanın ilk celsesi Gülay Göktürk’ü umutsuzluğa sevk ederek bu davanın umutsuz olduğunu düşündürse de... Ben henüz erken olduğunu düşünüyorum.
Balyoz, Ergenekon, KCK gibi davaların yeniden görülmesi önemli. Bu davalara bakan mahkemelerin, mahkeme başkanlarının, savcılar ve hakimlerin tarihi bir sorumluluğu var.
Hilmi Özkök Paşa da Aytaç Yalman Paşa da bu davada sadece birer tanıklar. Bu davanın tek delili değiller. Ayrıca Balyoz davası dosyasında sonradan oluşturulmuş deliller kadar ciddi delillerin de olduğu bir gerçek.
Diyelim ki... Mahkeme bütün ciddi delilleri yok saydı ve Balyoz Davasını yok saydı. Çökertti. Ne olacak şimdi?
Çetin Doğan darbeci olmaktan çıkacak mı?
Kimi inandırabilirsiniz buna?"