20 Ara 2009 10:05 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 14:01

BU ŞARKILAR HEM DİLLERDE HEM DİZİLERDE!..ŞARKIYLA İLGİSİ OLMADIĞI HALDE DİZİLERE NEDEN ŞARKI İSİMLERİ VERİLİYOR?

Hatırla Sevgili, Senden Başka, Aşk Eski Bir Yalan, Çemberimde Gül Oya, Bu Kalp Seni Unutur mu?, Maskeli Balo, Makber vs. tamamı dizi adı.

Ama ortak bir noktaları daha var. Hepsi birer şarkı adı aynı zamanda. Kimini Kamuran Akkor'dan, kimini Yeni Türkü'den, kimini de Fikret Kızılok'tan dinledik. Bu şarkılar şimdi dizi olarak karşımıza çıkıyor.


Hatırla Sevgili, Senden Başka, Aşk Eski Bir Yalan, Çemberimde Gül Oya, Bu Kalp Seni Unutur mu, Maskeli Balo, Makber vs. Bu saydıklarımızın tamamı dizi adı.


Ama bunların ortak bir noktası daha var. Hepsi birer şarkı adı aynı zamanda. Kimini Kamuran Akkor'dan, kimini Yeni Türkü'den, kimini de Fikret Kızılok'tan dinledik. Bu şarkılar şimdi farklı kanallarda dizi olarak karşımıza çıkıyor.


Eskiden dizilere şarkı yapılırken, şimdi şarkılara dizi çekiliyor. Bu dizilerden bazılarının, isimleri ile ilgisi varken; bazılarında bu bağlantıyı kurabilmek mümkün değil. Peki, şarkıyla ilgisi olmadığı halde dizilere neden şarkı isimleri veriliyor?


Bu değişimin sebebini televizyon eleştirmeni Yüksel Aytuğ, şu şekilde açıklıyor: "Müzik her programda, dizide, filmde reyting oltasıdır. Dikkat edilirse en çok reyting alan kareler, dizinin içinde yer alan kliplerin olduğu sahnelerdir. Bu fark edilir edilmez dizide yer alan klipler artırıldı.


Ayrıca insanlar bildikleri müzikleri kolay kabulleniyorlar. Dolayısıyla insanların aşina olduğu şarkılar seçiliyor. Sevilen müzikler ile ilgili her şey dikkat çektiği için yapımcılar, bunu dizilerin isimlerinde bile kullanmaya başladı."


Aytuğ, dizinin adının ve müziklerinin o dizinin tutmasında aracı haline geldiğini belirtiyor. Akşam Gazetesi televizyon eleştirmeni Burhan Ayeri ise duruma daha farklı bir açıdan yaklaşıyor. Ayeri'ye göre dizilere bu şarkıların seçilmesinin sebebi tamamen ekonomik.


Ayeri, şarkı bestelemenin 60 bin dolardan başladığını, bestelenmiş bir şarkıyı kullanmanın ise çok daha az maliyeti olduğunu ifade ediyor. Hele de şarkının bestekârı hayatta değilse telif hakkı almak çok daha uygunmuş.


Şöyle bir durum da var ki insanlar bir şarkıyı kolay kolay kabullenemiyor. Herhangi bir şarkıyı sevebilmemiz için defalarca dinlememiz gerekebiliyor. Haliyle o şarkının tutması da zaman alıyor. Yapımcılar da riske girmemek için hazırda bulunan ve genel itibarı ile sevilen şarkıları dizi müziği yapmayı tercih ediyor.


Burhan Ayeri, 90'lı yıllarda ünlenen 'I'll always love you' şarkısının aslında 50'li yılların bestelerinden olduğunu söylüyor. "Fakat insanlar bu şarkıyı aradan 40 yıl geçtikten sonra ancak kabullenebildi." diye ekliyor.


Makber dizisinin senaristlerinden Şebnem Aksoy da özellikle sevilen şarkıların toplumda ortak duygular uyandırdığını ifade ediyor.


Makber ismini seçmelerinin sebebini ise bu şiir ve şarkının toplum tarafından sevilmesi ve şarkıdaki duyguların dizinin hikâyesi ile örtüşmesiymiş.


Aksoy, "Abdülhak Hamit Tarhan, Makber şiirini, eşinin vefatı üzerine, onun matemini tuttuğu günlerde yazmış. Biz de Makber dizisinde, birbirlerini koşulsuz seven iki genç insanın sevdalarının, ölümle sınanması hikâyesini anlatıyoruz. Sevdiği kadının amansız bir hastalığa yakalanmasıyla acı çeken bir erkek ile bu sevda uğruna hayatta kalmaya çalışan bir genç kızın hikâyesini konu alıyor Makber." diyor.


Gençler, tarihi dizilerden öğreniyor


Son dönemde görülen bir başka unsur da geçmişte ve bugün yaşanan siyasi olayların dizilere konu edilmesi. Ve bu dizilerin tamamına yakınının da yine şarkı ismi taşıması.


Çemberimde Gül Oya, Hatırla Sevgili, Bu Kalp Seni Unutur mu, Maskeli Balo da bu dizilerden. Bunların dışında siyaseti konu edinen 'Kurtlar Vadisi' ve 'Tek Türkiye' var.


Yüksel Aytuğ bunun demokratikleşmenin bir getirisi olduğunu söylüyor. "Yakın tarihten hep uzak tutulduk. Geçmişimizi hiç sormadık, sorgulamadık, sorgulamamız engellendi. 20-30 yıl sonra artık bazı şeyler gündeme taşınmaya başlandı." diyen Aytuğ, gençlerin tarihi kitaplardan değil dizilerden öğrenmeye başladığını ifade ediyor.

Esra Keskin / Zaman Pazar