09 Eki 2015 11:44
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 17:55
Birce Akalay bilinmeyenlerini anlattı: Aslında evlenme teklif edildiğinde...
Geçtiğimiz yıl Sarp Levendoğlu'yla nikâh masasına oturan Birce Akalay, evliliğe bakışını BeStyle dergisine anlattı.
Birce Akalay, BeStyle dergisinin yeni sayısına röportaj verdi. İlk evliliğini Murat Ünalmış’la yapan, geçtiğimiz yıl da “Küçük Ağa” dizisindeki rol arkadaşı Sarp Levendoğlu’yla nikâh masasına oturan oyuncu, röportajında evliliğe bakışını anlattı:
“Evlilik kimisine göre sınırları olan, kısıtlayıcı bir yaşama biçimi. Benim içinse tam tersi; hayatta muazzam bir özgürlük. Zaten evlilik ya da sevgililiğin birbirinden farkı yok benim gözümde. Sadece evlilikte net bir vaat ya da niyet var; ömrünün sonuna kadar bir yolda, el ele yürüme niyeti. Bununla beraber çocuk sahibi ve sonrasında tam bir aile olmak evrimi. Yüzyıllardır bu böyle, değişmiyor. Çünkü insan özünde söz vermeyi, inanmayı ve paylaşmayı sever, böylelikle de kendini iyi hisseder. Kağıt üzerinde evlenmek toplum için, bir de anne baba mürüvvet görsün diye. Aslında evlenme teklifi edildiğinde zaten çoktan ruhlar evlenmiş oluyor bence.”
O GÜNÜ İPLE ÇEKİYORUM
Sakatlığından ötürü geri planda kalan dans aşkından da bahseden Birce Akalay, yeniden dans edebileceği günü heyecanla beklediğini söyledi: “Çocukken bir hayalim vardı; bale okulu açmak. 13 sene büyük bir aşkla dans ettim, bu ilgimde hâlâ da değişen bir şey yok. Maalesef 16 yaşında sakatlandığım için artık dans edemiyorum. Ama dans bir şekilde hep hayatımda oldu ve olmaya da devam edecek. Elbet bir gün ameliyat olacağım ve tekrar dans edebileceğim, o günü iple çekiyorum.”
“Evlilik kimisine göre sınırları olan, kısıtlayıcı bir yaşama biçimi. Benim içinse tam tersi; hayatta muazzam bir özgürlük. Zaten evlilik ya da sevgililiğin birbirinden farkı yok benim gözümde. Sadece evlilikte net bir vaat ya da niyet var; ömrünün sonuna kadar bir yolda, el ele yürüme niyeti. Bununla beraber çocuk sahibi ve sonrasında tam bir aile olmak evrimi. Yüzyıllardır bu böyle, değişmiyor. Çünkü insan özünde söz vermeyi, inanmayı ve paylaşmayı sever, böylelikle de kendini iyi hisseder. Kağıt üzerinde evlenmek toplum için, bir de anne baba mürüvvet görsün diye. Aslında evlenme teklifi edildiğinde zaten çoktan ruhlar evlenmiş oluyor bence.”
O GÜNÜ İPLE ÇEKİYORUM
Sakatlığından ötürü geri planda kalan dans aşkından da bahseden Birce Akalay, yeniden dans edebileceği günü heyecanla beklediğini söyledi: “Çocukken bir hayalim vardı; bale okulu açmak. 13 sene büyük bir aşkla dans ettim, bu ilgimde hâlâ da değişen bir şey yok. Maalesef 16 yaşında sakatlandığım için artık dans edemiyorum. Ama dans bir şekilde hep hayatımda oldu ve olmaya da devam edecek. Elbet bir gün ameliyat olacağım ve tekrar dans edebileceğim, o günü iple çekiyorum.”