Bu adım taşları yerinden oynatır! Akşener’in ziyareti ne anlama geliyor?
Medyaradar siyaset analisti Atilla Akar, Erdoğan – Akşener buluşmasının arka planında hangi ihtimallerin geçerli olabileceğini tahlil etti.
Efendim: Meral Hanım gerçekten ilginç bir siyasetçi. Ani manevralarıyla şaşırtmaya devam ediyor. Nitekim bu kez de öyle oldu. Tam “Bir köşede tatil yapıyor herhalde” diye düşünürken önce Özer Çiller’in cenazesinde, sonra da Beştepe’de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la gülerek el sıkışırken bulduk onu. Son günlerin en ilginç gelişmesi de bu oldu. Gerçi olay öncelikle Meral Akşener’in değişen imajına ve neredeyse civciv sarısı saçlarına kaydı ama bunun aslında siyasi yönü önemliydi. “Yumuşama” buralara kadar uzanmış gibiydi sanki. Ne diyeyim, Allah muhabbetlerini arttırsın!..
Tabii ki bu ani gelişme ve arkasından hiçbir açıklama yapılmaması olayı daha da “esrarengiz” kıldı. Kimi Fatih Portakal gibi Akşener’e “Cumhurbaşkanlığı yardımcılığı önerildiği” ni söyledi. Kimisi de “zaten gizliden gizliye AK Parti’ye çalıştı, şimdi yerini bulmuş” diye düşündü. Kimi de Aytun Çıray’ın bahsettiği Fatih Altaylı’nında tekrarladığı gibi “Oğlunun büyükelçi yapılmasını istediği için” gittiğini söylüyordu. (Kimse kusura bakmasın ama bence en “saçma” teori bu. Bunun için kimse bizzat kendi gidip “Ricacı” olmaz.) Kısacası doğru veya yanlış her kafadan bir ses çıkıyordu. Ama mümkün ama değil!..
Haydi Voltran Oluşturalım!..
Peki “Sana göre niçin?” derseniz öyle elimde acayip, sızmış bilgiler yok. En fazla mantık yürütebilirim. Varsayımlar ortaya atabilirim. Kendileri açıklama yapmadıklarına göre –saçma bile olsa- varsayım üretme hakkımız kendiliğinden doğmaktadır. Maalesef spekülatif yorumlara zemin sunulmuştur. O yüzden kızmaya hakları da yok bence. Şimdi bunlara bakalım…
- Bu sıradan bir buluşma değildir. Önemli bir konu üzerinde görüşülmüştür. Aksini düşünmek ise en hafif tabirle saflıktır. Zaten buluşmanın Cumhurbaşkanı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un mesajı ile öğrenilmesi de buna yoruldu.
- Görüşmenin “Gizli gündem”i vardır. Yoksa görüşmeye dair şeklen bile olsa bir açıklama yaparlardı. Gündem hangi maddeleri içeriyor şimdilik meçhuldür. Bu kadar gizli kapaklı davranmaları enteresandır.
- Bu bir “Görevlendirme” yi içeriyor olabilir. Görevlendirme “Devlet ağırlığı” konseptine göredir. Rozet takmaması da buna delalettir. Akşener’e nasıl bir “misyon” biçilmiştir şu an belli değil.
- Erdoğan Akşener’e Başkan Yardımcılığı önermiş olması ihtimal dahilindedir. Böylelikle bir siyasi ağırlık ve sorumluluk vermektedir. İleride sistem değişirse “Erdoğan cumhurbaşkanı, Akşener başbakan” formülüne kadar genişleyebilir mi acaba?
- Erdoğan Meral Hanım’a “Kaldığınız yerden devam edin, tecrübelerinizden yararlanalım” diyerek eski görevi İçişleri Bakanlığı görevini önermiş olabilir. Böylelikle İçişleri kadroları arasındaki ikiliği aşmayı da ümit etmiştir.
- Erdoğan Akşener’e AK Parti’ye katılmayı önermiştir. Bir grup İYİP’liyle birlikte törenle AK Parti’ye katılması için sürecin netleşmesi beklenmektedir. Bir “mıknatıs etkisi” umulmaktadır.
