22 Nis 2008 08:26
Son Güncelleme: 10 Mayıs 2021 16:06
"BU KADAR SEVİNDİĞİMİ BU KADAR MUTLU OLDUĞUMU HİÇ HATIRLAMIYORUM!..." HINCAL ULUÇ HERKESİ ÜZEN VAR MISIN YOK MUSUN'A NEDEN SEVİNDİ?...
Ekranda kocaman kocaman rakamlar, kalan iki kutunun içindeki paraları gösteriyor.. 500.000 ve 500.000!.. Yani Hamdi beyin teklif şansı dahi kalmamış..
Memleketimden insan manzaraları!..
500.000 ve 500.000!..
Yani Hamdi beyin teklif şansı dahi kalmamış.. Yarışmacı 500 bin lirayı kesin kazanmış yani..
Ama ortada yarışmacı yok.. Demet, daha teklif 70 bindeyken "Varım" demiş ve çekilmiş..
Son günlerde bu kadar sevindiğimi, bu kadar mutlu olduğumu hatırlamıyorum, Demet'in içinin nasıl kan ağladığı, yüzüne vururken..
Ona da, izleyenlere de çok önemli bir yaşam dersi olsun diye istemiştim bu tabloyu..
Sabah gazeteye geldim. Konuyu yazacağım, ama kızın adını bilmiyorum.. Maç bittikten sonra sonunu izledim çünkü.. Adı pek geçmedi..
Yasemin'e sordum.. Bir havalı, bir havalı..
"Ben öyle boş programlar seyretmem" dedi.. National Geographic'te havalar altı derece ısınırsa, dünya ne olurmuş, onun belgeseli varmış, onu izlemiş..
"Onu öğrenmenin sana yararı pek yararı yok.." dedim.. "Ama 'Var mısın, Yok musun' mutlak izlenmesi gereken gerçek belgesel!.. Orası bir yaşam dershanesi çünkü.."
Aynen öyle..
Bu yarışma, memleketim insanlarının aynası.. Onların iç yüzlerini tüm çıplaklığı ile ortaya çıkarıyor.. Ülkenin insanlarını, birlikte yaşadığın kişileri çok daha yakından keşfetme, tanıma fırsatı buluyorsun. Bu arada kendi kişiliğinin sırlarını da çözüyorsun farkında olmadan.. Bundan daha yararlı ne olabilir, televizyonda..
İkincisi, yaşam boyu sana yol gösterecek, kararlarına ışık tutacak dersler, deneyimler ediniyorsun..
Açılmamış yedi kutu var. 125.000 duruyor. İki de 500.000 duruyor. Yani, yedide üç, yani yüzde 43, yani nerdeyse yarı yarıya ihtimalle kutunda 125 ile 500 bin var..
Hamdi Bey 70 bin lira teklif etmiş. Üç kutu açtıracaksın. Arka arkaya bu üçünü açtırmak gibi, matematiğin ihtimal hesabıyla kim bilir kaçta bir talihsizliğe düşmezsen, Hamdi beyin teklifinin yükseleceği kesin. Kutunda büyük ikramiye ihtimali hep duruyor olacak çünkü..
Amma velakin, Demet Hanım oraya hayatında belki de bir defa eline geçmiş, hem de hiç karşılığında geçmiş, sıfır yatırım, sıfır emek, sıfır masraflı bir fırsatı sonuna dek kullanmak, eğlenmek, heyecan duymak için gelmemiş besbelli..
Küçük hesapların küçük insanı o.. Oraya gelenleri pek çoğu gibi..
500 binle falan ilgisi yok.. Açtırdığı kutulardan küçük çıkmasını istemesi, kendi kutusunda büyük kalması için değil.. Onun kutuya gitme niyeti bile yok..
O bu yarışmaya birkaç kuruş kapıp kaçmak için katılmış. Şansını denemek, eline geçen fırsatı kullanmak için değil.. Aklında fikrinde 70 bin var. Tablo umurunda değil. Bakmıyor bile..
Oradaki babası, oradaki kız kardeşi de öyle..
Al 70'i kaç.. Sana ne, 125 binden, 500 binlerden.. İzlediğim pek çok programda bu havayı gördüm hep.. Bu ortak havayı..
"Aza kanaat et, kap kaç.. Sana ne hayatını değiştirecek fırsattan.."