- Erdoğan Akşener’den yeni anayasa konusunda destek istemiştir. Bazı garantiler vermiştir.
- Baskın bir erken seçim üzerine görüşlerini almış, destek istemiştir. Hatta işbirliği önermiştir.
- Erdoğan İmamoğlu tehlikesine işaret ederek Erdoğan / Bahçeli – Akşener ve Özgür Özel’den oluşan bir “İmamoğlu Karşıtı ittifak” önermiştir. Erdoğan Akşener’in birikmiş İmamoğlu öfkesini kışkırtmıştır.
- Erdoğan zor görünse bile Bahçeli sonrası MHP’nin başına geçmesi için Akşener’e destek vaat etmiştir.
- Erdoğan, Akşener’in Ülkücü / Milliyetçi sağda “Yeni oluşum” un başına geçip, AK Parti’nin yeni “Partner”i olmasını istemiştir.
- Bu olayın şu veya bu yönde İYİP ve MHP’de yankıları olacaktır. İktidar ortağı MHP’nin vereceği tepki olayın rengini ele verecektir.
- Bilhassa da eğer olay sonrası MHP ile İYİP’in değiş tokuş edilmesi amacı güdülüyorsa -ki zor- sıkıntı doğabilir. Cumhur İttifakı’nda bir “iç savaş” a yol açabilir.
- Belki de Erdoğan bu sayede MHP’ye “Bana sorun çıkarmayın, alternatifsiz değilsiniz” mesajı da veriyor olabilir.
Adı Konmamış Koalisyonun İşaret Fişeği!..
Elbette bu ihtimallerde yanılıyor da olabilirim. Tabii hiç bilemeyeceğimiz, tahmin etmekte zorlanacağımız bambaşka durumlarda olabilir. (Örneğin “Derin Dizayncılar” ın bir “projesi” gibi!) Lakin öyle veya böyle bu durum siyasette yeni dengelerin habercisidir. Kimse “Akşener bitti, ne gücü kaldı ki?” diye düşünmesin. Akşener’in İYİP üzerinde halen küçümsenemeyecek bir etkisi vardır. (Koray Aydın ekibi hariç. Zaten Erdoğan şu anki İYİP Genel Başkanı Musavat Dervişoğlu’nu değil de “Doğal lider” Akşener’i muhatap almışsa bu yüzdendir.) Erdoğan’ı da Akşener’i de küçümseyen yanılır. Eğer bir araya gelmişlerse mutlaka bir “Plan” dahilindedir. Tutar veya tutmaz o ayrı.
Burada emareleri önümüzdeki süreçte ortaya çıkacak bir “hesap” olmalıdır. Anlaşma sağlanmış mıdır, “pürüz” çıkmış mıdır bilemem. Ancak önemli bir adım atılmışa benziyor. Öyle veya böyle taşlar yerinden oynayacaktır. Henüz adı konmamış bir “İttifak”ın işaret fişeğidir. Bu tarz bir “Siyaset mühendisliği” nden ne gibi bir “Sürpriz” çıkar sonunda öğreneceğiz. Şu an için biraz flu gibi de görünse anlaşılan bir “iş birliği kapısı” nın aralandığıdır. Ardına kadar açılır mı göreceğiz. Şu ana kadar varsayımlar üzerine konuşmamız bile görüşmenin bir yönüyle amacına ulaştığını gösteriyor bence!..
07. 06. 2024
NOT: Bu arada dikkatimi çeken bir durumunda CHP Genel Başkanı Özgür Özel’inde bu buluşmaya son derece olumlu bakmasıdır. Özel, “Her türlü adım son derece değerlidir. Benim anlamadığım şey, siyasiler birbiriyle görüşünce başka siyasilerin bundan hasetlenmesidir. Bu doğru bir iş değildir. Ben Sayın Akşener'in yaptığı görüşmeyi son derece kıymetli buluyorum" diyerek başka bir cepheden olaya onay vermiştir. Manidardır!..